Sorun maliyet yüksekliği…

Ürün/mal ve hizmet üretiminde enerji, toplam maliyetlerin içinde çok önemli bir yer tutuyor.

Enerji fiyatları yüksek ise, tüm mal, ürün ve hizmetlerin fiyatlarını negatif olarak etkiliyor.

Çiftçi mazotu, gübreyi ve tohumu yüksek fiyatla alıyorsa bunu kaçınılmaz olarak ürüne yansıtıyor. Pahalı ürün, nakliye, komisyon ve hal turnikelerinden geçerek üç-dört kat daha da pahalılanıyor.

Temel gıdalarda KDV’yi 7 puan indirmek bir önlem elbette, ama piyasaya çok fazla yansıması beklenmiyor. Çünkü, başta akaryakıt ve elektrik ile doğalgaz fiyatları durmadan artıyor, bu maliyetlere ve fiyatlara yansıyor.

Bunu önlemenin yolu, elektrik, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarını düşürmekten geçiyor.

Ama iktidar bunu yapamıyor. Çünkü enerji üretim ve dağıtımı hem dışarıya bağlı hem de yerli özel şirketlerin elinde. Devlet seyirci !

İktidar bunun dışında enerjiyi sübvanse de edemiyor, çünkü nakit sıkıntısı içinde. Tam tersi, halktan dövizini, altınını istiyor, bunları bozdurup sisteme entegre edin diyor.

Fiyat yüksekliklerinin karşısında halkın alım gücü de yetersiz kalınca, yoksulluk yaygınlaşıyor, açlık tehlikesi beliriyor…

Bunlar politik propaganda değil, hayatın gerçeği. Çıkın çarşı pazara gözünüzle görebilirsiniz !

İktidar durmadan paketler açıklıyor, ama eski paketlerin işe yarayıp yaramadığını açıklamıyor. İşe yarasalar zaten yenisine gerek kalmazdı !

Yeni Ufuk

Haber :