
VEHHABİ GÖRÜYOR…
27 Subat 2024 01:24:25
Eni-konu abartılı makyajı, üstyanı (altı gözükmüyordu) albenili dekolte kiyafeti, özenle yapılmış saçları ile bir gençkız…
Bir bahar çiçeği…
Gazetede gördüm.
Yarım profilli bir fotoğraftı…
Dudaklarında çevreye metelik vermeyen kibir kıvrıntıları vardı…
Kimdi bu ?
Gözlüğümü takıp fotoğrafın altyazısını okudum. Suudi Arabistan’ı ilk kez katıldığı uluslararası bir güzellik yarışmasında temsil eden geçkızmış…
Biraz şaşırmadım desem yalan olur.
Suudi Arabistan !
İslam mitolojisinde tarihi Hz.Adem’e kadar uzanan ve islam âlemin en kutsal yapısı sayılan Kâbe’yi de içinde barındıran ülke ! Doğal olarak şeriatla yönetiliyor. Terminolojik bir ayrımla teokratik monarşi…
Dahası var:
Suudiler’de islamın en katı mezheplerinden birisi olan Vehhabiliğin borusu öter. Vehhabilik ile Selefilik aynı şeydir. Hani şu el kesen kafa kesen kara sarıklılarla…
Tekrarlamaya gerek yok, islamda kadının değil “ziynet”inin (gerdanının) gözükmesi, saçının ucunun bile gözükmesi yasaktır.
Peki nasıl oluyor da bu “yarı üryan” kıyafetli gençkız resmen Suudi Arabistan’ı temsil ediyor güzellik yarışmasında ?..
Orada demokratik bir devrim filan mı oldu da ben uyuyorum ?
Yoksa Selefiliğin içtihat takıntısı şeriatı biraz daha mı esnetti, yahut reforme etti ?
Sanırım ikincisi. Görünen o ki sadece Suudi Arabistan’da değil, körfezin öteki arap ülkelerinde de şeriatçı düzenlerin rengi değişmeye başladı. Hatta şii İran’da bile:
BAE’nın iki büyük emirliğinden birisi olan Dubai’nin bizim Bodrum’dan farkının kalmadığını söylüyor orayı görenler. Şu sıralar bir de bira fabrikası açılıyor orada…
Suudi’de kadınlar artık lâf olsun diye başaörtüsü takıyor. Aslında taktıkları başörtüsü de değil; bizim sosyetiklerin saçlarını rüzgardan korumak için taktıkları türden eşarpları yeğliyorlar. Saçlarının yarısı açık…Son zamanlarda araba kullanmalarına da izin çıktı…
Bu arada İran’daki başörtüsü isyanının ardından alınan önlemlerin de işe yaramadığı görülüyor.
Özgür kadın hareketi molla rejimini fena halde sallıyor…
Suudi Arabistan’ı yöneten Prens Salman bin Abdülaziz gazeteci Kaşıkçı’yı da öldürten faşist bir katildir. Ama, kabül etmek gerekir ki zeki ve cesur birisi. Geleceği gören bir özelliği de var:
Uzağa bakarken neyi gördüğü özellikle kadın tebasına tanıdığı özgürlüklerden belli oluyor. Prens hazretleri, 21. yüzyılda 7. yüzyılın yasaları ile ülke yönetmenin sürgit mümkün olamayacağının farkında. Aksinde ısrar etmenin tarihsel ve toplumsal gelişmenin dipte biriktirdiği enerjinin kurulu düzenin sonunu getireceğini görüyor, seziyor…
Çağdışı rejimini biraz daha yaşatmak için toplumda biriken çağdaş enerjinin yarattığı gerilimi rejimde ufak delikler açarak boşaltmaya çalışıyor…
Bu aslında bir reform hareketi değil. Çaresizliğin getirdiği palyatif bir önlem…
Güzelim ülkemize bakıyorum. 100 yıla yaklaşan demokratik/lâik rejime zorla açılan deliklerden şeriatçılık pompalanıyor durmadan…
Şeriatçı Vehhabi geleceği görüyor…
Bizimkiler geleceği göremeyenleri görmezden gelerek yazık ediyorlar güzelim ülkemize !..
ETİKETLER : Yazdır