SİZ BU YAZIYI OKURKEN
12 Nisan 2021 00:44:33
Hasan Hüseyin Yalvaç
Siz bu yazıyı okurken, belki Yıldız Dağları’nın eteklerinde herhangi bir şiiri bekliyor olacağım ya da Nazmi Metin’in arabasıyla dostlara kitap dağıtırken. Yine de belli olmaz sağımız solumuz, Istıranca’da İsmet Arasan, Rıdvan Başak, Nazmi Metin’le ülkemizi adım adım dolaşıp anılarımızı günümüze taşır olacağız belki de. Belki de dağların eteklerinde bir çiçek açar, bir şiir kitabına ad olur, biz de buna tanıklık ederiz.
Sıradan bir sofra değil soframız, dostlara açık, şiire, öyküye açık bir sofra. Zaten yalnız olma şansımız yok. Bir bakmışsınız telefonun ucunda Iğdır, İzmir, Samsun ya da Bursa. Başka bir ad duyarsanız da şaşırmayın. Çünkü erenlerin sağı solu belli olmaz yeter ki, çevremiz güzelliklerle örülü olsun. Öylesine çok gereksinmemiz var ki insanın sıcaklığına. Var olanı sahiplenmeyip yitirince işte böylesine deli gibi aramak zorunda kalıyoruz.
Güneş doğalı epey oldu. Çok şeyler konuştuk. İlk gününden bu güne yolculuğunu anlattı bir çırpıda. Bense ağır ağır söyledim söyleyeceklerimi yaşlarımızı denk kılmak adına. Muzipçe gülmesinden sorunu çözemeyeceğimi anlamıştım. Bıraktım onun yaşını kendine ve yeniden döndüm kendi şiir yaşıma. O yükselecekti ve başlayacaktı bizim yolculuğumuz. Onu belki rakı, belki de şarap durağında yakalayıp eşlik ettirecektik kendimize. Bakmayın onun böyle kızgın kızgın bakışına. İyi tanırım onu, o da beni. Birlikte biralarla çok suç ortaklığımız var, biline.
Zamanın akışına müdahale etmiyorum buluşma saatimiz gelsin diye. Buluşma saatleri önemlidir kaçırmaya gelmez. Kaçan buluşma saatleri alıngandır geri dönmez. Şimdilik hoşcakalın, bu yazıyı okuyup düş kurmakla kalın ve açık kalsın kapınız, pencereniz. Rüzgâra söyledim ücretsiz dağıtacak selamlarımızı ve selamlarımız kekik kokulu.
Saray, 09 Nisan 2021.
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış