İKİ KONU
04 Agustos 2022 14:10:38
Cemevlerine yapılan saldırılara iktidarın tepkisi beklenenin de üstünde oldu.
Niçin ?
Tam sayı bilinmiyor, ama Türkiye’de 20 milyona yakın alevinin bulunduğu tahmin ediliyor. Yüzde 16-17 oranında bir seçmen/oy demek bu. Kimse sırtını dönemez. AKP’de dönemiyor…
Kaldı ki AKP, özellikle Doğu ve Güneydoğu’da alevi Kürtlerin ikinci partisi konumunda. Gerçi AKP oralarda da gerileme sürecinde, ama yine de bölgedeki ikinci parti özelliğini koruyor.
Bunun nedeni, AKP’nin milliyetçi değil, muhafazakar bir parti olması. Türk milliyetçiliği alevi milliyetçi Kürtlere haliyle ters geliyor…
Bu pencereden bakıldığında AKP’nin cemevlerine yapılan saldırılara yakın ilgi ve duyarlıkla yaklaşması anlaşılabilir bir durumdur.
Gelgelelim, mezhep ayrımcılığı en dipte yine de varlığını koruyor. Sünnilerin alevi ve şiilere islamın farklı bir pencereden bakması fiiliyatta örneğin cemevlerine ibadethane statüsü tanınmaması şeklinde somutlaşıyor.
Kabül etseniz de etmeseniz de cemevleri alevilerin ibadet yeridir. Onları STK statüsünde kabül etmeniz, cemevlerinin niteliğini ve işlevselliğini tabii ki etkilemez.
Türkiye (Anadolu Aleviliği ), şii ve sünni Müslümanlardan ibadet biçimi ile de ayrılır.
Yasak ve genel kural yoktur, ama aleviler Sünnilerin namaz, oruç, zekat ve hac gibi ibadetlerine uzaktır. “Yas ayı” kabül ettikleri Muharrem ayında 12 gün oruç tutarlar. Nevruz’u da bayram kabül ederler. Hz.Ali’den önceki halifeleri tanımazlar. Ünlü üçlemeleri; allah-Muhammet-Ali’dir. Ehl-i Beyt(tirler, peygamber soyundan geldiklerine inanırlar.
Alevilikte en önemli dinsel etkinlik, “ayin-i cem” denilen toplantılardır. Cem’lerde Pir/Dede çeşitli öğütler verir, bu arada sama adlı bir müzik ve dans etkinliği yapılır. Pir Sultan Abdal’dan. Kul Himmet’ten değişler/türküler okunur. Bunların tümü ibadet kavramını içerir. Alevilerin ahlaki anlayışları şu üçlemede belirlenir: Eline-beline-diline sahip ol…
Toplantı anlamına gelen Cem’ler, Toplantı Evi anlamına gelen cemevlerinde yapılır.
Günümüz Aleviliğinde örneğin cenaze törenlerinde okunan dualar, arapça değil, Türkçedir.
Aleviler lâiktir.
AKP iktidarı, sünni tarikatların etkisiyle olsa gerek, cemevlerini ibâdethane kabül etmiyor. Alevilere, ibadet konusunda mezhepçi bir ayrımla yaklaşıyor…
6’lı masa iktidara gelirse durum değişir mi, emin değilim. Çünkü 6’lı masanın 3’ü, muhafazakar partilerden oluşuyor…
Din ve mezhep özgürlüğü kağıt üzerinde kaldığı sürece ayrımcılık da ortadan kalkmaz.
Oysa kalkmalıdır.
Türkiye halkı, farklı etnik, din ve mezhepleri içinde barındıran bir bütündür. Etnik, dinsel ve mezhepsel mozayiğimiz bizim zenginliğimizdir.
Halkı din, mezhep ve etnik kimliklerine göre ayrıma tabi tutmak provokasyondur !..
ENFLASYON !
Her ayın başında bir öncesi ayın enflasyon pazarı kurulur güzelim ülkemizde… Kimi ticari kuruluşlar, kimi bağımsız kuruluşlar ve bu arada “bağımsız” bir devlet kuruluşu olan TÜİK, ayrı ayrı aylık ve yıllık enflasyon rakamlarını açıklarlar.
TÜİK ile örneğin İTO’nun enflasyon oranları birbirine yakın düşer. Bağımsız ENAG’ın ötekilerden farkı ortalama 100 puandır.
Kime inanacağız ?
TÜİK’in verilerine pek güvenen kalmadı artık. İTO da durumu idare ediyor. Enflasyon sepetine halkın gerçek ihtiyaçlarını atan ENAG’ın verileri daha akla yakın. Çünkü hayatın/piyasanının gerçekleriyle örtüşüyor.
Bu ay da öyle oldu. ENAG’ın yüzde 176.04’lük enflasyon (yıllık) oranı piyasaya cuk oturdu.
Şu sıralar eni-konu gündemden düşen Nebati ilginç söylemlerle ilgi toplamaya çalışıyor. TL’nin “reel olarak” (gerçekte) değer kazandığını filan söylüyor. İçindeki ışıltı m
etaforuyla ekonomiye selam duruyor. Gündemi magazinelleştirmeye çalışıyor…
Geçti o günler !
Ahalinin gülme bataryası tükendi. Palavralara boş gözlerle bakmaktan öte takati kalmadı…
ETİKETLER : Yazdır