Yeni Ufuk’un Görüşü
Kdz. Ereğli, Erdemir’in 1965 yılında hizmete girişinden bu yana Türkiye’nin en önemli ağırsanayi merkezlerinden birisi. Çünkü Erdemir tek sanayi kuruluşu değil; Erdemir’i, yarattığı yan sanayi ile birlikte anmak gerekiyor. Erdemir, yerel ağırsanayinin hem kendisi, hem de global ölçekte bayrak gezdiren bir çekim merkezi…
Bugünkü çağdaş Ereğli’yi Erdemir’in varlığına borçluyuz. Çünkü çağdaşlığın sosyal ve kültürel göstergeleri olan kentleşme ya da uygarlaşma ile bu alandaki başlıca örgütlenmelerde onun rolü belirleyici.
Böylesine önemli bir kıyı kentinin Ticaret ve Sanayi Odası da haliyle çok önemli bir kuruluş olarak karşımıza çıkıyor. TSO, sıradan bir STK değil. 2000 üyesi ile Ereğli’nin ekonomik yaşamının önemli bir aktörü.
Ancak, teorik olarak, TSO’nun Ereğli ekonomisi içindeki önemli rolüne rağmen işlevsel bakımdan bu role uygun bir yönetime sahip değil şu an.
Dörtbuçuk yıl önce büyük vaatlerle göreve gelen Aslan Keleş yönetimi bu süre içinde sözü edilebilecek kalıcı bir hizmete imza koyamadı. TSO dörtbuçuk yıldır, işlevsel açıdan, bir tabela kuruluş görünümünde. Sadece törensel bir varlığı var, o kadar.
Bu durum, TSO’nun yeni bir yönetime ihtiyacının olduğu gerçeğini ortaya çıkartıyor. Üreteceği ve hayata geçireceği projeleri ile TSO’ya ciddi işlev kazandıracak bir yönetime…
Ereğli’deki ilk sanayileşme girişimleri içinde önemli bir yeri olan duayen işadamı İrfan Erdem’in, TSO seçimlerinde başkan adayı olarak Aslan Keleş’i değil Niyazi Özcan’ı destekleyeceğini açıklaması son derece uyarıcı ve öğreticidir.
Erdemir’in de TSO yönetiminin gitmesini istediğini hissettirmesi, bir yönetim değişikliğini zorunlu kılmaktadır.
Çünkü Erdemir’le uyumlu bir TSO yönetimi, başta sac ticaretinin eski günlerine kavuşması ile Erdemir’in çeşitli sosyal projelerle kente daha fazla yüzünü dönmesinin önünü açabilir…
Erdemir’le sürekli didişen Arslan Keleş yönetimi, böyle pozitif bir gelişmede rol alma şansını çoktan kaybetti.
Yeni Ufuk
Haber :
Arslan Keleş tarihi hatalar yaparak bu sonu zaten kendisi hazırladı,başkan seçildiği dönemde,alenen Sertan Yalçın'ı destekleyen ve onun seçilmesi için her türlü dalaverenin içinde olan genel sekretere hesap sorma zahmetinde bulunmamış,onun bilgi ve becerisi ile kendisine katkı yapacağını ummuş fakat boş çuval olduğunu görememiştir.Arslan Keleş, sekreteryasının yetersiz olduğunu zamanında fark edip kendisine bir danışman atamalı, odanın kaynaklarını boş işlere harcamak yerine dışarıdan profosyenel yardım alarak alternatif sanayi yatırımları ve istihdam için proje üretmeliydi.Bu başarısızlık karşısında Erdemir ve Sn.İrfan Erdem'in Niyaz ... DEVAMI
- s.
- 1