Hiperenflasyon beklentisi…

Milli paramızın yerini, gayrimilli paramız dolar aldı.

İthal ürünlerin lüksleri dolarla satılıyor, yaygın olanları stoğa kaydırılıyor. Marketlerin kotalı ürün satmaya başlamaları, stokçuluğun utangaç itirafıdır.

İktidar ekonomik krizin derinleşmesinin faturasını stokçulara atarak işin içinden sıyrılmaya çalışıyor.

Oysa stokçuluğu yaratan enflasyondur. İktidarın görevi, enflasyonu kabül edilebilir bir çizgide tutmaktır. Bunu başaramayan iktidarlar fahiş fiyat artışlarına da stokçuluğa da çanak tutmuş olur.

Stokçulara savaş açarak kazanılan enflasyon savaşı yoktur. Enflasyon, son analizde, dış ticaret açığın kapatılması ile frenlenir. Faiz yükseltmek de bir çaredir, ama gelgeç çaredir.

İktidar, TL’yi devalüe ederek dış ticaret açığını ya da cari açığı kapatmayı öngören yeni bir modele sarıldı.

Ancak doları tutamıyor. Piyasaya yaptığı müdahaleler işe yaramıyor. Çünkü güven kayboldu. Lira, dolar alım satımının aracı haline geldi. Mevduatın yüzde 64’ü dolar. Yastıkaltında da dolar ve altın stokları var.

Çünkü iktidara da liraya da güven kayboldu.

Oysa ekonomik modellerin başarısı güvene ve birlikte harekete bağlıdır.

Yarın faiz yeniden düşürülürse, hiperenflasyona kapı açılmış olacak. Asgari ücreti ne yaparsınız yapın, dolar bazında reel gelir kaybı yaşayacak emekçiler…

İktidar yükü tanıyamaz hâle geldi. Erken seçim kararı almalıdır.

Yeni Ufuk

Haber :