TOPLUMSAL ÇÜRÜMENİN ÖTEKİ ADI ?
16 Kasim 2023 00:18:57
Kapitalizmin en önemli kuramcısı Adam Smith’tir. Biz çağının devrimci bir toplumsal sistemi olan kapitalizmi ilkten ondan öğrendik.
Karl Marks ve F. Engels ise kapitalizmin harika bir eleştirel analizi ile onu (kapitalizmi) daha iyi tanımamızı sağladılar. Orada da durmadılar, kapitalizme seçenek olan bir toplumsal sistemi, Marksizmi formüle ettiler, kapitalizm sonrasına ışık tuttular, sosyalizmin temellerini attılar.
Emperyalizmi ve sosyalizmi ise Lenin ve Mao’dan öğrendik. Lenin emperyalizmi; çürüyen, kokuşan tekelci kapitalizm olarak tanımladı. Ayrıca Marks’ın kuramını derinleştirip pratiğe uyguladı. 1917 bolşevik ihtilali böyle doğdu. Çin’de ise radikal toplumsal değişimi Mao formüle etti ve hayata geçirdi.
Aslında emperyalizm, kavram kapitalizmden eskidir; kökü ilk çağa kadar uzanır. Çünkü emperyalizm bir devletin ve halkın, diğer/diğerleri üzerindeki hegomanyasını ve tabii sömürüsünü tanımlayan bir kavramıdır. Kavramın içine doğal olarak tüm sömürgeci yönetim biçimlerini girer. Buradan bakıldığında Osmanlı da emperyalizm bir devletti.
Lenin’in emperyalizm kavramın “kapitalize” edilmiş halidir.
Uzattım sanırım.
Şuraya geliyorum, bugün güzelim ülkemizi de sarmalayan toplumsal sistem/kapitalizm, örneğin ortaçağın sonlarındaki devrimci, liberal/özgürlükçü kapitalizm değil. 19. yüzyılın sonlarında tekelleşti ve çürümeye başladı. 20. yüzyılın sonlarına doğru ise, kendini “yeniledi”, küreselleşti ve aynı zamanda daha da vahşileşti. Buna neoliberalizm diyoruz.
Günümüzde farklı devlet biçimlerinin; örneğin monarşilerin, otokrasilerin, teokrasilerin, oligarşilerin, demokratizmin toplumsal altyapısını oluşturuyor.
Neoliberalizmin temel özelliği, sistemin çıkarlarını, başta ahlak olmak üzere toplumun manevi değerlerinin üzerine çıkarmasıdır.
Buradan yaklaşıldığında neoliberalizm; ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel alanlarda sürekli kirlilik ve vahşet yaratan bir sistemdir.
Kapitalizm çürüyüp vahşileşmesi bizde de toplumun dokularına nüfus ederek tüm toplumsal, siyasi ve ahlaki değerleri de çürüttü:
Son AYM-Yargıtay kavgası hukuki çürümenin bir örneği…Gereğinden çok fazla siyasi partiye sahip oluşumuzdan siyasi seviye ile siyaset ahlakındaki yozlaşma, siyasi çürümenin belirtisi.
Son Dilan’lar ve benzeri dijital fenomenleri.
Yaratan, besleyen, büyüten toplumsal sistem ya da neoliberalizmdir.
Kriminal olayların çoğalması, kadın cinayetlerinin artması, özellikle mufazakar çevrelerde pedofolinin tavan yapması vb. çürüyen toplumsal ahlakın diğer örnekleri olarak gösterilebilir. Türkiye’nin son yıllarda bir uluslararası mafya merkezi haline gelmesi başka bir örnektir.
Ben ve benim gibi düşünenler bu kirlilikten kurtulmak için 1930’ların altıok programını öneriyoruz. Karma ekonomi, tam bağımsızlık, cumhuriyet değerlerini yeniden yüceltme…
CHP’ye de bunu öneriyoruz…
ETİKETLER : Yazdır