FETÖ OYUNU MU?
14 Temmuz 2020 14:27:43
Osmanlının çöküş döneminden (19.yüzyıl sonları ile 20. yüzyıl başları) bu yana böyle bu:
Güzelim ülkemizde ideolojik –siyasal bakımdan iki ana akım var:
İslamcı akım.
Seküler demokratik akım.
- yüzyılın başlarında, Batı’daki demokratik devrimlerden esinlenen Osmanlı aydınları nın temsil ettiği reformcu akım, Kurtuluş savaşımızdan sonra kurulan Laik Türkiye Cumhuriyeti ile en somut ifadesini buldu, dizginleri eline aldı. İslamcı akım geriledi. Bu süreç, Batı’nın, özellikle de ABD’nin baskısıyla girilen çok partili yaşama kadar sürdü. Menderes’in DP’sinin iktidara gelmesiyle, devrimci süreç, karşıdevrimci sürece dönüştü…
Karşıdevrim, o gün bugündür, Cumhuriyet devriminin her alandaki kazanımlarını yok etmek, tarihi tersine çevirmek için didiniyor…
Atatürk’ün bunların hedefinde olmasının nedeni, seküler devrimci akımın bugün de rol modeli olmasıyla ilgili.
Siz zırcahil yobazların Atatürk heykellerine filan saldırmalarına bakmayın. Kafası çalışan islamcılar’ın, Atatürk görsellerine itirazları yok. Onların derdi, yaşayan Atatürk ! Yahut, devrimci fikirleri Atatürk’ün…Buna tahammülleri yok.
Bir ABD-CIA projesi olan FETÖ, ABD’nin tüm Ortadoğu ülkeleri için öngördüğü “ılımlı islam’ın rol modellerinden birisidir. ABD’nin başta İran olmak üzere Türkiye, Suriye, Irak ve Libya’yı bölme projesinin baş provakatörlerindendir. ABD’nin, genelde emperyal ülkelerin “böl-yönet taktiğini Türkiye’deki maymuncuğudur FETÖ.
FETÖ’nün Erdoğan ile giriştiği iktidar kavgasını yitirmesi, normalde siyaseten deklase hale gelmesini gerektirirken, hala aktif olması, arkasındaki güçlerle ilgilidir.
ABD, hala, Türkiye’yi bölme projesinden vazgeçmiş değil. PKK ile FETÖ’nün arkasında durmasının temel nedeni bu.
FETÖ, Ortadoğu’da ki bilek güreşinin karşı kampını oluşturan Çin, Rusya ve İran’ın da düşmanı. Bu yüzden içerdeki Avrasyacıların da!
AKP’nin iki kamp arasında gidip gelmesi, kah Avrasya’ya, kah ABD’ye yönelmesi, ABD için FETÖ’yü değerli kılan bir diğer faktör.
FETÖ’nün içerdeki güç dengelerini değiştirmek ve böylece Türkiye’nin ABD ile el ele tutuşmasını sağlamak için aktif şekilde çalıştığı bilinmeyen bir şey değil.
Türkiye’deki en büyük ve etkin lobi, FETÖ’dür bugün de.
00
İktidarın Ayasofya’nın öteki bölümünü de ibadete açması, ilk bakışta, tabandaki radikal İslamcıları memnun etmek, bu şekilde oy kaybını durdurmak şeklinde gözüküyor. Bunu ben de yazdım.
Ancak, şunu da unutmayalım:
Ayasofya’nın ibadete açılması, FETÖ cemaatinin de içinde yeraldığı Nurcular ile öteki tarikatların da başlıca hedeflerinden birisiydi.
Şöyle bir sonuç çıkıyor gibi:
İktidar, muhafazakar tabanımı memnun edeceğim diye, aynı zamanda, FETÖ’nün de çok istediği bir hedefe gez-göz-arpacık yapmış olmuyor mu?
Şu sıralar şöyle sorular açanlar var:
AKP, FETÖ ile uzlaşmaya mı çalışıyor ?
Ben Erdoğan’ın buna evet diyeceğine inanmıyorum. FETÖ’nün, yeni kotarılan bir CIA projesini yaşama geçirmek için böyle bir yaklaşımı olabilir.
Ama, bunca kavgadan sonra iktidarın FETÖ ile uzlaşması, öncelikle Erdoğan için hayırlara vesile olmaz.
Umarım Erdoğan, kendi dışında gelişen bu gibi yaklaşımlara ilgisiz değildir.
ETİKETLER : Yazdır
İslamın kendisi zaten ılımlı. Bence islam hoş görü dini. Sanki işid'ciler gerçek islamı temsil ediyor gibi, ılımlı islam diye yazmışsınız.
- s.
- 1