SANCAK ALABANDA !
23 Kasim 2020 09:28:26
Bir denizcilik deyimi bu:
Dümeni sonuna kadar sağa kırmak anlamına geliyor. Dümen, sonuna kadar sola kırılırsa bu da iskele alabanda oluyor…
Bizim geminin kaptanı durumu kendince idare ediyordu:
Dümeni, bazen sağa, bazen de sola kırıyordu. Bu zikzaklı seyir, gemiye ve tabii yolcularına zaman kaybettiriyordu. Çünkü gemi yerinde sayıyordu !..
Elalem aya giderken bizim yaya kalmamızın nedeni buydu.
Dümenin sağa veya sola döndürülmesi kaptanın insiyatifinde değildi gerçekte. Sağda kayalık görünce sola, solda görünce sağa kırıyordu…
Kaptanın hatası gemiyi resiflerle dolu sulara sokmasıydı esas !
Ama o bunu kabül etmiyor, rotayı düzgün tutturamayışını ve açık denizlerde özgürce yol alamayışını bazen iç, bazen de dış güçlere bağlıyordu.
Aslında niyeti, fikren bir Ortadoğu limanına demir atmaktı, ama izin vermiyorlardı…
00
Teşbihte (benzetmede) hata olmaz denilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son yaptığı konuşmada Batı’ya (ABD ve AB’ye) “sizlerle birlikte olmak istiyoruz” mesajı vermesi, yeni bir sancak alabandadır !
Yahut…
Avrasyacılık bitti, Batı’ya dönelim olayıdır...
(Bakalım eski dost Doğu Perinçek bu işe ne diyecek ?)
Bu dönüş niye peki ?
Bunun nedeni sır değil:
Demokrat Biden’nın ABD Başkanlığına seçilmesi !..
Biden’nın Erdoğan’a çok sıcak olmadığı biliniyor. Hatta, geçmişte, işbaşına geldiği takdirde Erdoğan’ı seçim yoluyla göndereceklerini bile söylemişti de, değerli medyamız bunu ulusal bağımsızlığımıza müdahale olarak nitelemiş, kıyameti koparmıştı.
Trump döneminde ABD-Türkiye ilişkileri, bir tür çelişkili beraberlik formundaydı. Trump, bireysel ilişkilere önem veren, göstermelik çıkışları tolore etme kapasitesi yüksek tipik bir Amerikalıydı. Bazen övüyor, bazen (mektupta olduğu gibi) dövüyor, ama öte yandan S-400 ve F-16 olaylarında olduğu gibi ülkesinin çıkarlarından ödün vermiyordu. Olsa olsa, “Eeyy Amerika” çıkışlarını tolore etme esnekliğini gösteriyordu. Bunda, Türk ve Amerikalı damatların sıcak ilişkileri de rol oynuyordu.
Biden öyle değil. İlkeli birisi. Kişisel değil, kurumsal ilişkileri öne alan birisi…
“Eeeyyy”leri tolore edecek birisi değil kısaca…
Türkiye’yi ve onu yönetenleri zora sokacak Halk Bank olayı gibi kozlar da var elinde…
Daha önce de yazdım. Dış politikada kalıcı dostluklar ve düşmanlıklar yoktur. Biden, Erdoğan’dan istediği ödünleri alırsa ABD-Türkiye ilişkileri beklenenin aksine yumuşayabilir.
Bence Erdoğan son konuşmaları ile bunun zeminini yaratmaya çalışıyor.
Trump bitti Biden alalım, Avrasyacılığa mendil sallayalım…
İşin özeti bu…
Türkçesi…
Tam bağımsız Türkiye idealinden bir süre daha uzaklaşmış olacağız…
00
Peki iktidar böyle de muhalefet başka sularda mı yüzüyor ?
Hayır. CHP de Biden’a şirin gözükme yarışında… Kılıçdaroğlu’nun NATO’nun radar sistemine entegre edilmesi olanaksız olan Rus yapımı S-400’leri “hurdalık” olarak nitelemesi, Biden’ı dünyada ilk kutlayan ana muhalefet partisi lideri olması, bunun dışında ABD’ye yönelik sıcak tavırları; yakın bir gelecekte Gazi’nin “tam bağımsızlık” şiarının, O’nun kurduğu parti tarafından da pek ciddiye alınmayacağını gösteriyor.
Bakalım, Biden’e şirin görünme yarışında Erdoğan mı ipi göğüsleyecek yoksa Kılıçdaroğlu mu ?..
ETİKETLER : Yazdır