BALIK BATTI AMA YAN GİTMESİN !
02 Agustos 2011 16:08:19
Hasan ATAMAN, böyle başlık atmış yazısına:
Türkiye’de sosyal ve siyasal yaşam giderek kabusa, karabasana dönüşüyor. “Bilinemezliklerle” kuşatılmış durumdayız. Olayları, olguları ne kadar kontrol edebiliyoruz? Hangi olasılıkları öngörebiliyoruz? Hiç bir şeyi kestirmenin olanağı yok. Bahtımızın rüzgarına pupa yelken açmış gidiyoruz. Gidiyoruz ama nereye?
- “Ah, bunu bir bilebilseydik!”
Aslında derin çelişkiler ülkesinin “Zavallı bireyleri” durumundayız gelinen noktada. Lüks mağazalardan “İndirim sezonu” alış verişi, sırtımıza orta sınıf “Marka” gömlek, ayağımızda “İhraç artığı” ayakkabıyla “Sınıf atladığımızı” sanıyoruz. “İkinci el” lüks cipler “Modernleşme arzumuzu” yatıştırmaya yetse de, geleneksel kültürümüzün en uç dışavurumu kadın cinayetlerini nereye koyacağız?
Çaycuma’dan bakınca böyle grünüyorsa, Ardahan’dan nasıl görünüyoruz? Buna ancak Ulemalar cevap verebilir…
E.Ülker Tarhan İktidara seslendi :
“326 kişiyle kabadayılık yapamazsınız. 135’le kabadayılık yaparsak gününüzü görürsünüz. Hiçbir şey gizli kalmasın.Bizim yanımıza zihniniz tremiz olarak gelin.” dedi ya, onun için batmasın ve yan gitmesin…
Balık battı, tamam da, yan gitmesin yeter ki:
Melih Âşık’ın köşesine kulak verdiğimizde; Atama belliymiş demekten alamayacaksınız kendinizi....
“ Aşağıdaki haber, geçen yıl 9 Ağustos’ta NTV’de yayımlanmış:“2. Ordu Komutanı Orgeneral Necdet Özel, Yüksek Askeri Şûra’da Jandarma Genel Komutanlığı’na atandıktan sonra, sürpriz bir şekilde kıdem sırasında kendisinden daha geride olan Orgeneral Erdal Ceylanoğlu Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na atandı.Ankara’da 8 gün süren kriz sonucunda gelen bu hamle Orgeneral Necdet Özel’in Genelkurmay Başkanlığı’na hazırlanması olarak yorumlandı. Artık Orgeneral Necdet Özel’in 2013 yılında Orgeneral Işık Koşaner’in emekli olmasının ardından Genelkurmay Başkanı olması bekleniyor...”
Haberden anlaşıldığı gibi... Org. Necdet Özel’in Genelkurmay Başkanlığı bir son dakika gelişmesi değil. Geçen yıl başlayan hazırlığın sonucu... Koşaner’in bir yıl önce istifa etmesi, planı bir yıl çabuklaştırmıştır. İktidar TSK’yı geleneksel çizgi dışında, kendi görüşü doğrultusunda yeniden dizayn etmek istiyor. Yeni Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel’in görevi TSK’yı iktidarın istediği çizgiye taşımak olacak... Bu hareketin ordu içindeki yansımaları mı? Bu da önemsenmesi gereken bir soru...TSK komuta kademesindeki çalkantılar dış dünyada fazla önemsenmiyor. AB ve ABD’de bir tedirginlik yok. ABD Dışişleri Sözcüsü: “Türk kurumlarının gücüne güvenimiz tam” demiş. Sanılır ki mart tezkeresi konusunda TSK’nın istekli görünmemesi, Washington’u yeni kararlara sürüklemiştir. ABD anlaşılan kendisinin stratejik çıkarlarına duyarsız kalan bir anlayışın TSK’ya hâkim olmasını istemiyor.
Hükümet askerlik süresini kısaltacakmış.
Komutanlar o işi kendileri için yaptılar bile... AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, “Restleşme de isyan da yok” demiş.
Biraz daha gayret etse “istifa da yok” diyecek neredeyse. Fahrettin Fidan “
Asıl nedenin “Askeri sıcak siyasetin içine çekmek istenmesinden kaynaklandığı” CHP’nin MKYK toplantısı sonrası yapılan açıklamayla ortaya çıkmış oluyor mu sizce de ?
Eğrisi ve doğrusuyla ben Nuray Mert’e katılıyorum: Siz ne düşünüyorsunuz?
