
TÜSİAD’IN TEPKİSİ...
15 Subat 2025 00:12:54
TÜSİAD, Türkiye büyük burjuvazisinin elit kesiminin kitle örgütüdür.
TÜSİAD toplumsal sistemin/neoliberalizmin hem temsilcisidir hem de bir tür termostatı ! Sistem, kötü yönetim nedeniyle ısınmaya başlayınca TÜSİAD devreye girer ve siyasal iktidarı uyarır, ısıyı düşürür
TÜSİAD ilk bakışta bir dernektir, halk ağzıyla “patronlar kulübüdür, ama gerçekte toplumsal sistemin devamını sağlayan en önemli organlardan birisidir. Siyasal iktidarlar gelir-geçer, ama elit burjuvazi çeşitli örgütleri ile varlığını korur.
Türkiye’de büyük burjuvazinin siyasi partisi yok. Bu işlevi TÜSİAD üstleniyor...
Bu pencereden baktığınızda TÜSİAD’ın son yaptığı “sunum” u nereye koymamız gerekiyor ?
“Sunum”, AKP iktidarına sesleniyor. Sert bir üslupla AKP’nin son dönemdeki tavrını/politikalarını eleştiriyor. Ve sonuç olarak sistemin çöktüğü tespitini yapıyor.
Burada sözü edilen sistem, toplumsal sistem değil, AKP iktidarının izlediği siyasal sistem ! Türkiye’nin kötü yönetilmesinin toplumsal sistemin her sosyal kesimini zor durumda bıraktığını söylüyor. TÜSİAD ...TÜSİAD’ın tespitine göre sanayiciler de, Kobi’ler de, çalışanlar da herkes hayatından memnun değil, mutsuz...Bu arada son günlerde yoğunlaşan sorgulamalar, tutuklamalar eleştiriliyor...Demokratik değerlerin ihmal edildiği, yer yer reddedildiği, hukukun üstünlüğü ilkesinin çiğnendiği, eğitim sisteminin yozlaştığı gibi tespitler yapılıyor...
**
Demokrasi kapitalizmin siyasi sistemdir. İlkel Yunan demokrasisini bir yana koyarsak, çağdaş demokrasi kapitalizmin ürünüdür. Demokrasinin tüm değerler sistemi de öyle !
TÜSİAD demokrasiyi savunurken aynı zamanda onu vareden toplumsal sistemin egemen gücünün (yani kendisinin) çıkarlarını da savunmuş oluyor. Esas amaç bu zaten.
Şu doğru:
Mütedeyyin bir ortasınıf hareketi olan AKP’nin, doğası gereği, neoliberalizmle ve onun temsilcisi korumundaki elit sanayi burjuvazisiyle yıldızları çeyrek yüzyıldır hiç barışmadı, barışamazdı da. AKP’nin neoliberalizmin ekonomi-politikalarını hiçe sayan ekonomi anlayışı ile başta eğitim olmak üzere sosyal politikalarına damgasını basan islamcı bakış açısı neoliberalizm uygunsuzluğunun belli-başlı alanları oldu. Giderek yargı bağımsızlığının da tartışılır hale gelmesi sistemin iyice yozlaşmasına neden oldu.
TÜSİAD buna karşı çıkıyor işte. Eleştirileriyle tarihsel misyonunu yerine getiriyor...
TÜSİAD, AKP’ye yönelttiği eleştirilerle kendi toplumsal sistemini savunuyor gerçekte. Bunun altını çiziyorum, çünkü, MÜSİAD AKP’yi eleştirirken aynı zamanda neoliberalizmi de idealize ediyor.
Oysa Türkiye’nin tam ihtiyacı, bu değil. Türkiye’nin sadece yozlaşmış bir kapitalizmi sistemi değil, rafine bir kapitalist sistemi de aşan-ileriye taşıyan bir sisteme ihtiyacı var. Bunun ilk adımı olarak devletçiliğin ağır bastığı bir demokratik modele ! Bir örnek vermek gerekirse 1930’lu Kemalist modele...
TÜSİAD’ın AKP eleştirilerini bu pencereden bakarak süzersek hata yapmış olmayız. Mevcut sistem yoz bir sistem, ama rafine bir neoliberalizm de idealize edilecek bir sistem değildir !..
Bence TÜSİAD’ın eleştirenlerin bu analatik perspektiten yaklaşmalıyız..
ETİKETLER : Yazdır