
AH ŞU SİYASET!..
17 Mart 2015 02:46:41
Siyasetin birçok özelliğinin yanında küsleri barıştırma özelliği beni her zaman etkilemiştir.
Malumunuz genel seçimler yaklaşıyor, küslerde bir bir barışıyor.
Bunun ilk örneğini Mustafa Özkanda yaşadık.
Özkan, bildiğiniz gibi baba hatta Dede partisi CHPden 2014 yılındaki yerel seçimlerin hemen öncesinde eski Başkan Halil Posbıyık yüzünden ayrılmış ve DSPye geçmişti.
Özkan 1 yıl aradan sonra Ata partisine geri döndü ve şuan ki rakibi Halil Posbıyık ile barıştı.
Birbirini ziyaret eden ikili şuan CHPden Zonguldak kontenjan aday adayları..
Siyasetin bu sihrine kapılan bir başka ikili ise AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır ve AK Parti MKYK üyesi Zonguldak Milletvekili Aday Adayı Emine Çift.
Çakır ve Çiftin hiçbir zaman yıldızı barışmadı.
Çakırdan önce siyasete atılan Çift, Çakır için Onu ben adam ettim, diyor, Çakır ise Çift hakkında yorumda bulunmayarak; kendisine kaile almadığını ispatlamaya çalışıyordu!.
Bu soğuk savaş yaklaşık 2 sene sürdü!.
2015 genel seçimleri öncesi siyasetin sihirli değneği bu ikilinin omzuna dokundu ve barışmaya karar verdiler.
Aslında bu ikiliye dokunan değnek falan değildi!.
Siyasi manevra bunu gerektiriyordu.
Mevcut Milletvekili Ercan Candanın yerine aday arayışı içerisinde olan AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Çakır ve ekibi, direk desteklediği Fazlı Erdoğan ve dolaylı desteklediği Celil Uzunun adaylıklarının riskte olduğunu görerek; Emine Çiftle barışmayı ve destekleme kararı almıştı.
Hatta kulislerdeki bir başka iddia ise Çakırın bu fikrini Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysala açtığı ve ondan da destek istediği doğrultusundaydı.. (Bu konuya daha sonra döneceğim)
Eski ve yeni torpilleri Çifti aday yapmaya yetecek mi?, şimdilik bilemiyoruz.
Ama, anlayacağınız Çakır ve ekibinin şimdilik 3 aday adayı var.
Akıllı bir siyasetçiden de zaten bu beklenir..
Bakalım Çakırın bu Hangisi tutarsa politikası işe yarayacak mı?
Peki Erdoğan ve Uzunun adaylığı gerçekten riskte mi?
-Erdoğan adaylık için hangi işadamlarından destek istedi.
-Kimlere kimleri arattırdı.
-TSO Başkanı Yaşar Tetiker ile yolları nerede kesişti.
-Erdoğan STKlardan ne yardımı istedi?
Konu uzun..
Cevabı, bir dahaki yazımda
50. YILINIZ KUTLU OLSUN
Yeni Ufuktan ve Facebooktan takip ettiğiniz üzere, geçtiğimiz hafta sonu Güneydeydik!.
İskenderun-Hatay-Adana gezdik, durduk.
İSDEMİRi ve kendine ait dünyasını yakından tanıma fırsatı bulduk.
1975 yılında 1,1 milyon ton/yıl çelik blum üretim kapasitesi ile işletmeye alınan İSDEMİR, yapılan I. tevsiatla 1985 yılından itibaren 2,2 milyon ton/yıl üretim kapasitesine çıkarılmış.
Yapılan Modernizasyon ve Dönüşüm Yatırımları ile uzun ürünlerin yanı sıra Ağustos 2008 tarihinden itibaren yassı ürün üretimine de başlanmış..
İSDEMİR hisselerinin tamamı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından, 31 Ocak 2002 tarihli Hisse Devir Sözleşmesi ile, İSDEMİR'de yassı üretime geçilmesine yönelik yatırımların yapılması şartı ile ERDEMİR'e devredilmiş.
Devrin ardından 2004 yılında tekrar modernizasyon ve Dönüşüm yatırımları tamamlanan İSDEMİR, başlangıçta 2,2 milyon ton/yıl olan sıvı çelik kapasitesini 5,3 milyon ton/yıl seviyesine çıkarılmış.
Şuan için Türkiye'nin uzun ve yassı ürün üreten tek entegre tesisi olan İSDEMİR, Akdeniz kıyısında İskenderunun Payas yöresinde kendi dünyasını kurmuş.
Kuşkusuz ki İSDEMİR olmasa Payas bir balıkçı kasabası olacaktı, tıpkı Ereğli-ERDEMİR gibi..
ERDEMİR Grubunun Türkiyeye olan faydalarını uzun uzun anlatmaya gerek yok.
Konuyu fazla uzatmadan bu aydınlatıcı gezi için ERDEMİR Yetkililerine teşekkür ederim.
50. yılınız kutlu olsun..
Not: Gezi sırasında fabrika içerisinde objektifime takılan bu akvaryum görüntüsünü sizlerle paylaşmak istiyorum.
Demir-Çelik sektörü çevreye-hayvanlara veya insanlara gerçekten zararlı mı? Bunun cevabı belkide yeşillikler içerisindeki İSDEMİR'de çektiğimiz bu fotoğraftadır, kimbilir?..

ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış