BAHÇELİ İLE KÜÇÜK’ÜN AÇIKLAMALARI…
10 Ocak 2018 00:00:24
Haftanın öne çıkan iki olayı, genelde, MHP lideri Bahçeli’nin, “ 2019 cumhurbaşkanlığı seçiminde MHP olarak aday çıkartmayacağız ,Erdoğan’ı destekleyeceğiz “ şeklindeki açıklaması ile, yerelde, Kdz.Ereğli İlçe Emniyet Müdürü Fahri Küçük’ün açık mektubu idi.
Bahçeli, yukarıda özetlediğim açıklamasına ek olarak AKP’ye milletvekili seçimleri için “yasal ittifak yapalım “ önerisinde bulunuyordu.
Artık iyice netleşti…
Bahçeli’nin derdi, 2019’da AKP’nin kayığına binip karşıya geçmek !.. Çünkü kendi kayığı su alıyor !..
“ Aday çıkartmayacağız “ lafı da, AKP’nin kayığına binmenin bileti !..
Açıklama, aslında çok önemli değildi. Çünkü MHP ile AKP zaten el ele ! Ama gündem boş olduğu için “ son dakika “ filan oldu yine de…
MHP’nin ve Bahçeli’nin geleceği artık Erdoğan’ın iki dudağı arasında !..
Hayırlı ve uğurlu olsun…
o o o
Küçük’ün açık mektubu ise, neresinden bakarsanız bakın, sıradışı bir olaydı.
Mektubu iki kez okudum, ama doğrusunu söylemem gerekirse, somut bir bilgiye/suçlamaya rastlayamadım. Mektup, atıflı ve yarı şifreli bir dille yazılmıştı. Anlaşıldığı kadarıyla Küçük ile İl emniyet müdürü Metin Turanlı arasında bazı sorunlar vardı, ama bunların neler olduğu tam olarak belli değildi.
Mektup bende, sıkıntılarını üstlerine anlatamamış, anlatma çabalarına yeterince ilgi duyulmamış, bunun sonucu olarak intiharı bile düşünecek kadar bunalmış bir kamu görevlisinin feryadı algısı yarattı.
Örneğin, Odatv de, Küçük’ün açıklamasını bu başlıkla verdi…
Düşünüyorum, ölçüp biçiyorum,şöyle bir soru çengelleniyor kafamda:
Küçük’ün sıkıntıları teşkilat içinde çözümlenseydi, böyle bir durum doğar mıydı ?
Sorunun bamteli budur !
Şu haklı, bu haklı…
Bu soruların yanıtı “ içerde “ verilmeliydi !..
Sorunun dışarıya taşması, içerdeki sorunların yine içerde aşılamamasından kaynaklanıyor.
Yani…
Küçük’ün yaptığı açıklama yüzünden açığa alınması ile sorun çözülmüş olmuyor !
Besbelli ki sorun derinde…
Sanıyorum ilgililer, bu olayı derinlemesine soruşturacak ve benzeri olayların ortaya çıkmasını engelleyeceklerdir.
o o o
Şu anki tabloya bakıyorum…
Halkın sevip saydığı bir emniyet müdürü açığa alındı, bu arada emniyet de yara aldı…
Bunların hiç birisi olmamalıydı !
Çünkü polis, halkın kötülükler karşısındaki başlıca güvencesidir. Onun yaralanması, tartışılıyor hale gelmesi toplumda sıkıntı ve güvensizlik yaratır.
Keşke böyle bir olay olmasaydı…
o o o
Bu, madalyonun bir yüzü…
Gelelim ötekine :
Bazı çevrelerin mektubun yolaçtığı yankıların büyümesi üzerine olaya şöyle bir yaklaşımda bulundukları ve bu yaklaşımlarını değişik şekilde dile getirdikleri gözlendi.
“ Basın bu mektubu yayınlamasa, olaylar bu kadar büyümezdi !”
Peki, basın mektubu yayınlamasa Küçük’ün sıkıntıları ile ona yolaçan iç sorunlar ortadan kalkacak mıydı ?
Hayır, kalkmayacaktı ! Belki de çok daha üzücü olaylar meydana gelecekti… Mektupta bunun ipuçları vardı.
Yarayı iyileştirmek için üzerini bantlamak yetmez, tedavi etmek de gerekir.
Mektubun yayınlanması yaranın tedavi sürecinin başlangıcı oldu veya olmalıdır.
Kaldı ki, basının görevi haber vermektir. Mektubun haber değeri vardır, yayınlandı.
Nitekim, haberin/mektubun yayınlandığı gün, örneğin Yeni Ufuk’un internet sitesine girenlerin sayısı 300 bini aştı…
Bu ilgi, anlayanlar için, sorunun derinden çözülmesine halkın yaktığı yeşil ışıktır.
Yerel basın, mektup olayından yüzakı ile çıktı diyebilirim.
Çünkü, gazetecilik yaptı !
Yeni Ufuk adına konuşacak olursam, bundan böyle de devam edecek bu !..
ETİKETLER : Yazdır