YAŞAMIMIZIN AYRICALIKLI GÜNLERİDİR BAYRAMLAR
05 Mayis 2022 12:28:37
Bayramlar, barış günleridir. Gelin görün ki, bizde bayramlar kavga günlerine dönüştü yıllardır: Ramazanda Fitre ve Zekât; Kurbanda ise Deri kavgaları insanlarımızı canından bezdirdi. Biz böyle bayramlar yaşamadık, çocukluğumuzda, gençliğimizde... Post kavgası, iktidarda kalmanın, ya da iktidara giden yolu açmanın ve yandaş toplamanın akçalı savaşımı oldu hep…
*
İnananlar da, inanmayalar da; hatta dinimizden olmayanlar bile üzgündür bu durumdan. Kavgasız, gürültüsüz bayramları özlüyorum; aile içinde mirasçılar arasındaki; toplumun çeşitli kesimlerindeki kavgaları asla onaylamıyorum. Bir hoşgörüsüzlük, acımasızlık, sevgisizlik, saygısızlık egemen oldu toplumumuza.
*
Bayramları zehir ediyoruz birbirimize. Bayramlar ayrıcalıklı günlerdir. Ne ki, o güzelim günleri sıradanlaştırdığımızın ayırdına varamıyor; bunun tedirginliğini bile duymuyoruz. Coşkulu ve arzulu konulu komşulu ziyaretleriyle mutlu bayram günlerini gerilerde bıraktığımızı düşünüyor; o güzelim yıllara özlem duyuyorum.
*
- Bayramlar, sıradanlaşan günlerimizi renklendiren, gündelik yaşamın sıkıntılarını unutturan; insanları hoşgörü ve sevecenlikle birbirine yakınlaştıran ayrıcalıklı günlerdir. Özellikle 12 Eylül sonrasında bu özel ve güzel günler ne yazık ki kavga, şer ve hır gür ortamında kutlanır oldu.
- Bayramlar toplumda sevgi ve saygıyı geliştiren, dostlukları pekiştiren gelenek ve görenekleri yaşattığımız sayılı günlerdir. Nicedir, bu hasletleri unutup bayramları da sıradan günlere çevirdiğimizi kim yadsıyabilir?
- İçtenlikli sevgi ve saygılarla yüklü, dostlukları pekiştiren, günlerimizi güzelleştiren bayramları özlüyorum. Yere bakan yürek yakan, yüze gülüp arkadan kuyu kazan, içten pazarlıklı insanlarla bayramların güzelliğine gölge düşüyor. Ve kavgasız bayramlara özlem duyuyorum.
- Bayramlarda yaşanan acılar unutulmuyor; her bayramda acılar tazeleniyor, o acıyla kavruluyor insanlar. Eller bayram ederken yüreği yanan içi kan ağlayanlar bunlar... Bayramı da, acıyı da en iyi anlayan onlar.
- Bayramlara özgü gelenek ve görenekleri özlüyorum. Eskiye bağlılık değil bu; onları çağcıl kılamaz mıydık, diye düşünüyorum. Pek çok ananeyi yok ettik. Bayramlar, bu yüzden hüzün veriyor bana. Bayrama gitmiyor insanlar, tatile çıkıyorlar artık. Yılın ara tatillerine dönüşen bayramlarda bayramlaşmak yok, paylaşmak yok, dayanışma yok. Varsa yoksa bencillik, bireysellik ve ‘banane’cilik. Evet, insanlarımız toplumsalı yeğlemiyor şimdilerde, kendini düşünüyor. Gelecek endişesi de yok, günlük yaşıyor.
- Hayatın bir bayram olmadığı kesin. Ama her günümüzü, bayram günlerinin coşkusuyla, sevinciyle yaşayabilir; pekâlâ mutlu olabiliriz. Bu bizim elimizde. Yeter ki, sevmesini, paylaşmasını ve dayanışmayı bilelim. Başkalarının mutluluğunu kıskanmaz, kendimiz gibi yaşamayı öğrenir ve benimsersek, küçük şeylerle yetinmeyi ve mutlu olmayı başarırsak asıl bayramın bu olduğunu o zaman anlarız.
*
- Yine de, bayramın tüm güzelliklerini yaşadığımız; tasasız ve kavgasız, birbirimizle içtenlikle kucaklaştığımız; dargınları ve küskünleri barıştırdığımız güzel günler olarak geçmesini yürekten diliyorum.
- Yalnızca bayram eden değil, bayram ettiren de olmak dileğiyle, en içtenlikli sevgi ve saygılarımı sunuyorum. “ Özümden kopup gelen sunu/ Bayramın adı, şekerin tadı/ Yaşamanın anlamı kaçmışsa da/ Yedik içtik nice aş ve su /Selam size gönüller dolusu”.Nice bayramlara…
ETİKETLER : Yazdır