KORONA SOYUTLAMASI…
19 Mart 2020 21:32:48
İçimizi dışımız Koro’na…
Öylesine yoğun bir Korona bombardımanı altındayız ki, serseme döndük. Haybeden ögütlerle sözüne güvenilir bilimcilerin öğütlerini ayırdedemez hale geldik.
Koronavirüsün yapısal özellikleri tabii ki kimsenin umurunda değil. Ama bu fuzuli bilgilerden birisi eni-konu ilgimi çekti benim.
Şöyle:
Virüsün “yumuşak karnı”, yağ bağıymış. Sabun, yağbağını çözüyormuş. Böylece kabuğu kuruyan virüs ayvayı yiyormuş !
Biliyorum, çok da faydalı bir bilgi değil, ama en azından bizim kadim sabunumuzun niçin etkili olduğunu açıklıyor…
Laf ebelerinin yarattığı bilgi kirliliğini bir yana koyacak olursak, Korona’dan korunmanın iki anayolu var:
Birincisi el temizliği.
İkincisi, sosyal uzaklaşma; azıcık kaba bir deyişle, öteki insanlardan tüyme yahut “Evde kalın” sloganı bunun buyruklaşmış biçimi.
Virüsbilimciler, maske takmanın filan çok da bir yararının olmadığı görüşünde. Çünkü virüsü havadan kapmak çok zor(muş).
Bir deneysel tıp doçenti, havanın girdiği yerden virüsün de girebileceğini söyleyerek maskeye burun kıvırıyor…
Ama şu da var. Kimi bilimcilere göre, öyle de olsa, maske, psikolojik rahatlama sağlıyor(muş)…
Körolası virüs, ona karşı yürütülen mücadelenin pek de ahım şahım olmadığını ortaya çıkarttığı gibi, bir başka şeyi de ortaya çıkarttı:
Geme gelmez politik ayrımcılığımızı!
Sağlık Bakanı ne diyordu:
“Korona sorunu küresel, mücadele ulusal…”
Baktık.
Korona’ya karşı mücadelede alınacak önlemlerin saptanacağı toplantıya muhalefet çağrılmadı. Türk Tabibler Birliği (TTB). Eczacılar Birliği (TEB) Kamu Emekçileri Sendikası (KESK), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) gibi etkin demokratik kitle örgütleri de çağrılmadı.
Besbelli ki muhalif pozisyonda oldukları için!
İyi güzel de, bu durumda, mücadelenin ulusallığı nerede kalıyor!
Virüsle mücadelenin siyasi ayrımcılığı da tetiklemesi, sanırım en çok Korona’nın böbürlenmesine neden olmuştur !
Şaka bir yana, bu ayrımcı tavır yanlış:
Burada bir savaş sözkonusu. Silahların; tankların,topların, uçakların filan işe yaramadığı bir biyolojik savaş bu. Bu tür bir savaşı kazanmanın yolu da, tıpkı askeri bir savaş gibi, ulusal birlik ve bütünlükten geçer.
CHP’nin buna rağmen, alternatif bir mücadele yasa teklifi hazırlaması sorumlu bir tutumdur. Umarız ciddiye alınır, üzerinde tartışılır…
Virüs olayına sosyolojik nazarlar atfedenler, şu tür yorumlar yapıyorlar bu arada:
“Yaşam adil değil ama, Korona adil. Ayrım yapmıyor…”
Yaşam adil değilse (ki öyle) Korona’nın adilliği de havada kalmaz mı? En azından mücadele olanaklarının kullanımına erişme bakımından!
İçimiz dışımız Korona…
Benim gibi yapın:
TV’de Korona dönmeye başlayınca bir belgesel kanalına geçin, kafanızı boşaltın…
Sabun ve eve tüyme…
Gerisi hikaye!..
ETİKETLER : Yazdır