
BİRAZ AYIP OLMUYOR MU?
22 Subat 2022 16:38:12
“Cumhurbaşkanlığına aday olabilirim’den, “Millet İttifakı karar alırsa aday olurum”a gelmiştik…Son çıkış: “Beş parti lideri; isterse aday olurum”…
Anladınız tabii, Kılıçdaroğlu’ndan sözediyorum…
Pat diye soracağım:
Bu tür açıklamalar gerekli miydi ? Hele şu son açıklama ?
Kılıçdaroğlu’nun son yaptığı açıklama aslında geçenlerde yuvarlak masada buluştuğu beş parti liderine açık çağrı niteliği taşıyor:
“Beni aday gösterin artık…”
Bir please’i eksik !
Tekrar soracağım:
Gerekli miydi bunlar, gerekli mi yahut ?
Değil.
Kılıçdaroğlu, anamuhalefet partisi CHP’nin Genel Başkanı . CHP, AKP’ye yakın oranda oyu olan ikinci parti konumunda. Geçen seçimde İyi Parti’yi, milletvekili transferi dümeniyle seçime sokan parti. Millet İttifakı’nın da, son 6’lar ittifakının da mimarı. Türk siyasetinin iki belirleyici aktöründen birisi ayrıca…
Bu posizyondaki bir parti liderinin cumhurbaşkanlığı adaylığına kesinkeş hakkı vardır. Bu, tartışılamaz bile.
Kılıçdaroğlu bu hakkını kullanır ve/veya kullanmaz, o ayrı…
Ama, hakkıdır.
Bir de şu manzaraya bakın:
Siyasetin Yeni Camisinin avlusunda sanki, boynunu bükmüş istiyor !..
Peki, kapalı kapılar ardında çözülebilecek bu sorunun kamuoyuna taşırılmasının nedeni ne ?
İnanın hiçbir nedeni yok. Gerçekte Kılıçdaroğlu’nun adaylığı çoktan açıklanmalıydı.
CHP bile hâlâ ikircikli ama:
“Seçim kararı alsınlar adayımızı açıklayacağız…”
“Adayımız 13.Cumhurbaşkanı olacak” filan…
İttifakın başını çeken CHP’nin bu kırılganlığını anlamak zordur.
Muhalif çevrelerde cumhurbaşkanı adayının bir türlü açıklanmaması şu argümana bağlanıyor:
“AKP’nin propaganda makinası adayımızı yıpratır…”
Kılıçdaroğlu aday olacak’sa neyini yıpratacaklar ki ! Denemedikleri silahları mı kaldı ellerinde !..
Sol’dan bazıları da Kılıçdaroğlu’nun etnik ve mezhepsel kimliğine göndermede bulunarak onun adaylığına karşı çıkıyorlar.
Bu, ayrılıkçı bir tutumdur. Tam tersi, Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı kimliğiyle halkın her kesimini bütünleştirebilir. Kürtlerin de rahatlıkla oy verecekleri bir isimdir ayrıca Kılıçdaroğlu…
Soldan kimileri başka açıdan yaklaşıyor soruna. Onlara göre, aday, mütedeyyin kesimlerden de oy alabilecek İmamoğlu gibi ılımlı ya da seküler “sivrilikleri” bulunmayan bir isim olmalı…
Bu tavır da, pragmatik/oportünist bir tavırdır. CHP, Atatürkçü bir çizgi izlemese de sonuçta seküler bir partidir. Onun bu kimliğini külleyerek seçim başarısına soyunmak, ikiyüzlülük olmaz mı ?
Kılıçdaroğlu, şık biçimlerde olmasa da, adaylığını istediğini net şekilde deklare ediyor artık. Görüldüğü kadarıyla kamuoyundan da olumsuz bir tepki almıyor.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sadece iktidar şaşı bakıyor.
**
Bazen soruyorum kendime:
AKP’nin İmamoğlu’nu görevden alma kıvamına getirmek için bastırıp durmasının altında, İmamoğlu’nun boşa çıkması halinde Kılıçdarolu’na rakip olması, bu şekilde ittifak içinde niza çıkması hesabı da olabilir mi ?..
ETİKETLER : Yazdır







