
YENİ VERGİ PAKETİ
24 Haziran 2024 00:22:37
Hazine Bakanı Şimşek sonunda patladı:
“Ben sihirbaz değilim, sabır…”
Aslında bu doğru değil. Şimşek’in bugün uyguladığı Kemerleri Sıkma Politikası (KSP), kendisini hiçbir zaman olduğu gibi göstermeyen bir tür illüzyondur.
KSP, son analizde, halkın hak taleplerini, çözüm vaadiyle gerçekte engelleme politikasıdır. Buradan bakıldığında ideolojik bir içeriği vardır. Tekelci kapitalizmin ya da neoliberalizmin bünyesinden kaynaklanan krizleri aşmayı, halkın sırtından gerçekleştirmeyi amaçlar.
Bir başka deyişle kemerleri sıkmanın özü, krizi aşmak için gerekli fedakârlıkları, eşit bölüşüldüğü algısı yaratılarak gerçekte emekçilerin sırtına yükleme oyunudur.
Son vergi paketi bunun tipik bir örneği.
Oysa Maliye Bakanı birkaç ay önce ne demişti:
“Artık vergi yok, oranlamalar da artmayacak.”
Yalan mı söylüyordu koskoca hazine bakanı ? Hayır. Ekonomi o zaman öyle görünüyordu. Ayrıca kafasında kamuya da kemer sıktırma gibi bir fantezi vardı. Fantezi diyorum, çünkü bunun zorluğunun o da bilincindeydi. Ama belki de bunu dile getirmek hoşuna gidiyordu; en azından bilimsel takıldığını düşünüyordu. Kamuda Tasarruf Tedbirleri Paketi de bunun için hazırlanmıştı.
Çok geçmedi anlaşıldı ki kamuya tasarruf yaptırmak olası değil. Bu yüzden tasarruf kavramının sosyal hedefi yoksul halk oldu yine.
Kamudaki harcamaların çoğalması haliyle bütçe açığı yaratır.
Şimşek baktı ki kamuya tasarruf yaptıramayacak bu kez açıkları kapatmak için borç para bulma umuduyla İngiltere’ye uçtu; oradaki yatırımcılara (siz uluslararası faizcilere şeklinde de okuyabilirsiniz) sunum yaparak Türkiye’ye yatırım yapmanın cazip taraflarını anlattı. Öte yandan da yeni Vergi Paketi’nin yolunu açtı.
Hep yazıyordum: Devletin parası yoktur. Harcadığı her kuruş halkın parasıdır. Vergilerle halktan toplanan paralar bir şekilde yine halka dönmezse orada tüm toplumu derinden sarsan bir adaletsizlik var demektir.
Dikkat ederseniz Şimşek her ağzını açışta sadece paradan sözediyor. Ne o ve ne de bir başkası üretim sözcüğünü ağzına almıyor.
Oysa bir ülkenin sağlıklı kalkınması için birikimlerin/kaynakların büyük ölçüde üretime kanalize edilmesi gerekir.
Şimşek bunu yapmıyor, parayı sıkıyor. Tasarruf yapın diyor. Pratikte yemeyin içmeyin ! Peki elde ettiği birikimleri ne yapıyor ? Açık kapatıyor. Kimin açığını ? Daha çok kamunun/devletin ! O açık
içinde yandaşlara akıtılan milyarlar da var.
Şimşek’in izlediği ekonomi politikanın bir diğer tezahürü de ücretleri kısmaktır.
Emekçiler yemeyecek, içmeyecek, gezmeyecek, üstüne başına birşeyler alamayacak, bu yolla talep düşecek; ithalat azalacak, içerdeki döviz miktarı görece yükselecek, buna koşut olarak da döviz kuru inecek enflasyon düşecek ivedi açıklar da vergi salınarak dengelenecek…
İnsanın sorası geliyor ?
Kamu kuruluşları şakır şakır para harcarken ahaliye kemer sıktırmak nasıl bir vicdansızlıktır ! Hele hele yakını-yandaşı devlet kasasından zengin ederken…
Yeni Vergi Paketi halkın biraz daha yoksullaşmasına yolaçacak. Üç beş puanlık enflasyon düşüklüğü (ki o da gerçekte düşme olmayacak, enflasyonun hızındaki azalma olacak) doğrudan halkın özverisine dayanacak. Şimşek de amacına ulaşmış olacak !
İyi ama Hazine bakanlarının esas görevi halkın refah düzeyine yükseltmek değil midir ? Yoksa tersi miydi, kafam karıştı !..
ETİKETLER : Yazdır







