ÇORBA DEYİP GEÇMEYİN !
11 Ocak 2024 00:24:06
İlkten şu haberi okuyalım:
AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Murat Kurum, gençlere yönelik seçim vaadini açıkladı ve 39 ilçede açılacak “Nevmekan” isimli yerlerde öğrencilere her gün mercimek çorbası, domates çorbası, tavuk suyu dağıtılacağını, her cuma akşamı da etli pilav verileceğini söyledi.
AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayı Murat Kurum, 31 Mart yerel seçimleri için çalışmalara başladı. Kurum’un dün Üsküdar’da “yeni mekan” anlamını taşıyan “nevmekan”da gençlere mercimek çorbası dağıttı.
Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen X hesabında, "Toplanın gençler, müjde gibi müjde var, bayılacaksınız! İBB adayımız Murat Kurum'a vereceğiniz her oy, İstanbul’un her ilçesine Nevmekan’lar olarak dönecek. Yanlış duymadınız; 7-24 açık, ikramlı Nevmekan’ların keyfini, konforunu sadece Üsküdar değil, tüm İstanbul yaşayacak"
Bu haberi nasıl yorumlamalı ?
İlkten bir ayrıntı:
Sayın aday, çorba vaadini adaylığının açıklanmasının ertesi günü cami çıkışı seslendirmiş. İlk etkinliği bu !
Anlaşılıyor ki, Kurum’un seçim stratejisinin iki ayağından birisini din, ötekini de sosyal etkinlikler/yardımlar oluşturacak:
Çorba deyip geçmeyin !
Çorba, ta Ortaasya döneminden bu yana, Türklerin yemek ültürünün vazgeçilmesidir, hem de dinsel ve simgesel bir özelliği vardır ayrıca.
Çorba Osmanlı’da Divan toplantılarının ayrılmaz bir parçasıydı. Salı günlerine rastlayan Divan toplantılarında yeniçerilere çorba dağıtılırdı. Yeniçerilerin çorbayı içmesi yönetime olan bağlılıklarının sürdüğü anlamına gelirdi. Bir tür biat ritüeliydi.
Ücretsiz çorba dağıtımı tarikat ve cemaatlerin de ritüelleri arasındadır. Örneğin Nakşibendi tarikatına bağlı Menzil cemaati, köyü (Menzil’i) ziyaret edenlere üç gün boyunca karabuğdaydan yapılmış bedava çorba dağıtır.
Çorba, direkt olmasa bile “rabıta” kavramı içine yeralır.
AKP adayının kazanması halinde 7/24 gençlere (üniversite öğrencilerine) çorba dağıtacağı vaadi gelişigüzel seçilmiş bir vaat değil yani; işin içinde iş var !..
Diğer yandan gerçekçi de:
İstanbul’da okuyan üniversite öğrencilerinin önemli bir kısmı açlık sınırlarının altında imkana sahip. Lokantalarda 80 liraya satılan bir tas çorba bir öğün yemek yerine geçiyor.
Kurum, 7/24 çorba ve Cuma günleri dağıtılacak etli-pilavla AKP’nin 22 yıllık iktidarında gençleri bir tas çorbaya bile muhtaç hale getirdiğini de kabul etmiş oluyor zımmen ! AKP’nin 22 yıllık sosyal karnesinin kırığını da açıklamış oluyor yahut…
**
İmamoğlu’da benzeri şeyler yapmıyor mu ?
Ucuz ekmek, ucuz ulaşım, ucuz halk lokantaları, bedava süt, vb…
Arada fark var elbette:
İmamoğlu muhalif partinin belediye başkanı. Yardımları ile iktidarın bu alandaki yetersizliğini afişe ediyor !
Oysa Kurum, iktidarın adayı. Çorba-pilav vaadi ile, gençlerin bir tas çorbaya muhtaç durumda olduğunu itiraf ediyor, kendine kalesine gol atıyor !..
**
Şöyle toparlayacağım:
Çorba deyip geçmeyin ! İşin içinde iş var ! Gelenek var, biat var, gerçek var, hatta özeleştiri bile var !
Sanıyorum İstanbul seçiminde sosyal menüsü geniş kampanyaların tanık olacağız…
Yoksul ülkenin kampanyaları kültürel, eğitsel ve sanatsal vaatlere sahne olacak değil ya !..
Şunu merak ediyorum:
Gençler çorbayı içip yeniçeri modunda iktidara biat edecekler mi, yoksa ?..
ETİKETLER : Yazdır