
LİDERLERİ İKONİZE ETMEK YANLIŞ !
10 Mayis 2025 23:57:22
İnsanlığın bugüne kadar bulduğu en ağır ceza bir insanı öteki insanlardan soyutlamaktır. Bir başka deyişle hücre hapsidir. Uzun süre hücrede kalan birisi olarak bilirim, hapishane jargonunda bu olaya “tecrit” denilir.
Hapishanelerin koğuşlarında sosyal yaşam iyi-kötü vardır, ama tecrit, yaşamı anlamlı kılan bu en temel hakkı insanın elinden alır. Tecritteki insanın ayrıca sosyal yaşamla olan fizik-dışı bağlantıları da kesilmişse, en azından yakınlarıyla olsun “teknik” iletişimi de kopartılmışsa, insanlığın bugüne kadar bulduğu en ağır cezanın koşulları oluşmuş olur.
Hapishane terminolojindeki “hücre” sözcüğü, biyolojik anlamından türetilmiştir. Hücre, biyolojide, uygun koşullarda tek başın yaşama özelliğine sahip en küçük canlıdır.
Mahpusun hücre yaşamına zamanla alışması bu biyolojik özelliği nedeniyledir. Yani insan sosyal bir yaratıktır, ama tek başına da yaşayabilir sonuçta.
Ama nasıl ?
Şöyle tanımlayacağım, diğer insanlarla iletişimi elinden alınmış bir hücre gibi !..
**
İBB Belediye Başkanı ve CHP Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu Silivri cezaevinde tek kişilik bir odada kalıyor. Tek kişilik oda, içinde yaşadığı kişiyi cezaevindeki öteki insanlardan soyutladığı için yaşam alanı olarak bir hücredir gerçekte.
İmamoğlu hücrede yaşıyordu gerçi, ama en azından avukatlarının ve yakınlarının ziyaretleri ile geçici sürelerde sosyalleşebiliyor. Ayrıca, değişik yöntemlerle sosyal medyayı da kullanabiliyordu. Yani hücrede yaşıyor ama tecritte değil. Ancak şu an dijital anlamda tecride alındı, Çünkü onu sosyalleştiren, medyatik kılan X hesabı kapatıldı. Bu şekilde diğer insanlarla “teknik” iletişimi kesildi.
İmamoğlu bir siyasi tutuldu. Tutuklanmasının nedeni onu fiilen ve kitle iletişim organları aracılığı ile siyaset yapamaz hâle getirmek ’ti. X yasağı bunu amaçlıyor. Bir başak deyişle cezaevinde de siyaset üretmesini engellemeyi...
Bu, kabul edilemese bile, anlaşılabilir bir durumdur. Aksi halde tutukluğun bir anlamı kalmaz !..
X yasağı İmamoğlu’nu siyaseten devredışı bırakmayı hedefliyor.
Burada önemli olan şu:
X yasağı İmamoğlu’nun daha uzun süre tutuklu kalacağını da gösteriyor. Yok aksi olsa, iktidar yumuşama kararı alsa, X yasağına gerek duymazdı...
X yasağı bir başka olasılığı da akla getiriyor. İmamoğlu uzak bir kentteki cezaevine de nakledilebilir. Bu şekilde yakınları aracılığı ile sosyalleşmesi zorlaştırılabilir.
Bu olasılığın yaşama geçmesi halinde onun yaratacağı boşluğu başta Özel ve Mansur Yavaş olmak üzere CHP’nin öteki ileri gelenlerinin doldurması kaçınılmaz hale gelecektir. Kabul etmemiz gerekir ki Özgür Özer, kitlelerle kurduğu sıcak ilişkiler ile İmamoğlu’nun yokluğunu çok da aratmıyor... Aynı şey, kısıtlı imkânlarını iyi ve yerinde kullanan Mansur Yavaş için de söylenebilir...
Öyle de olmalı. Siyasette liderler önemlidir, ama onları yaratan da kitlelerdir. CHP’nin İmamoğlu’nun yanısıra kitlelerle sıcak temas kurma yeteneğine sahip liderlere sahip olması bir şanstır. Bunların çoğalması da gerekir ayrıca.
CHP eşittir İmamoğlu yaklaşımı, tek kişiyi ikonize eden antidemokratik bir yaklaşımdır.
Kaldı ki CHP rüzgarını doğrudan kitlelerden, kitlelerin spontane tepkilerinden alıyor. CHP’yi birinci parti haline ekonomik ve sosyal deformasyon getirdi asıl. İmamoğlu’nu da, en son Özel’i de bu kolektif itiraz yeraltı ve büyütüyor. Kitleler AKP’ye değiştirmeye karar verdiyse, İmamoğlu ya da Özgür Özel, Yavaş, vb. de olmasa, kendilerini bir lider/liderler yaratırlar...Liderlerin görevi ise kitlelere yalakalık yapmak değildir, onları yürütmek, önderlik yapmaktır.
ETİKETLER : Yazdır