TUNCELİ-DERSİM…
26 Mayis 2019 14:20:39
Bir yazımda Şırnak ile Tunceli’yi karıştırmış,Ovacık’tan Şırnak’ın ilçesi diye sözetmiştim.
Bir okurumun uyarısı üzerine yanlışımı düzeltmiştim.
Ovacık’tan niye sözediyordum?
Çünkü Ovacık belediye başkanı,Türkiye’nin tek komünist başkanıydı,Türkiye Komünist Partisi’nin üyesiydi….
İyi şeyler de yapıyordu üstelik.Hazineden kiraladığı arazide fasulye,nohut ve bal üretiyor,50 aile bu işten ekmek yerken belediyeye de gelir sağlıyordu.
İlçede ulaşım bedavaydı.Şu,sudan ucuzdu.Muhtaçlara erzak-aş yardımı yapılıyordu.Tüm belediye harcamaları halka afişe ediliyordu.
Başkanın makam otosu filan yoktu,cüz’i bir maaş alıyor,işe kendi imkanlarıyla gidip geliyordu…
Bir fark yaratmıştı kısaca…
“Demek,komünizm buymuş”dedirtmişti…
Biz de oradan bal ve bakliyat alıyor,karınca kararınca bu emekten yana projeye destek oluyorduk…
Yeni seçim zamanı geldi.Ovacık’ın komünist belediye başkanı bu kez Tunceli belediye başkanlığına aday oldu.
Seçim sürecinde PKK’nın kendisine adaylıktan çekilmesi için baskı yaptığı şeklinde haberler yayınlandı o sıralar…
Çekilmedi,başkan seçildi.
İlk iş olarak da belediyenin mali tablosunu açıkladı ve belediye binasının çevresindeki duvarları yıktırdı:
“Halkla aramızda engel kalmasın…”dedi.
Biraz biçimsel de olsa iyi bir giriş yapmıştı…
Herhalde diyordum,Ovacık modelini daha yaygın biçimde Tunceli’de de uygulamaya başlar yakında…
Öyle olmadı.Şak diye Tunceli’nin ismini Dersim yaptı.
Çarşı karıştı…
Üstelik solda da…
Aklı başındaki solun da bu işe kızmasının nedeni var elbette.Anlatayım:
Dersim(Osmanlı dönemindeki adıyla Dırsım)bir kentin değil,bölgenin adıydı.
Tanzimattan önce burası,”ocaklık”veya”yurtlık”diye anılıyor;aşiretler tarafından yönetiliyordu.Bölgeye feodal(kapitalizm öncesi)sosyal ilişkiler egemendi.Nüfusun büyük çoğunluğunu Kürtler oluşturuyordu.Dersim,devlet içinde devlet gibiydi kısaca…
Tanzimatçılar,bu bölgede de merkezi otoriteyi tesis etmek için bir takım girişimle de bulununca,aşiretler ayaklandı,cumhuriyete kadar uzanan isyanlar süreci başladı böylece…
Aşiretler,Tanzimat reformlarına,yani bölgenin özerk kimliğinin bozulmasına karşıydılar. Feodal/gerici yapının sürmesinden yanaydılar…
Cumhuriyet döneminde aynı şey oldu:
Cumhuriyet yönetimi 1930’lu yıllarda Dersim adını Tunceli olarak değiştirdi.Bölgeye askeri vali atandı.Feodal Aşiret ilişkilerini çözecek bazı adımlar atıldı.İnönü’nün deyişiyle bölge uygarlaştırılmak istendi…
Proje başarılı olmadı.Dahası 1937’de Seyyid Rıza’nın önderliğinde başlayan büyük Dersim isyanı patlak verdi.İsyan,birkaç ay içinde askeri bir harekatla bastırıldı.Seyyid Rıza’nın yanısıra isyanın önderleri asılarak idam edildi…
00
Ancak…Kabül etmeliyiz ki,cumhuriyet yönetimi,yüz yıla yaklaşan zaman içinde,Doğu ve Güneydoğu’daki feodal/aşiret ilişkilerini tam anlamıyla çözebilmiş değil.Feodal ağalar,aşiret reisleri,topkı Osmanlı döneminde olduğu gibi bölgenin özerk bir kimliğine sahip olmasını istiyorlar hala.Aşiretler ile ABD’nin desteklediği PKK,sonuçta Türkiye’yi bölünmeye götürecek bu istemin vurucu gücü!
00
Yoldaş başkan bunları bilmiyor mu!
Hem”komünistim”diyeceksin,hem de bölgedeki gerici/bölücü sosyal münasebetler ile ABD’nin desteklediği gerici/ırkçı örgütlere boyun eğeceksin;büyük bir olasılıkla onların dikte ettiği isim değişikliğini gerçekleştirecek,böylece Osmanlı dönemindeki “Yurtluk”düzenine çağrışım yaratacaksın!..
Bizim bildiğimiz solcunun/komünis
tin birinci görevi,emperyalist sömürüye ve bölücülüğe karşı çıkmaktır.Ülkesinin tam bağımsızlığını ve bütünlüğünü süvunmaktır.
Bunun yanısıra sınıf bilincini ve kültürünü yeşertmek ve bu doğrultuda mücadele etmek;emek sömürüsüne tavır almaktır…
Bir çuval inciri berbat ettin yoldaş!..
Mustafa Suphi’lerin,Reşat Fuat’ların,Şefik Hüsnü’lerin kemiklerini sızlattın!..
ETİKETLER : Yazdır