Zonguldak

Vali Tutulmaz’ın basın toplantısı

Yeni Ufuk’un Görüşü

Abone Ol

Zonguldak valisi Mustafa Tutulmaz Ereğli’de basınla buluştu.

Tutulmaz, toplantıda, şöyle bir oto-portre çizdi:

Kuralcıydı, ancak kuralcılığı, nev-i şahsına münhasır bir kuralcılık değildi. Devletin yasalarına, yönetmeliklerine, teamüllerine, adabına yaslı “resim”bir kuralcılıktı bu.

Soru şu:

Sayın vali bunların altını çizmeye neden gerek gördü? Her devlet memuru devletin yasalarına, yönetmeliklerine, teamüllerine ya da kurallarına uymakla yükümlüdür. Bu bilinen birşeydir.

Evet niye altını çizdi bunun vali Tutulmaz ?

Bizim satır aralarından çıkarttığımız neden şu:

Hiç kimse, Tutulmaz’dan, şu veya bu şekilde, devletin yasalarını, yönetmeliklerini, geleneklerini, vb. esnetmesini, kişisel düzeyde yorumlamasını beklememeliydi.

Kime sesleniyordu peki vali ?

Burası belli:

Siyasal, sosyal ve ekonomik güç odaklarına !

Biz böyle anladık.

Sayın vali bu kuralcı tutumundan ödün vermezse, belki biraz sıkıntıya girer ama, Zonguldak da siyasi iktidarın değil, devletin valisinin yönettiği şanslı kentlerden birisi haline gelir.

Valinin yaptığı açıklamalardaki altı çizilmesi gereken diğer bir husus, başta Ereğli kaymakamı olmak üzere tüm ilçe kaymakamlarının basın ile ve genelde halk ile kuracağı ilişkilerde önlerini açmasıydı. Vali, resmi bilgilerin, örneğin Koronavirüs salgını verilerinin halka açıklanması konusunu, kaymakamların insiyatifine bırakıyordu, müdahil olmayacaktı.

Ancak, örneğin bir Basın Bürosu olmayan Ereğli kaymakamlığı ile basın nasıl ve hangi yollardan ilişki kuracaktı ?

Sayın vali, basına karşı hem kuralcı ve hem de demokratik bir çerçevede ilişki kuracağını, haftada birkaç kez basın bülteni yayınlayacağını söylüyordu. Peki örneğin Ereğli’de iletişim nasıl sağlanacaktı ? Halkın ve onun adına basının haber alma özgürlüğünün karşılığı ne olacaktı ?

Hem sonra, Ereğli kaymakamı Çorumluoğlu’nun özellikle salgın konusunda halka bilgi vermemekteki ısrarı, devletin kurallarına uygun muydu ?

Diğer yandan kaymakamın, halk ile sadece ticari birer kuruluş olan Haber Ajansları aracılığı ile ilişki kurması, devletin eşitlik ilkesinin çiğnenmesi anlamına gelmiyor muydu.

Sayın valinin bu soruların karşılığını da, kurallarının süzgecinden geçirmesini bekliyoruz. Keyfilik, kurallara da halkın haber alma özgürlüğüne de aykırıdır çünkü.

00

Sayın valinin,” basına açık bir insanım” demesi sevindiricidir, öte yandan… Ancak basın ilişkilerinin de bazı kurallara bağlı olacağı anlaşılıyor. Basın bültenleri aracılığı ile halk sık sık bilgilendirilecekse, sorun yoktur. Bu şekilde basın karşısında eşitlik de sağlanmış olur.

Ama, aynı şeyi kaymakamlardan da beklemek hakkımız değil mi ?

Sayın valinin SGK’ya ve Devlete vergi vermeyen kaptıkaçtı gazete ve internet sitelerini “basın” kabül etmemesi yerinde bir karardır. Yıllardır biz de bunun üzerinde duruyoruz. Umuyoruz valinin bu tavrı, başta belediyeler olmak üzere öteki kuruluşlara örnek olur.

Sayın valinin en dikkatimizi çeken yanı, basında şantaj,tehdit gibi yayınlara karşı müsamahalı davranılmayacağı şeklindeki açıklaması oldu. Yalan haberciliği de kınıyor ayrıca. Bunlara iftiracı, ahlaksız yayıncılığı da eklemek gerekiyor. Ayrıca bu tür yayınlara prim veren kurum ve kuruluşların da saptanması gerekiyor.

Sayın valinin basına ve basın ahlakına yaklaşım üslubunun tüm ilçelerde de uygulanması gerekiyor özetle…

Umarız bu doğrultuda adımlar atılır. Basın-kamu ilişkileri olması gereken bir düzeyde sağlanır. Sayın validen Yeni Ufuk olarak bunu da bekliyoruz.

 

Yeni Ufuk

 

 


Haber : 

Abone Ol