SAHTE RAPOR SKANDALI
18 Ekim 2021 02:31:32
Geçtiğimiz haftayı Türkiye Taş Kömüründe yaşanan ‘Sahte Sağlık Raporu Skandalı’ ile kapattık.
Şimdi konuyu biraz açalım:
2013 yılında sendika, sahte rapor olayına adı karışan Kdz.Ereğli Anadolu Hastanesi adı ile bir protokol imzalıyor.
Protokole göre maden işçilerinin tedavileri bu hastanede %50 indirimli olarak gerçekleşiyor.
İlk skandal ise protokolden tam 1 yıl sonra 2014 yılında patlıyor.
Konu yargıya taşınıyor ama sonuç çıkmıyor.
31 Aralık 2016 senesinde şuan skandalın göbeğindeki isim olarak gösterilen GMİS Armutçuk Şube Başkanı Ali Eşitmez, bir basın açıklaması yaparak; Sendika olarak sahte rapor olayından haberdar olmadıklarını savunuyor. Hatta ‘Araştırmalarımız devam ediyor. Haberi olan varsa hemen diskalifiye ederim”, şeklinde bir de gözdağı veriyor.
Ama sahte rapor olayı o tarihlerden bu yana devam ediyor. Kimse diskalifiye falan da edilmiyor.
Aradan geçen 3 sene sonunda yani 2017 yılında dava tekrar açılıyor. Gelen müfettişler o tarihlerde 308 madencinin ifadesini alıyor ve 650 adet sahte rapor tespit ediyor.
Fakat nasıl olduysa ‘delil yetersizliği’ nedeniyle dava reddediliyor. Fakat ceza davası için madencinin tekrar ifadesine başvuruluyor.
2021 yılında skandal tekrar gün yüzüne çıkartılıyor.
Bu sefer 335 işçiye 1635 sahte rapor düzenlendiği ortaya çıkıyor.
Yani anlaşılacağı üzere 2013 yılında yapılan protokolden sonra her ne kadar konu yargıya taşınsa da, ‘sahte rapor düzenlemesi’ bitmiyor. Hem Kdz.Ereğli Devlet Hastanesi hem de Kdz.Ereğli Anadolu Hastanesi’nde yaklaşık 8 yıl bu skandal devam ediyor.
Konuyla ilgili mahkemede ifade veren Hastane Başhekimi ve Müdürü, adı sahte rapor olayına karışan muhasebe departmanı çalışanı Murat D.’nin bireysel hareket ettiğini, bu olaylar ortaya çıkınca Murat D’yi işten attıklarını söylüyor.
Hastane kayıtlarında da açıkça belirtildiği gibi, Murat D.’nin işine 05 Ocak 2017’de son veriliyor.
Hastane bununla da kalmayıp, Murat D. Hakkında savcılığa suç duyurunda bulunuyor.
Karadeniz Ereğli Devlet Hastanesi'nde Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni Burak Y. ile sayman Nevzat U.’nun da bulunduğu dosyada, ifade veren bazı madenciler ‘sahte raporları’ bir sigara parasına aldığından bahsediyor.
İlk duruşma 16 Şubat 2022 tarihinde görülecek..
Davanın sonucunda ne karar verilecek henüz bilemiyoruz.
Ama merakla bekliyoruz.
Dönelim skandalın GMİS’e yansımasına..
Geçtiğimiz gün patlayan skandalın ardından bazı maden işçilerinin ‘Bizi oraya Ali Başkan gönderiyordu’, şeklindeki verdikleri ifadelerden sonra, GMİS Armutçuk Şube Başkanı Ali Eşitmez, skandalın odak noktası oldu.
Eşitmez ifşa’nın ardından bir açıklama yaparak; hem müfettişlerin tespitinin doğru olmadığını savundu hem de ‘anlaşmayı GMİS üst yönetimi yaptı’, diyerek; topu üstünden atıyor!..
Fakat GMİS üst yönetimi bu skandalı fırsat bilerek, apar-topar Armutçuk Şubesinde 31 Ekim 2021 tarihinde kongre kararı alıyor.
Yani kangren olarak gördüğü ayağı kesmek için kolları sıvıyor.
Ali Eşitmez, üst yönetimin bu kararının yaklaşık 1 sene sonra yapılacak GMİS seçimlerinde aday olmasını engellemek amaçlı yapıldığı görüşünde ve hatta 4 senedir devam eden ‘sahte rapor skandalının’ yeni bir durummuş gibi gün yüzüne çıkmasının GMİS Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu tarafından organize edildiğini düşünüyor. Eşitmez’in iddiasına göre; Mutlu kendisini rakip olarak görüyor ve devam ediyor.. ‘İsa Mutlu’nun karşısına aday olacağım’, diyor.
Eşitmez, açıklamasının geri kalanında TTK'nın zararı ve telafisi hakkında tek bir cümle bile sarfetmiyor.
TTK’da çalışan işçinin alın terinden maaş alan Eşitmez’in 835 bin 436 TL zarara uğratılan kurumu için tek bir cümle sarf etmemesi talihsizliği bir yanda sırıtırken; kendi döneminde yapılan bu yolsuzluğu normal bir şeymiş gibi karşılaması, ‘birkaç işçi arkadaş adımı geçirmiş, o kadar’, diyerek, suçu hafifletmeye çalışması skandalın daniskası olarak dikkat çekiyor.
Eşitmez’in açıklamasından yalnızca koltuğuna kanalize olduğu, odak noktasının ise seçimler olduğu anlaşılıyor.
Bu nedenle Eşitmez’in bugüne kadar susmayı tercih ettiği, konuşmak için neden gazeteci İsmail Saymaz’ın kendisini ifşa etmesini bekledi ve hatta neden eteğindeki taşları basına şimdi döktüğü ortaya çıkıyor!..
TTK hergün zarar ettirilirken, bildiği halde, sessiz-sedasız şube başkanlığı görevini yürüten fakat yumurta kapıya sıkışınca, bülbül kesilen bir şube yöneticisi nasıl olurda halen görevine devam edebilmek için ısrarcı olur, anlayamıyorum.
Yalnız ortada bir suç var ise Eşitmez’in de tek suçlu olduğuna inanmıyorum.
Edindiğim bilgiye göre; delege Eşitmez’in istifasını istemiş, Eşitmez’in yerine Şube Sekreteri Temel Eşgün’ün adı geçiyormuş..
Gelişmelere göre, kongre öncesi bu konuya tekrar değineceğim..
1-İlgili haber içinTIKLAYIN..
2-İlgili haber içinTIKLAYIN..
ETİKETLER : Yazdır
Valla haklısınız ne diyeyim. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır derler
- s.
- 1