
POSBIYIK’IN İDDİASI ÜZERİNE…
18 Eylül 2024 00:11:24
Kdz.Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık geçenlerde yaptığı bir açıklamada, Erdemir’in Katarlılara satılacağını ileri sürdü.
Kaynak olarak da aldığı “duyumlar”ı gösterdi. Duyum varsa, tahmin ya da atmasyon elenir ve olay iddiaya dönüşür.
Önemli bir iddiaydı bu.
Ama ne yazık ki pek ciddiye alan olmadı.
Ben ciddiye alacağım. Çünkü Erdemir’in Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Özel Endüstri Bölgesi (ÖEB) ihale getirilmesinden sonra yazdığım bir yazıda olaya politik bir yaklaşımda bulunmuş ve Erdemir’in ÖEB ile AKP’nin turnikesine girdiğini söylemiştim.
Özel Endüstri Bölgelerini bir kararname ile Erdoğan kurdu. Bu konuda tek yetkili kendisi. ÖEB başvurularını tek başına o karara bağlıyor. Buradan bakıldığında Erdemir’in ÖEB haline getirilmesinin tek muhatabı Erdoğan’dır. Erdemir’i imtiyazlılar kulübüne o aldı.
Bir şirketin ÖEB haline getirilmesi piyangodur. ÖEB ilan edilen bir şirket devletin/siyasal iktidarın müşfik kolları arasına alınır; çeşitli teşvik ve imtiyazlarla donatılır. Örneğin hazine arazileri emirlerin verilir, vergi muafiyetleri getirilir, kamulaştırma yetkisine sahip olur, vb…
ÖEB ilan edilen şirket yeni yatırımlarla istihdam/üretim alanını sürekli genişletilerek bu olağanüstü teşviklerle yanıt verir. Ondan bu beklenir zaten. Tabii bazı başka şeyler de…
Erdemir, Ordu Yardımlaşma Kurumu’nun (OYAK) bünyesinde. Bundan böyle de orada kalacaksa sorun yok. Çünkü OYAK ulusal bir kurumdur ve Erdemir de dev bir yassı çelik üreticisi olarak yüzü ulusal savunma sanayiine dönük stratejik önemde bir işletmedir.
Onun büyümesi hem kurulu olduğu kentin ve hem de Türkiye’nin büyümesi demektir.
Yok, Posbıyık’ın iddia ettiği gibi şirket Katarlılara satılacaksa o zaman iş değişir. Bu durumda stratejik önemdeki bir fabrika, ulusal bir kurumun elinden alınıp arap sermayesine verilmiş olunur ki, bu hem Türkiye’ye hem de OYAK’a yapılmış bir haksızlık olur.
**
Erdemir’i Amerikalılar kurdu. Erdemir, Çukurova Elektrikle birlikte emperyalist kontrol sanayisinin bir prototipi olarak satışa çıktı. İşlevi, yabancıların kontrolündeki montajcılığa ana/ara girdi üretmekti. Çukurova Elektrik de montaj sanayiciliğinin enerji ihtiyacını karşılayacaktı.
Öyle de oldu.
Amerikalılar maliyeti düşürmek için Erdemir’i ilçenin burnunun dibine kurdular. Fabrikanın çevre sorunları yaratacak olması onların umurunda değildi. Vahşi bir kamulaştırma politikası izlediler ayrıca.
Erdemir, o kadar ABD’li olmuştu ki; ABD hükümeti, Türkiye hükümetini bypass ederek açtığı krediyi kendi şirketine paslamıştı.
Şirkete verilen imtiyazlar ise ÖEB’lere verilen imtiyazlardan çok fazlaydı.
Erdemir’in nominal sermayesinin yüzde 51’i yerliydi, ama şirket yönetiminde Amerikalılar ağır basıyordu.
Büyük mücadeleler sonunda Erdemir’in altın hissesi giderek devlete geçti, şirket kamu şirketi statüsü kazandı.
Daha sonra ise, 1990’li yıllarda küreselleşme fırtınasına kapılıp özel şirkete dönüştü.
Erdemir’in özelleştirilmesine karşı verilen mücadele dillere destandır hala. Eğer o destansı mücadele olmasaydı Erdemir TATA ismindeki Hint şirketine satılacaktı, mücadele kısmen başarıya ulaştı ve Erdemir OYAK’a satıldı. OYAK ulusal bir kuruluştu, sesimiz çıkmadıydı.
AKP eğer, Erdemir’İ araplara gelin etmek için özel teşvik kapsamına aldıysa,buna tabii ki karşı çıkacağız.
Böyle bir gelişme, sadece stratejik önemdeki bir dünya devinin yabancıların eline geçmesi anlamına gelmeyecek; aynı zamanda çağdaş bir kent olan Ereğli’nin demografik ve kültürel yapısının da değişmesinin önü açılacaktır ki bu kabul edilemez.
Posbıyık’ın duyumu yanlıştır umarım…
ETİKETLER : Yazdır







