İNSAF !
13 Eylül 2023 00:06:23
Maliye ve Hazine Bakanı Şimşek gerçekte politikacı değil, teknisyen. Ekonomiye o gözle bakıyor.
Ancak, bakışı özürlü. Çünkü onun rasyonalizminin üzerinde AKP iktidarının gölgesi var.
Şimşek, genelde IMF’siz bir IMP programı uyguluyor. İktidarın IMF alerjisi olmasa kaynak yaratmak için arapların ve batılı tefecilerin kapısında beklemeye gerek kalmayacak, çünkü IMF’de para bol, IMF’lik oldunuz mu ekonominin dizginleri tümüyle ona geçiyor. Verdiği parayı ve içerde yarattığı kaynakları bizzat o yönetiyor. Dahası, devleti de kemer sıkmaya zorluyor; şatafata izin vermiyor…
Oysa iktidarın kırmızı çizgisi bu ! “Kaynak yaratırken bana dokunma; itibardan tasarruf olmaz” diyor…
Geriye kim/kimler kalıyor kaynak olarak ? Öncelikle eli kolu bağlı ahali: Direkt ve dolaylı vergilerle önce onun kapısı çalınıyor, sonra da Körfez ve Batı’ya yatırım turneleri başlıyor…
Şimşek’in ekonomiyi rasyonalize etme programında bu yüzden halka vereceği bir şey yok; o sadece alıyor !
Nitekim OVP’de sabit gelirlilere “tık” yok, onlar Şimşek için istatistiki bir veri sadece, o kadar ! Ücret/maaş zamlarını olası enflasyona göre belirleyecek olması, neoliberalizmin sosyal politikalarının bile kötü kurgulanmış bir parodisi.
Şimşek, devleti tasarrufa yönlendirmediği gibi rantiyelere, ihale vurguncularına, para denizinde yüzen yeni zenginlere de yan bakamıyor! “Kör, tuttuğunu sever” aforizması bu durum için söylenmiş sanki !..
Şimşek, son yaptığı açıklamalarda lüks tüketimi kısacaklarını söyledi. Araç ve ev kredileri koşullu olarak azaltılacak ve/veya tümüyle kaldırılacak. Kredi kartıyla yapılan harcamalara sınır getirilecek:
İkinci ev veya araç için kredi musluklarının kapatılmasının bir anlamı var, ama kredi kartına yüklenmiş durumdaki ahalinin bu imkanı da elinden alınırsa nasıl geçinecekler ? Kaldı ki yoksul halk zaten (bırakın lüksü) zorunlu ihtiyaç maddelerini bile karşılayamaz durumda ! Sabit gelirlilere yüksek oranlarda zam yapılsa ahali zaten haliyle borcu borçla kapatma kısırdöngüsünden kurtarır kendisini. Vermiyor ki !..
Yapılmak istenen belli. İç tüketimin sınırlanması ithalatı negatif etkileyecek ve bu yolla çok açık olan dış ticaret makası biraz daraltılacak. Bu şekilde döviz kuru ve ona koşut olarak enflasyon dizginlenecek…
Ne zaman ?
Erdoğan aceleci, ne de olsa politikacı: Bir sene sonra diyor…
Şimşek ise gerçekçi: İki yılı işaret ediyor…
Hep birlikte kemer sıkıp yaratılan kaynakları üretime kanalize etsek tamam. Ama bir yandan egemenler keyfine bakarken yoksul ahaliye durmadan vergi salmak, tamam, neoliberalizmin rasyonali bu; ama bunca baskının bir sınırı da olamamalı mı ?!..
Açlık sınırı 12 bin lira, yoksulluk sınırı 40 bine dayandı. Buna karşılık asgari ücret 11 bin lira, milyonlarca emekli 7500 lira maaş alıyor ! Memurlar yoksulluk sınırının altında…
İnsaf yahu !..
Diyanet’in yoksul halk için geçim duası yayınlaması iyi oldu. Türkiye’yi yönetenlere ironik bir atıf bu…
ETİKETLER : Yazdır