
DURUM
17 Mart 2025 01:35:58
Cumhur ittifakı yaşlandı. Hem iktidar olarak yaşlandı ve hem de liderleri yaşlandı.
İktidarların eğer açık diktatörlük değilse, belirli bir siyasi ömrü vardır. Çok çok onbeş yıldır bu.
AKP 2002’den bu yana, yani yirmiüç yıldır iktidarda. Genel ölçülere göre son kullanma tarihini çoktan doldurdu. Kısır bir döngü içine girdi, kendisini yenileyemiyor... Normalde siyaset sahnesinden çekilmesi gerekiyor.
Tabii kendiliğinden olacak bir şey değil bu. Bir başka partinin, öncelikle “anamuhalefet” pozisyonundaki partinin değişim için kitleleri ikna etmesi zorunlu. Çünkü sonuçta AKP’yi yirmiüç yıldır iktidar koltuğunda tutan onlar...
Aydınlanma devriminin derinleşmediği toplumlarda halk kitlelerinin siyasal tercihlerini, sosyal bilinç dışında herşey belirler: Bir lider veya partiye sempati, dinsel-mezhepsel eğilim, yaşam/geçim koşulları, vb...
AKP’nin yirmiüç yıldır iktidarda kalmasının sırrı, Osmanlı’dan miras kalan ve cumhuriyet devrimiyle en keskin profiline kavuşan dinci-lâik saflaşmasıdır. AKP’yi yirmiüç yıldır iktidarda tutan en önemli etken, ülkemizdeki islamcı hareketin en büyük ve etkin temsilcisi olmasıdır.
Keza CHP’yi de son yirmiüç yılda da anamuhalefet koltuğunda tutan da seküler/lâik kimliğidir.
Bu saflaşmanın politik-pratik içindeki görünümü yeni Osmanlıcılık ile Atatürkçülük şeklinde belirleniyor.
Mütedeyyin (inançlı) halk kitlelerinin çoğunlukta olması ve bunlara özellikle 1946 karşıdevriminden bu yana laikliğin komünizmle eşanlamlı bir şey olduğunun ısrarla anlatılması AKP’nin iktidarının uzun yaşamasına yolaçtı.
Geçen yerel seçimde AKP’nin ikinci parti durumuna düşmesinin nedeni en dipte ekonomikti. Ama bu olay, mütedeyyin kitlelerin lâiklik fobisini de aştıklarını gösteriyordu aynı zamanda. Aşırı geçim sıkıntısı, kitleleri AKP’ye bağlayan tüm iplerin kopmasına yolaçtı...
Bu sonuç artık iktidarın gidici olduğunu işaret ediyordu. Ancak yerel seçimden büyük bir farkla ilk sırada çıkan CHP bunu göremedi, erken seçim diye bastıracağına geri çekildi, AKP’nin toparlanmasına çanak tuttu...
CHP şu sıralar bu hatasını görmüş gibi. Erken seçim diye bastırmasının nedeni bu. Sanıyorum İmamoğlu’nun önseçimden cumhurbaşkanı aday çıkmasından sonra CHP erken seçim kampanyası başlatacak...
İktidarın ve ortağının şu sıralar özellikle İmamoğlu ile uğraşmasının nedeni, bir tür erken seçim hazırlığı...AKP normal seçim takviminde ısrar edecek olsa İmamoğlu’nun yakasına bu kadar hırsle yapışmazdı.
Bu, kabul edilmese de, AKP açısından anlaşılabilir ve hatta “doğal” bir tepkidir. Çünkü İmamoğlu bugün CHP’yi iktidar alternatifi haline getiren önemli etkenlerden birisi. İmamoğlu tasfiye edilebilirse peşinden Mansur Yavaş’ın hedefe oturtulması şaşırtıcı olmayacak.
Türkiye’de eğer başkanlık sistemi olmasaydı böyle bir durum yaşanmazdı...
AKP’nin muhalefete karış uyguladığı agresif politikaların nedeni aslında çok sıkıntılı olmasıyla ilgili.
Ekonomi sorunu var, açılım sorunu var, Erdoğan’ın adaylığı sorunu var...
Anayasayı değiştirip Erdoğan’ın adaylığının önünü açmak için PKK/Kürt Sorunu ’nu aşmaları gerekiyor ilkten. Daha sonra da CHP’yi İmamoğlu yoksun bırakmak...
AKP de şunu görüyor ki iktidarını uzatmak için ekonomiyi düze çıkartma şansı kalmadı. Bu yüzden seçim için 2028’i beklemesinin de anlamı yok...
AKP, CHP’nin tersine, lider partisidir. Erdoğan ve AKP eşdeğer kavramlar. Erdoğan’sız bir AKP’nin seçim kazanması olasılığı sıfır ! Yok öyle olmasa olası bir erken seçim öncesi Erdoğan’ı sahada tutmak için PKK gibi, Kürt sorunu gibi çok riskli kulvarlara kaymazlardı...
CHP’nin işi daha kolay. Kitlelerin geniş sempatisini toplamış iki cumhurbaşkanı adayından hiç değilse birisini korusa yeter. Kürt oyları için DEM’le dirsek temasını kaybetmeme oportünizmine hiç gerek yok bence...
ETİKETLER : Yazdır