
ÖZEL YANLIŞ MI YAPTI?
04 Agustos 2025 00:02:14
Bizim Atatürkçü aydınlarımızın önemli bir kesimi CHP’nin Kürt Sorunu’nun konuşulacağı sürece katılmasına karşıydılar, hâlâ da bu görüşlerini koruyanlar epeyce…
Özel’in haklı ve doğru gerekçeler ileri sürmesi üzerine yarım dönenler de oldu, bunlar hata yaptım, siz haklıymışsınız diyeceklerine bürokratik gerekçeler ileri sürerek kendilerini kenara çekmeye çalışıyorlar. Bunların en ilgini itirazları şöyle: Efendim Komisyonun yasal dayanakları yokmuş !..
Yahu Komisyon bu, karar mercii değil. Belirli bir konuyu/konuları inceleyip genel çerçevesini çatmak için kurulur Komisyonlar. Karar mercii TBMM’dir.
Bu Komisyon’da öyle. DEM, Komisyon’da eteğindeki taşları dökecek, PKK için önermelerde bulunacak ayrıca, diğer katılımcılar bunları inceleyip tartışacaklar ve sanırım TBMM’ne sunulmak üzere nitelikli çoğunlukla bir rapor hazırlayacaklar.
Komisyon’da tartışılacak konu/konular milli nitelikte. Türkiye’nin sadece bugününü değil, geleceğini de etkileyecek şeyler…
AKP-MHP-DEM üçlüsü elbette Komisyona hakim olmak, fikirlerini/önerilerini kabul ettirmek istiyorlar. Bunların neler olduğunu/olacağını şu an bilemiyoruz; ama PKK’nın lağvı ile Kürt Sorununun meclise taşınması konusunun kendi istedikleri gibi gitmesi/sonuçlanması işlerine geliyor.
Bu koşullarda CHP Komisyonun dışında kalsa doğru bir karar almış mı olurdu. Hayır, saçmalamış olurdu ! Cumhuriyeti kuran partinin, üstelik şu sıralar halkın umudu haline gelmiş bir partinin çok önemli milli sorunların tartışılacağı bir meclis Komisyonuna katılmaması ağır bir tarihi hata olurdu: CHP’nin böyle bir hata yapmaya hakkı yoktu.
Özel yönetiminin bu gerçeği sonunda görüp küçükburjuva mızıkçılığına özgü bir tavır benimsemeyip Komisyona katılması tarihi sorumluluğunu idrak ettiğini gösteriyor. CHP’siz Kürt Sorunu çözülemez !
İktidar üçlüsünün ne istediğini tam olarak bilmiyorum doğrusu. PKK ile talepleri olacaktır. Kısmi aflarla bu sorunun çözülmesi istenecektir sanıyorum. İyi de olur bence. Ama çapının büyütülmesi; yani içerdeki siyasetçiler ile basını da kapsayacak bir affın çıkartılması koşuluyla ! Bu Türkiye’yi rahatlatır. Erdoğan bunu düşünmelidir.
**
Zafer ve İyi Parti gibi radikal milliyetçi partilerin formalist argümanlarla Komisyona katılmayı reddetmelerini anlamak hakikaten zordur.
Süreç milli bir süreç. Türkiye’nin 100 yıllık geçmişinin reddedilmesi olasılığını bile içeren bir süreç. Örneğin DEM, anayasadaki dil ve vatandaşlık tanımlarının değiştirilmesi eğiliminde.
Böylesine yaşamsal önemdeki gelişmeler karşısında kenara çekilip hariçten gazel okumak sorumsuzluktur. “Ben Apo’yla aynı masaya oturmam” formalizmi gerçekte korkaklıktır ! Sizler ve CHP masada olmazsa 100 yıllık cumhuriyet rejimini kim savunacak peki ?!.
ETİKETLER : Yazdır