Kriz daha da derinleşecek
“Temel sorun, Kürt meselesinin çözümünü askeri veya sivil operasyonlarla, güvenlikçi, sindirici, baskılayıcı politikalarla çözme anlayışında. Asıl sorgulamamız gereken bu. İrlanda örneği, ETA süreci öğretici olabilir; ama bizimkinin yanında bu örnekler bile hafif kalıyor. Bizimkisi, topyekûn tüm Türkiye’yi çatışmaya, kâbusa dönüştürme riski taşıyan bir büyük tarihsel-toplumsal sorun. Üstelik biz Ortadoğu gibi belalı ve şimdilerde iyice sıkıntılı bir sürece giren Ortadoğu gibi bir coğrafyada yaşıyoruz. Şimdilerde, Suriye’de patlayan ama asıl İran merkezli olan ve merkeze doğru giderek ısınan kriz daha da derinleşecek. Ortak operasyonlara, karanlık pazarlıklara bel bağlamanın anlamı yok. En doğrusu aynı ülkede yaşadığımız insanlar ile kendi aramızda barış tesis etmek.En önemlisi, ayıp ediyoruz! Aynı ülkede yaşadığımız insanlara düşman muamelesi yapmakta ısrar ederek ayıp ediyoruz. Onların aralarındaki tartışma ve farklılıkları, onlar aleyhine çevirmeye çalışarak veya en azından bu görüntüyü vererek ayıp ediyoruz. Aklımıza yatmayan şeyleri tartışmak yerine, hakarete girişerek ayıp ediyoruz. Barışmaya değil, savaşmaya hevesli görünerek kendimize ayıp ediyoruz. Kendi ayıplarımızı örtüp hep onların ayıplarını teşhir etmeye çalışarak ayıp ediyoruz. “
Bence, milli irade üstünse, önce bu adamları Meclis’e alarak meşru zeminlerde siyaset yapmalarına yarayacak bir uzlaşma yaşamsal öneme sahiptir. İktidar bu olumsuz tavrını bırakmalıdır. Gerisi teferruattır: Her gelen şehidin cenazesinde : “Vatan bölünmez, şehitler ölmez” diyerek dillerden düşürülmeyen barış, kardeşlik, vatan millet Sakarya artık daha fazla anlam kazanmasın…
Altemur Kılıç, yukarıdaki yorumları toparlamış, ben de imzamı koyuyorum altına: Nihayet bir “Işık”
Umduğum, beklediğim oldu: Genel Kurmay Başkanı Işık Koşaner, Hava Kuvvetleri Komutanı Hasan Aksay, Kara Kuvvetleri Komutanı Erdal Ceylanoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Uğur Yiğit, görevlerinden topluca istifa ettiler...Kimse yanlış değerlendirmeye kalkmasın: TSK bu istifalarla sarsılmadı; kendine geldi!.. Adi suçlular gibi tutuklanan, haklarında yakalama emri çıkarılan silah arkadaşlarına sahip çıktı. Ve iktidara haddini bildirdi... Böylelikle de, AKP iktidarına alanın boş olmadığını, TSK’nin çetin ceviz olduğunu hatırlattı.Ben nâçizane, günlerce mevcut siyasi iktidarın bir Türk hükümetinin kendi ordusu ile âdeta savaş halinde olduğunu, Komutanlarını esir aldığını yazmış ve Komutanların tavır koymalarını dilemiştim... Bu gecikince üzülüyordum... Ama Koşaner ve Komutanlar tarihi görevlerini yaptılar. Ve millet indinde bu hükümetin vereceği liyakat nişanından ve zırhlı arabalardan daha kıymetli onur kazandılar... Toplu istifanın sebebi: “Görülen lüzum üzerine...” Lüzum da Koşaner’in Veda mesajında apaçık!.. Türk Ordusu komutansız kalmaz... Koşaner’in yerine alelacele Genel Kurmay Başkanlığına getirilen Orgeneral Necdet Özel. Hilmi Özkök gibi mi olacak?.. Genç subayla-rımız “terfi yolu açıldı” diye mutlular mı? Yoksa onlar da gerektiğinde tavır mı koyarlar?.. Koşaner ve Komutanlara destek verirlerse milletin desteğini alırlar! 1 Ağustos için tasarladığım yazıda, Orgeneral Koşaner’e sesleniyordum: “Şimdi tavır koymazsanız, ‘orduyu tek kurşun atmadan’ teslim edersiniz... Millet sizi bağışlamaz... Üniformalarınızdan başka kaybedeceğiniz bir şey yok!..” diye yazacaktım. Haksızlık edecekmişim. Koşaner ve Komutanlar tarihe, TSK’nin onurunu kurtaran ve düşmana teslim olmayan Komutanlar olarak geçecekler... Türk milletinin kalbinde yerlerini bulmuşlardır... Haklarımı onlara helâl ediyorum!”
Bu bir Pazar yazısı olmaktan öte kimi keyfiyetler de içermektedir: Bu ‘keyf’i duyarsanız amacıma ulaşmış olacağım…
ETİKETLER : Yazdır