HAZİRAN’DA SEÇİM OLUR MU ?
20 Ocak 2021 00:45:44
Kapitalist ekonomilerde krizler, en dipte, arz-talep dengesinin bozulmasından çıkar. Dalgalı bir süreçtir bu. Kimisi uzun sürer, kimisi kısa; ama hiçbir zaman yokolmaz. Krizler, kapitalist ekonominin doğasında vardır. Belirli aralıklarla ya da periyodik olarak ortaya çıkarlar.
İktidar sahipleri krizi iyi yönetemezse uzar ve derinleşir, sonuçta bir sosyal krize yolaçar; onun peşinden de siyasal kriz patlak verir.
**
Güzelim ülkemiz epeydir bu süreç içinde. AKP, krizi iyi yönetemedi ve yönetemiyor, bu yüzden yaygınlaşma ve derinleşme sürecine girdi…
Enflasyon dizginlenemiyor, paramız eriyor, endüstriyel yatırım yok, sıcak para gelmiyor, işsizlik büyüyor, halk yoksullaşıyor…
Bunlar, krizin derinleştiğini gösteriyor.
Pandemi hepsinin üzerine tuz-biber ekti; kriz, spekülatörler için lokuma dönüştü!..
**
Bu köşeyi sürekli izleyenler anımsayacaktır. Bir yılı aşkın bir süredir erken seçimden sözediyorum. Zaman zaman tarih bile verdim: Haziran-Temmuz.
Bu olasılık yeniden gündeme düştü şu sıralar. Örneğin CHP’nin son MYK toplantısından sonra da dile getirildi. İyi Parti lideri Akşener de, erken seçimin kaçınılmaz olduğunu söylüyor nicedir.
Bunun en somut işaretlerinden birisi Erdoğan’ın Cumhur İttifakı’nın zeminini genişletmek için yaptığı ziyaretler…
Nitekim, Bahçeli de, izin veren baba edasıyla, Erdoğan’ın, ittifakın zeminini genişletmek için görüşmeler yapabileceğini söyledi.
**
Konuyu şuraya getireceğim:
Siyaset literatüründe, sürekli oy kaybeden iktidarlar için şu tanımlama yapılır:
Bunlar gidici !
Bu bir eğilim saptamasıdır: Gitme eğrisi içine ya da sürecine girdiler anlamına gelir.
Bu doğru, çünkü iktidarı oluşturan AKP de, MHP de sürekli oy kaybediyor.
Ancak, oy kaybı, henüz, “çakılma” modunda değil. Son anketler AKP’yi yüzde 36-39 bandında, MHP’yi de yüzde 7-8 bandında gösteriyor. Kaba bir hesaplama ile Cumhur ittifakı hala oyunda, hala başa oynama pozisyonunda.
Erdoğan’ın yüzde 51+1 için arayışa girişmesi, aradaki 5-6 puanlık açığı kapatmak için…
Muhalefetin avantajı, Millet İttifakı ortaklarının oy yüzdelerinin yükselmesi ile yüzde 1-2 puan oyu olan küçük partilerin doğal müttefikleri konumunda olması.
Göründüğü kadarıyla Cumhur İttifakı’nın zemininin genişlemesi olasılığı çok düşük.
Bunun nedeni, Cumhur’un Başkanlık Sisteminde ısrar etmesi.
Bir kazana koyup kırk gün kaynatsanız eti-yağı birbirine karışmayacak olan muhalif partileri aynı çizgide tutan da bu ısrar !
Bu da olası bir erken seçimi, Başkanlık ile parlamenter sistemin arasındaki yarışa dönüştürüyor. Daha doğrusu, Erdoğan-Muhalefet yarışına…
Erdoğan, sanıyorum, Başkanlık Sistemi’nin tutmadığının farkında. Ama, geriye dönüş yolunun da tıkalı olduğunu görüyor. Bu yüzden yüzde 50+1’e abanacaktır.
**
Şuraya geliyorum:
Erken seçim olasılığı, olağan seçimden daha baskın. Çünkü ekonomik kriz, derinleşme sürecinde ! Erdoğan seçime gitmemekte ısrar ederse, oyunu yükseltecek ekonomik seçenekleri hemen hiç kalmadığı için oy kaybetmeye devam edecektir.
Şu an iyi-kötü bir denge durum var. Cumhurcular bu fırsatı iyi değerlendiremezlerse, normal seçimde ezilirler.
Yaz başında seçim olasılığı gitgide büyüyor özetle…
ETİKETLER : Yazdır