Görünüşe bakılırsa, AKP ile MHP sımsıkı bir beraberlik sergiliyorlar hâlâ; o kadar ki, Bahçeli’nin AKP’nin Genel Başkanvekili Kurtulmuş’a yönelttiği sert eleştiriler bile ortaklıkta “çatlak” yaratmadı, Erdoğan, Bahçeli’yi evinde ziyaret etti, zevahir kurtarıldı !

Bunu, Bahçeli’nin “ciddiye alınmadığı” şeklinde değerlendirenler var. Şu anlamda doğru bu; Bahçeli’nin ciddiye alınacağı çizgi çoktan aşıldı.

Çünkü birbirlerine mecburlar.  Âlenen kavga da etseler, “kardeş kavgası” denilip geçilecek kertede üstelik…

Ancak…

Siyaset kulislerinin havası eni-konu karışık, Cumhur İttifakı ile ilgili çeşitli senaryolar üretiliyor; yazılıp çiziliyor da zaten…

Senaryoların en albenilisi, Bahçeli’nin, içişleri bakanı Soylu’yu, Erdoğan sonrasına “hazırladığı” şeklinde. Hatta AKP içinde bir Erdoğan’cı-Soylu’cu gruplaşmasının olduğun ileri süreler bile var. Bahçeli’nin Soylu’ya ısrarla sahip çıkmasının nedeninin bu olduğunu ileri sürenler de…

Bu iddiaların doğruluk payı nedir, bilmiyorum. Ama, Bahçeli’nin Soylu ısrarının bir anlamı da olmalı ! Ayrıca Bahçeli’nin AKP’yi daha ödünsüz, sert, demokratik teamülleri zorlayan bir çizgiye çekmek istemesi’nin anlamı da! HDP’nin kapatılmasını istemesi, İBB Olayındaki radikal tavrı örnek gösterilebilir buna.

Halen cezaevinde yatan HDP eski eşgenelbaşkanı Demirtaş, Bahçeli’nin, ince taktiklerle, AKP’yi bitirdiğini, ama bu arada kendisinin de bittiğini söyledi en son…

Anketlere bakıyoruz, bu iddiayı doğrulayacak bir gerileme içinde iki parti de. İkisi de oy kaybediyor, birbirinin sırtından oy devşirdiği yok.

Öyleyse Bahçeli’nin Soylu’yu ısrarla sahiplenmesinin anlamı ne ? “Biten” AKP’yi gelecekte ayağa kaldıracak bir isim olarak gördüğü için mi ?

Buradan kalkılarak şöyle bir soru bile açılabilir:

Bahçeli, AKP’yi MHP’lileştirmek mi istiyor ? Soylu’yu Erdoğan sonrasına bunun için mi hazırlıyor ?..

Dedim ya, bilmiyorum. Ama tabii bu, geleceğe dönük tahminlerde bulunmama da engel değil. Olabilir…

**

Benzeri bir gelişme CHP’de de yaşabilir mi peki ? Bu soruyu ciddiye alacak olursak, milliyetçi hareketin öteki partisi İyi Parti’nin ve onun liderinin rolü olabilir mi bunda ?

Kılıçdaroğlu’nun yerine ülkücü kökenli popüler bir ismin getirilmesi gibi…

CHP’li dostlar kızmasın, fikir cimnastiği yapıyoruz! Kaldı ki İyi Parti genelbaşkanı Akşener’in Millet İttifakı’nın işbaşına gelmesinden sonra partisine şimdiden yüklediği misyon ile, bununla bağlantılı olarak cumhurbaşkanlığı konusunda Kılıçdaroğlu’na sıcak bakmaması, CHP’nın giderek “millici” formasyonundan uzaklaştırılması senaryosunun kodları olabilir mi ?

**

2022, Türkiye’nin siyasal yaşamındaki en önemli yıllardan birisi olmaya aday bence. Özellikle de muhalefet için…

Genel olarak baktığımda, CHP, örneğin 80’li yılların CHP’sine göre şuan daha sağda. Sağ-sol dengesindeki  ibre de, sağa doğru iyice sapmış durumda…

Soru şu:

Olası bir Millet İttifakı koalisyonunda CHP, daha da sağa kayar mı, sağ-sol dengesindeki sağcı sapma, daha da belirgenleşir mi ?

Bu da olabilir.

Sosyalist partiler bu gerçeği görüyor mu, bilmiyorum. Ama hala bir üçüncü İttifak’ı tartışıyor olmaları da pek göremediklerini gösteriyor. Oysa Millet İttifakı içinde CHP’nin elinin güçlendirilmesi için verecekleri destek, CHP’nin de genelde Türkiye’nin de iyice sağa kaymasını önleyebilir.