
SİYASAL MUHALEFET BAŞARILI MI ?
04 Kasim 2021 15:26:11
Neler oluyor ?
Etki-tepki yasası bizim siyasetimizde de tıkır tıkır işliyor…
Etki’yi gündem belirleme şeklinde tercüme edersek, AKP+MHP ittifakı bu konuda CHP+İyi Parti ittifakına fark atıyor.
Normalde bunun tersi olması gerekmez mi ?
Sonuçta ülkeyi Cumhur’cular yönetiyor, her alandaki olumsuzlukların sorumlusu onlar. Ekonomi kötü gidiyorsa bunun suçlusu “Bay Kemal” değil sözgelimi…Dış politikada çuvallıyorsak, keza…
Ama o ne ! Anketlerde bile kötü görünen Cumhurcular, atakta, gündemi belirliyor !Muhalefet savunmada !..
Millet İttifakı’nın Genel Başkanlarının dünkü HDP ve PKK/Kandil çıkışları gündemi gerçekte kimin belirlediğinin tipik örneklerinden birisiydi:
Akşener, HDP’yi PKK ile konumlandırdıklarının altını çizerken, CHP lideri hamasi bir çıkış yaptı; iktidara geldiklerinde Kandili yerle yeksan edeceklerini söyledi…
Niçindi bu çıkışlar ?
MHP lideri Bahçeli’nin PKK/HDP üzerinden CHP ile İyi Parti’yi hedef almasını göğüslemek için…
Oysa bu yeni bir suçlama değildi, tekrar edile edile yalama olmuş bir konuydu…”HDP ve PKK ile masaya oturan biz değil, sizsiniz” gibi bir yanıtla rahatlıkla göğüslenebilecek bir suçlamaydı…
Bunu yapamadılar, aşırı tepki verdiler.
Hem de HDP’nin yüzde 10’larda gezinen “bağımsız” oylarının seçim dengelerini değiştirebileceği koşullarda!..
**
Cumhurculara bakın…
Çok sarsıcı olaylar/eleştiriler karşısına ne yapıyorlar ?
Susuyorlar… Konunun gündemden düşmesini bekliyorlar. Süre uzarsa gündemi değiştirmek için atağa kalkıyorlar…Savunma pozisyonuna girmemek için ellerinden geleni yapıyorlar…Çünkü savunma pozisyonuna girmenin, suçlamayı/suçlamaları, suçlayanların belirlediği alanda ve koşullarda kabül etmek anlamına geleceğinin farkındalar…
Hangi birini sayayım ?
128 milyar dolardan F-35’ler için ödediğimiz 1.5 milyar doların akıbetine kadar bir çok konudaki soruları hep suskunlukla karşılamadılar mı ?
Erdoğan, feci ekonomik tabloyu bile, “Türkiye’de bolluk var” şeklinde geçiştirmiyor mu?
Somut suçlamalara ilgisiz yanıtlar vererek sorunu sağırlar diyaloğuna çevirmenin güzelim ülkemizin güzelim halkında iş yaptığının farkındalar…
Şöyle bir siyasal ortam var ülkemizde:
Normalde savunmada olması gereken iktidar atakta, gündem belirliyor. Atakta olması, gündem belirlemesi gereken muhalefet savunma pozisyonunda ! Politik pratikte bu, iktidarı “sallayan” konumunda tutarken, muhalefeti yalanlama makinasına dönüştürüyor.
HDP/PKK konusunda da böyle değil mi bu ?
AKP/Erdoğan HDP’ye somut suçlamalarda bulunmuyor örneğin; MHP’nin çıkışlarına seyirci kalmakla yetiniyor. Muhalefet ise, Bahçeli’nin, artık tekrar edile edile etkinliğini yitirmiş suçlamalarına balıklama dalıp hamasi yanıtlar vermeye çalışıyor…
Muhalefet, bu karambol içinde kendini kitlelere anlatamıyor; iktidara gelmesi halinde neleri nasıl düzelteceğini bir bütün olarak ortaya koyamıyor. İktidarın her yanlışının, her söylediğinin tersini söylemeyi, tersini vaat etmeyi politika sanıyor !.
Şu an iktidarda Cumhur değil, Millet İttifakı olsaydı, durum böyle mi olurdu ? Tozunu atmazlar mıydı iktidarın ?
Muhalefetin sorunu şu:
Muhalefet, toplumsal muhalefet ile iç-içe değil; yahut siyasal muhalefet, toplumsal muhalefetin taleplerini seslendirecek politikalar üretemiyor.
Bunca yıldır muhalefette olan CHP bile, halkın nabzını tutmakta AKP kadar başarılı değil.
Aksi olsa, AKP 19 yıl iktidar koltuğunda oturabilir miydi ?..
AKP ve ortakları önümüzdeki seçimi kaybederlerse (ki öyle görünüyor) bunda toplumsal muhalefetin etkisi siyasal muhalefetten daha fazla olacak.
Ezilen, sömürülen halkın sol-duyusu…
ETİKETLER : Yazdır







