
İMAMOĞLU GÖMÜLMELİ Mİ ?
28 Haziran 2025 00:02:46
İlkten bir soru açacağım:
İmamoğlu, son yerel seçimde yeniden İBB koltuğuna değil de CHP Genel Başkanlığı koltuğuna oynasa bugünkü tablo doğar mıydı ?
Sanmıyorum. Böyle riskli bir karar diyelim ki İBB’nin yitirilmesine neden olabilirdi, ama İmamoğlu gerçekte olması gereken yerde olurda bugün. Yani Silivri cezaevindeki hücresinde değil, CHP Genel Başkanlığı koltuğunda !
Diyebilirim ki bugünkü tabloyu doğuran emanetçi başkanlık formülü oldu.
İmamoğlu, CHP’deki Değişim hareketinin öncüsü olarak bugün de çok önemli bir siyasi aktör, ama ne yazık ki bir günde elinden alınan koltuk onu koruyacak büyüklükte değil. Bu boşluğun sonradan farkedilip İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı ilân edilmesi beklenen ağırlığı/sonucu yaratamadı.
Ancak,İmamolu’nun İBB’yi bırakma riskini almaması CHP’ye bir başka fayda da sağlamadı değil; CHP bu kez Özgür Özel’i kazandı.
Uzun yıllar CHP’nin/Kılıçdaroğlu’nun yardımcılığını yapan Özgür Özel’in hiç beklenmedik bir şekilde İmamoğlu’nun başını çektiği Değişim hareketine katılması ve son Kurultayda hareketin Başkan adayı olarak seçimi kazanması kimsede heyecan yaratmamıştı. O’na herkes başka seçenek olmadığı için o koltuğa oturtulan bir rotasyon oyuncusu gözüyle bakıyordu.
Bu dönemde İmamoğlu hem İBB’yi yönetiyordu ve hem de CHP’yi !
Ama çok geçmedi Özel’in sıradan bir rotasyon oyuncusu olmadığı ortaya çıktı. Eli doluydu, cesurdu, prompter bağımlısı değildi ve hepsinden önemlisi kafası genişti…
İlk dönemde İmamoğlu ile aralarında bir yetki çekişmesi oldu mu, bilmiyorum. Ama şunu gördüm bu süreçte: Özel, kendisini yeniden yaratma özelliği taşıyan bir politik oyuncuydu.
Tamam, başlarda hatalar yapmadı değil, örneğin Erdoğan’ın “yumuşama” tuzağına takıldı, ama o dönemi çabuk aştı.
Bu süreçte, özellikle İmamoğlu’nun tutuklanmasını izleyen süreçte Özel’in bir başka özelliği de ortaya çıktı. Kariyerist değildi. İmamoğlu’nun CHP için ne ifade ettiğinin bilinci içindeydi ayrıca; İmamoğlu’na sımsıkı sarılması sadece vefalı şovu değildi, İmamoğlu’nun siyaseti denklemindeki yerini çok iyi gören bir gözlemdi ve de…
Şimdi bunu sömürmeye çalışıyorlar. Demeye getiriyorlar ki; İmamoğlu’nun siyasal yaşama dönmesi tek gündem maddeleri olmasın, çünkü iktidar bu kez doğrudan CHP’yi hedef almaya başladı; bu koşullarda CHP’yi öne alan bir politika izlemek gerekiyor…
Örneğin Mansur Yavaş son olarak şunu söyledi:
“CHP’yi hedefe koydular, partinin esenliği için Özel ile Kılıçdaroğlu el-ele vermeli !..”
Doğru mudur bu yaklaşım ?
Hayır. Oportünist bir önerme bu. İktidarın isteği de bu zaten. CHP yeniden Kılıçdaroğlu’nun tutuculuğuna teslim olsun, bu şekilde CHP’yi ilk sıraya taşıyan değişim hareketi gitgide yoğunlaşan enerjisini kaybetsin !..
Bunun sloganlaşmış ifadesi de sanırım şu olacak:
Önce CHP !
Oysa İmamoğlu’nun kaderiyle iktidara yürüyen CHP’nin kaderi iç-içedir ! İmamoğlu’suz CHP elbette Cumhuriyeti kuran parti olarak yaşamını sürdürür, ama artık iktidar alternatifi olmaktan çıkar. Kılıçdaroğlu ile ikinci parti olur yeniden.
CHP İmamoğlu’ndan vazgeçmemelidir !..
Kılıçdaroğlu’nun CHP’nin eylemlerine karşı çıkması, gerçekte, İmamoğlu’nu gömelim çağrısıdır !Kılıçdaroğlu bu seviyeye düşmemeliydi !..
Erdoğan boşuna mı sahip çıkıyor Kılıçdaroğlu’na !..
ETİKETLER : Yazdır







