Ekonomi

Faiz indiriminin siyasi okunuşu…

Yeni Ufuk’un Görüşü

Abone Ol

Faiz, paranın fiyatı gibi görünür, ama aslında üretim süreci içinde gerçekleşen artı-değerin bir parçasından başka bir şey değildir.

Merkez Bankası politika faizini indirdi.

Ne demek bu ?

Merkez Bankasının bankalara sattığı paranın faizini düşürmek demek.

Amaçlanan şu oluyor:

Merkez Bankasından “düşük” faizle para alan bankalar kredi faizlerini düşürecek, böylece kredilendirme yoluyla piyasaya bol para girecek, piyasa canlanacak…

Öyle olmayacak ama.

Şöyle olacak:

Faiz indirimi doları fırlatacak, dolarla ithâl edilen malların fiyatı ile birlikte enflasyon yükselecek. Sonra enflasyon-kur dengesi sağlamak için bu kez faiz yükseltilecek…Başa sarılacak.

Bunun şimdi yapılması gerekmiyor muydu peki ? Gerekiyordu, çünkü enflasyon faizin üzerine çıkmıştı. Ancak buyruk yüksek yerden geldi, faiz indi, dolar şahlandı. Aslında doların değeri yükselmedi, TL’nin dolar karşısında değeri düştü. Elinde dolar olanlar biraz daha zenginleşti, halk biraz daha fakirleşti.

Faizin inip çıkışı aslında halkın umurunda değil. Halkın umurunda olan elindeki TL’nin satınalma gücü ! Enflasyon halkın satınalma gücünü eritiyor, yani daha da yoksullaşmasına yolaçıyor. Faiz indirimi ise enflasyonu aşağı çekmiyor, tam tersi…

Bu kısır döngü aslında sistemle ilgili. Ama kötü yönetilen ülkelerde halkın üzerindeki baskısı daha ağır oluyor.

Türkiye ekonomisi bitik durumda. Türkiye’yi yönetenler günü kurtaracak paltayif önlemlerle seçime kadar durumu idare etmeye çalışıyorlar.

Bu seferki faiz indiriminin siyasi okunuşu, iktidarın bir erken seçim hesabı içinde olmasıdır. Kredi pompalamasıyla oluşacak geçici bir “boom” dönemi yaratılacak ve peşinden hemen seçime gidilecek…

Ondan sonrası tufan !

Çünkü iktidar, seçimi yitirirse bu kez siyasal bir tufanla da karşılaşacağını, hatta bunun hukuki sonuçlarının olabileceğini biliyor.

Başım gözüm allaha emanet modundalar.

Faiz indiriminin anlamı bu.

 

Yeni Ufuk

 


Haber : 

Abone Ol