Bob, Tıkır Tıkır...
31 Mayis 2011 03:37:14
Bin Ladin’in niçin yakalanmayıp öldürülmesinin nedeni su yüzüne çıkmaya başladı: Ladin’in mülti-milyarder babasının ABD’nin Başkanlık koltuğuna kadar tırmanmış kişilerle iş ilişkilerinin olduğu öteden beri bilinen bir şeydi, Bin Ladin’in, Sovyetlerin Afganistan’ı işgali sırasında CIA tarafından kullanıldığı da biliniyordu. Sonra ne olduysa olmuş, Bin Ladin, servetini ABD karşıtı radikal İslamcı hareketleri finanse etmek için kullanmaya başlamıştı. Ola ki ABD’nin oyununa geldiğini nihayet anlayarak!.. İslam terörizmini yakından izleyen yazarlar, Bin Ladin’in yakalanıp yargılanması halinde, ABD’yi çok zor durumda bırakacak ifşaatlarda bulunabileceğini, bu yüzden öldürüldüğünü belirtiyorlar. Dikkat ediyor musunuz bilmem? Dünyanın neresinde bir pis iş varsa, altından ABD ve AB çıkıyor!.. Piş işlerin iyice afişe olmaması için kullanılan pis yöntemlerin de aynı adresi taşıması doğallaşıyor haliyle!.. Bin Ladin’in öldürülmesi olayında olduğu gibi!.. Şu soru hâlâ tartışılıyor: Bin Ladin’in öldürülmesi El Kaide’nin dağılmasına, İslamcı terörizmin gerilemesine yol açar mı? Hayır. Filistin sorunu, Filistin halkının lehine bir çözüme kavuşmadan, radikal İslamcı hareketlerin sonu gelmez. Çünkü bu hareketler, sonuçta, Filistin’deki büyük haksızlıktan besleniyor. Ama tabii sadece ondan da değil: ABD ile İsrail’in terör eylemleri ile başta Filistin halkı olmak üzere tüm Kuzey Afrika ve Ortadoğu ülkelerini sindirme, kukla yönetimlerle kendine bağlama stratejisi, İslam radikalizminin beslendiği esas kaynaktır. Bize bakıyoruz… ABD’nin BOP kapsamında Ortadoğu ve Kuzey Afrika’yı yeniden “dizayn” etme siyasetinin taşeronluğunu yapıyor AKP… Başbakan Erdoğan’ın son olarak Libya Lideri Kaddafi’ye “çek git” mesajı göndermesi, baştaki “hümanist” yaklaşımının yapay olduğunu da ortaya çıkarttı. Tayyip Erdoğan’ın Kaddafi’ye “çek git” mesajı göndermesinin, NATO uçaklarının doğrudan Libya Liderine yönelik operasyona giriştiği günlere denk gelmesi, bu konudaki esas patronun kim olduğunu da gösteriyor!.. Türkiye’yi AKP kanalıyla Ortadoğu’ya bir “model ülke” olarak sunmayı öngören ABD planının seçimden sonra yeni bir aşamaya geçmesi sözkonusudur. MHP’ye yönelik son kaset tertibinde ABD’nin parmağını aramak, bu açıdan yanıltıcı olmayacaktır. MHP’nin baraj altında kalmasını öngören seneryonun bir parçasıdır kaset provokasyonu !..
ETİKETLER : Yazdır