BAHÇELİ NİYE ÖFKELİ ?
09 Subat 2017 02:19:09
Bahçeliyi hiç bu kadar öfkeli görmemiştim.
Gerçi geçmişte de özellikle AKPye ve Cumhurbaşkanı Erdoğana fena halde sallar, siyasal nezaketi çok aşan sözler sarfederdi öfkeyle
Ama Salı günü bir başka Bahçeli vardı grup kürsüsünde !..
Barut gibiydi ! Konuşurken zaman zaman yüzü pençe pençe kızarıyor, parmaklarını sımsıkı birbirine kenetlediği elleriyle havaya tokatlar savuruyordu sık sık
Bu kez hedefinde AKP/Erdoğan değil, CHP ve Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek ile HDP ve terör örgütleri vardı
Bahçeliye göre bunlar aynı tavanın balığıydı !
Bunlar diyordu Bahçeli; kudursalar da anayasa değişikliğine evet diyeceğiz
Bahçeli, bu arada neden gerek gördüyse, kişisel bir tercihini de açıklıyor; Erdoğan ile Perinçekten birisini tercih etmem gerekse, Erdoğanı tercih ederdim diyordu
Çinde bulunan Perinçek ise Bahçeliye verdiği yanıtta, Erdoğan ile kendisi arasında bir fark bulunmadığını söylüyor, ha onu ha beni seçmişsin, farketmez diyor, Erdoğanla aynı çizgide bulunduklarını söylüyordu.
Perinçekin bu açıklaması doğru ! Çünkü, Ortadoğu konusunda olsun, PKK ve FETÖ konularında olsun Erdoğan ile Perinçek arasında bir görüş ayrılığı yok bugün. Şu ayrımla ki, Erdoğanın bugün izlediği FETÖ, PKK ve Ortadoğu politikasını, Perinçek, Erdoğandan önce de savunuyordu. Yani bugün ikisi arasında bir görüşbirliği doğduysa, Erdoğanın Perinçekin çizgisine geldiği anlamına gelir bu.
Ayrıca, Perinçekin savunduğu milliyetçilik anlayışının Bahçelinin milliyetçiliği ile nüans farkı vardır sadece.
Yani.. Bahçelinin tercihi pek cuk oturmuyor !..
Devam edelim
Daha düne kadar Başkanlık sistemine karşı olan Bahçeli niçin dönmüştü peki ?
Bahçeli, niçin döndüğünü net şekilde izah edemiyor. Gerçi, devlet için, millet için filan diyor ama, onların da açıklamasını yapamıyor..
Sanırım öfkesi bu yüzden !..
Çok hoş bir özdeyişimiz vardır:
Öfkeyle kalkan zararla oturur !..
Bakalım Bahçeli, referandumdan sonra nereye ve nasıl oturacak ?..
FON-MON
Gündemdeki soru:
Varlık Fonu nedir ?
Benim naçizane yanıtım:
Hazine-i Hassadır ?
Bu kadar
ŞİMDİDEN GÖRÜNEN
Siyasal partiler piramidal bir yapıya sahiptir.
Tersine çevrilmiş üzüm salkımına benzerler. En altta üyeler, tepede merkez yönetimi vardır. Arada il/ilçe yönetimleri filan
Özellikle soldaki partilerin iç-işleyişi, demokratik merkeziyetçilik kavramıyla tanımlanır.
Yani
Kararlar aşağıdan yukarıya doğru alınır, yukarıdan aşağıya doğru uygulanır
Tabii hikayedir bu ! Gerçi kongreler filan yapılır, delegeler seçilir. Ama, gerçekte bütün bunlar, formalite olmaktan öte bir anlam taşımaz.
Sağ partilere katı, merkez sol partilere de light bir merkeziyetçilik hakimdir !. Parti siyasetlerini merkez saptar, alt örgütleri çaktırmadan onlar belirler, adayları onlar seçer
Bundandır, siyasal partilerin taşra teşkilatlarının hiçbir fonksiyonu yoktur. Buralarda siyaset üretilmez, hatta tepede üretilen siyasetler yerel halka anlatılmaz
Sadece iktidar partisinin teşkilatı azıcık hareketlidir. Onunki de ihalelere, eş-dost atamalarına filan dayalı kapalı devre bir hareketliliktir
Bu yapılanma özellikle koltuk ile koltuğunu koruma peşindeki yerel siyasetçileri merkezkolik haline getirir.
Tepede yeteri kuvvette biat etmeyenler ile aşağıda kendi kafasına göre hareket edenlerin geleceği parlak olmaz
o o o
Bugün, son zamanlardaki bazı yerel gözlemlerime dayalı bir değerlendirme yapacağım.
Benim görebildiğim kadarıyla, Ereğli Belediye Başkanı Opr. Dr. Hüseyin Uysalın AKP genel merkezinde yıldızı parlamaya başladı.
Özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğanla yaptığı özel görüşme, birlikte fotoğraf ve sakal tavsiyesiyle somutlaşan sıcak ilişki bunu gösteriyor.
Uysal bu noktaya kolay gelmedi. Daha koltuğa merhaba demeden, meclis grubu çatladı, muhalefetle işbirliği yapmaya başladı
Ama, Uysal bunu atlattı
Kadrolaşmadaki sıkıntıları da, zaman zaman tavizler de verse, çok yara almadan ve fire vermeden aşmasını bildi.
Şimdi ise, parti teşkilatı ile olan sorunlarını, genel merkezle kurduğu sıcak ilişkiler sayesinde lehine çevirmiş görünüyor
Eğer, mevcut hizmetlerine ek olarak kent meydanı, cami, iş merkezi, çağdaş pazaryeri gibi projelerini de yaşama geçirebilirse, Uysalın yeniden aday olması zor olmayacak
AKP yerel teşkilatının kaderini ise, referandumun sonucu belirleyecek. Çünkü referandumda asıl yük onların sırtında.
Buradan bakıldığında, Uysalın yeniden aday gösterilmesi şansı, ilçe yönetiminin görevde kalma şansından çok daha yüksek
ETİKETLER : Yazdır
Yorumlar
Yorumlar, editörlerimiz tarafından onaylandıktan sonra yayınlanır. Kanunlara aykırı, konuyla ilgisi olmayan, küfür içeren yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz bir yorum yapılmamış