
CHP’NİN ÇEKİNCELERİ…
29 Temmuz 2025 00:27:04
CHP’nin henüz “Terörsüz Türkiye” sürecinin ilk ayağı olan TBMM Komisyonuna katılıp katılmayacağı belli değil. Özel bazı isteklerde bulundu gerçi, ama bu konuda kesin kararı genelmerkez verecek.
Özel’in Komisyon’a katılımla ilgili itirazlarından birisi kararların niteliksel çoğunlukla alınması. Niteliksel çoğunluk için partilerin Komisyon’a eşit sayıda üye vermeleri gerekir. Oysa şu anki Komisyon’un yapısı temsille orantılı. Bu yüzden AKP-MHP-DEM üçlüsü 29’a 22 bir çoğunluk sağlıyor Komisyon’da !
Oysa Komisyon siyasi olmaktan çok ulusal bir sorun üzerine ilk görüş alış-verişi yapmak amacıyla kuruluyor.
Bu durumda Komisyon’da temsil eşitlik ilkesiyle sağlansa daha doğru olurdu.
CHP’nin başka itirazları da var. Örneğin iktidar belediye soruşturmalarıyla ensesinde boza pişirirken Komisyon’a “renk” katmak istemiyorlar ki haklılar.
Şimdi olaya bir de karşı pencereden bakmaya çalışalım:
CHP’nin Komisyon’a katılmaması, iktidarın eğer elinde önceden hazırlanmış bir senaryo varsa onun Komisyon’dan daha rahat geçmesini sağlar. Ancak öte yandan iktidar kanadının sorumluluğu katlanır.
İlk seçimde iktidar olma olasılığı bulunan CHP’nin,, eğer tarihi hatalar yapılırsa hesap sorma defterinin sayfaları kabarır.
İktidar, olası bir anayasa değişikliğiyle böyle bir olasılığı peşinen safdışı bırakacak önlemler alır mı, bilmiyorum, ama almak ister en azından. Kürt Sorunu gibi ta Selçuk’lular ile Osmanlılardan bu yana süregelen 1400 yıllık bir sorunu meclisin yarıya yakınının rızası dışında “çözmek” kolay değildir. Çok ağır bir sorumluluk olur bu.
İktidar kanadının CHP’nin itirazlarına karşı ödün verip vermeyeceğini bir-iki gün içinde göreceğiz. Vermezlerse süreçle ilgili her olasılığın hesabının önceden yapıldığını gösterecektir bu…
**
Ben vatandaş Sina Çıladır olarak CHP’nin Komisyon’a katılmasını istiyorum. Çünkü Kürt Sorunu, her türlü siyasal hesabı aşan ulusal bir sorundur. CHP Komisyon’a katılıp orada ulus-devleti kuran bir parti olarak doğruları savunmak yükümündedir. Bu tarihsel bir sorumluluktur.
Komisyon’daki tutanaklar devlet arşivinde kalacak, kimin neyi savunduğu belgeselleşecektir.
Terörsüz Türkiye’yi hepimizin istiyoruz. ama bakıyorum, DEM dışında hiç bir partinin bu konuda netleşmiş bir politikası yok
Oysa Türkiye halkı yarım yüzyıldır içimizden 50 bin şehit alan “Kürt Sorunu”nun ne olup olmadığını net şekilde öğrenmek istiyor artık. Ülkeyi yönetenlerin olsun, muhalefetin olsun bu soruna ilişkin gerçek tavırlarını öğrenmek istiyor…
CHP Komisyon’a katılırsa bunları ilk ağızdan ve çözüm süreci sürerken öğrenebileceğiz. PKK’nın “barış” kavramını yüklediği anlamın ne olduğunu önceden görüp itiraz hakkımızı kullanabileceğiz…
Daha önce de yazdım. Sürece ilişkin TBMM kararları hayata geçmeden halkoylamasına sunulmalıdır. Halkın “evet”demeyeceği meclis kararları en hafif deyimiyle eksik kalır !..
ETİKETLER : Yazdır







