Çalışanlara enflasyonun altında ücret zammı vermek bir politikadır. Buna Kemerleri Sıkma Politikası (KSP) deniliyor.
KSP, aslında, ücretlerin dondurulmasını öngörür.
Ama, bizim ülkemizin koşullarında bunu yapmak zordur. Çünkü zaten ortalama ücretler açlık ve yoksulluk sınırlarının çok altında !
Memura verilen ilk yıl 11+7, ikinci yıl 5+4 zam, enflasyonun ve olası enflasyonun altında kaldı/kalacak.
Ücret-maaş zamlarının enflasyonun altında kalması demek, reel ücret/gelir kaybı demektir; bir başka deyişle satınalma gücü kaybı !
Düşük zamlar sonuçtur, bunun bir de nedeni vardır. Nedenini Bakanlık açıklamıştı: Verilenin fazlasının bütçede karşılığı yok ! Çünkü bütçe zaten ağır vergi bindirmelerine rağmen açık veriyor!..
İktidar 6,5 milyon memur ve memur emeklilerini elbette üzmek istemez, sonuçta 6,5 rakamının bir de oy şeklinde somutlaşan siyasi karşılığı vardır. Bu da oransal olarak yüzde 12 yapar. Bu kadar oyu kimse kaybetmek istemez.
Ama dedim ya, daha fazlasına KSP izin vermiyor !
Peki bu politika gelecek için başarı vadediyor mu ?
Bu sorunun yanıtı izlenen tasarruf politikasına kamunun da katılmasını öngörüyor. Ama bakıyoruz kamu pek oralı değil, oralı gibi gözükmek için sadece memurunun maaşlarını kısıyor !..
Yeni Ufuk
Haber :

















