ERDOĞAN NİÇİN ÇOK RAHAT ?
28 Mart 2022 19:08:26
Konuya girmeden önce gazeteciliğin bir kuralının altını çizeceğim:
Tanınmış kişilerin özel yaşamları haberdir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yatmadan önce neler yediğini açıklaması bu nedenle haberdi, nitekim haber oldu. Konunun değişik biçimlerde detaylandırılması da doğaldı. Yoğurt şu kadara satılıyordu, bal, Medine hurması, kestane balı, yulaf şu kadara…
Muhalefet de konuya balıklama dalacaktı elbette, daldı da. Halkın beslenme güçlüğü çektiği koşullarda cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yatmadan önce yediklerinin parasal değeri propaganda makinasının ağzına verildi; konuşan konuşana…
Her zamanki gibi konuyu biraz abarttık gerçi. Şifa menüsünün ana ürünü olan manda yoğurdunun nasıl üretildiği ekseninde “Comus” (manda) edebiyatı yapanlar bile oldu.
Şu sıralar beyaz beyaz gömleklilerin de konuya dahil olmalarını bekliyorum: yatmadan önce bir şeyler atıştırmak doğru mu, değil mi ? Yatmadan önce “alınan” şekerli besinlere metabolizmamız nasıl tepki verir filan…
En az bir hafta sürecektir bu politik ve bilimsel geyik…
Bitmedi.
Konuya paranoyal yaklaşımlarda da bulunanlar olacak, cumhurbaşkanının şifa tabağını açıklamasının gündem saptırmayı amaçladığını filan da yazacaklardır.
Kestirmeden şunu söyleyeceğim:
Cumhurbaşkanının şifa tabağını açıklaması, samimi bir açıklama bence. Gündem saptırmaya filan yönelik değil. Bunun dışında, açıklamasının muhalefet tarafından propaganda materyali olarak kullanılacağını da biliyordu elbette. Deneyimi var.
Ama, umursamıyor.
Manda yoğurdu açıklamasının en önemli yanı bu bence. Cumhurbaşkanı “halkçı” görünmek için yapay tutumluluk gösterilerine filan gerek duymuyor. Hoş zaten saraylarla, uçak filoları ile o çizgi çoktan aşıldı…Asıl bu ruh halinin üzerinde durmak gerekiyor bence. Cumhurbaşkanı, anketler onun açısından kötüye gittiği halde çok rahat bir profil veriyor. Muhalefetin üzerine balıklama atlayacağını bile bile şifa tabağı gibi açıklamalar yapmaktan geri durmuyor…
Kısaca, muhalefetin iddia ettiğinin aksine, Erdoğan tedirgin filan değil. Attığı her adımda özgüven sergiliyor…
Peki niçin ?
2023 seçimini kazanacağından emin olduğu için mi ?
Eğer öyle ise, bu rahatlığı sadece yeni seçim yasasına mı dayanıyor ?
Şifa tabağına biraz da bu pencereden bakmakta yarar var.
ÜÇÜNCÜ ZİRVE
6’ların liderleri üçüncü kez bir araya geldi. Yapılan açıklamalar göre geçiş sürecini tartıştılar.
İttifak’ın yeni seçim yasasına rağmen nasıl varlığını koruyacağı ile cumhurbaşkanı adaylığı konusu bu kez de el alınmadı.
Oysa, her siyasi partinin ve her ittifakın birinci sorunu, iktidar sorunudur. Öncelikle yoğunlaşılması gereken konu bu. 6’lar bu konuya girmiyor. İttifak hâlâ pamuk ipliğine bağlı bu yüzden. İktidar olmaları halinde Başkanlık Sistemi’nden Parlamenter Sisteme nasıl geçileceğini tartışıyorlar, ama seçime birlikte ve hangi Cumhurbaşkanı adayı ile katılacakları sorununu durmadan öteliyorlar!
Seçime 15 ay kaldı, teorik ve pratik olarak seçim sürecine girildi. Millet İttifakı’nın adayı hâlâ belli değil, yeni seçim yasasına göre ittifakın varlığını nasıl koruyacağı da…
Muhalefet pek çıtkırıldım bir tavır içinde.
İlkelerde birlik şarttır da, birlikteliğin nasıl iktidara taşınacağı konusunun son lokma olması yanlış değil mi ?
ETİKETLER : Yazdır