SURİYE’DE ŞİMDİ NE OLUR ?
09 Aralik 2024 00:25:04
ABD ve İsrail Suriye’deki Esad rejiminin de defterini dürdü. HTŞ filan bunlar teferruattır.
Nitekim ABD, İŞİD canlanmasın” diye Suriye’nin Doğusunu kontrol edeceklerini açıkladı. En verimli petrol yataklarının bulunduğu araziyi ! Zaten oradalar nicedir.
Şu an Suriye paramparça. Ama çok geçmez taşlar yerine oturur. Suriye’de nasıl bir rejim olacağına artık halk filan değil ABD karar verecek.
Suriye’nin demografik yapısında sünni araplar yüzde 70’in üzerinde bir orana sahip. İktidardaki BAAS/ESAD rejimi ise yüzde 12 oranındaki şii-alevi kesimi temsil ediyordu.
Şoru şu:
ABD Suriye’de Afganistan tipi katı islamcı/selefi bir iktidara mı izin verecek, yoksa BOP’un öngördüğü gibi ılımlı islamcı bir rejime mi ?
Sanıyorum ikincisi planlanıyor. ABD’nin sıcağı sıcağına yaptığı; “IŞİD’in canlanmaması için Suriye’nin Doğusunda olacağız” açıklaması da bunu gösteriyor zaten.
ABD haliyle PKK/YPG’yi gözetecektir. Onlara Suriye’de otonom/özerk bir bölge ayarlayacaktır. Türk hükümetinin buna izin vermemesi gerekir. Gerçi SMO’nun bu doğrultuda çaba gösterdiği biliniyor, ama onun çabası yeterli olmayabilir.
Soru açacağım:
Suriye BOP’un son halkası mıdır ? Bir başka deyişle ABD’nin Ortadoğu’da bölüp kendisini bağladığı son ülke midir Suriye ?
Kimi siyasal gözlemciler öyle düşünüyor. Ama bir öyle düşünmüyorum. Bence sırada İran’daki molla rejimi var. Sanıyorum molla rejimini devirmek için ABD bu kez İsrail’i kullanacak. ABD’ye bağlı cihatçı örgütler ile PKK yedek güç olacak.
Sonrasına bakacaklar…
Baş emperyalist ABD, gördüğünüz gibi Ortadoğu’yu yeniden biçimliyor, aslında paylaşıyor !
İran üzerine birşeyler söylemek henüz erken ama, katı/demode molla rejimi, bu niteliğiyle, bir iç-savaşa açık yara gibi. Bir başka deyişle Kadim böl/yönet provokasyonuna…
Soru şu:
ABD, İran için Suriye tipi bir strateji izler mi ? Avrasya ülkeleri buna izin verir mi ?
Önümüzdeki 10-15 yıl bu soruların gündeme geleceği bir dönem açılacak sanıyorum Ortadoğuda…
**
Erdoğan ısrarla Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasını istiyor. Türkiye’nin Suriye’nin toprağında gözünün olmadığını söylüyor…
Bu yaklaşımın doğru bir yaklaşım olduğunu düşünüyorum. Suriye bölünmemeli ve nasıl bir rejime sahip olacağına Suriye halkı karar vermeli.
Bu senaryonun hayata geçmesi yine de emperyalist eleklerden süzülmesine bağlı. Şurası kesin ki Suriye’de artık Rusya’nın bir ağırlığı kalmadı, denge ABD/Batı lehine değişti. Suriye’nin doğal zenginliklerini artık daha kolay ve rahat şekilde Batı kontrol edecek. Ya da emperyalistler !
Üçüncü dünya savaşı başladı bile !
Yazıyı bağlarken şu soruyu da yanıtlamamız gerekiyor:
Rusya ve İran Esad’a niçin sahip çıkmadı ?
Çünkü “kendi muhtac-ı bir himmet Dede, nerde kaldı gayriye himmet ede” modunda ikisi de ! Birinin Ukrayna ile ötekinin İsrail ile başı dertte.
Her zaman yazıyorum bu köşede. Dış politikada dostlar-düşmanlar yoktur, çıkarlar vardır.
ETİKETLER : Yazdır