Sabırlı olmak lâzım !

Ülkemizdeki ekonomik tabloya kıyasla sosyal hareketlilik devede kulak gibi ! Normalde kitle aktivitesinin ya da demokratik sokak eylemlerinin daha yoğun olması gerekirdi.

Çünkü bilinen bir şeydir:

Her ekonomik kriz, krizin derinliğine göre, değişen yaygınlıkta ve derinlikle sosyal kriz yaratır.

Türkiye’de derin bir ekonomik kriz var, ama sosyal krizin dışavurum formları pek rutin ve derinlikli değil.

Peki niçin ?

Çünkü Türkiye seçime gidiyor. Ekonomik krizin yarattığı sosyal tepkiler bu yüzden sokağa değil, sandığa yöneliyor.

Doğru olan da budur.

Öndersiz/bilinçsiz sokak eylemleri, özellikle seçim arifesinde olsa olsa hem iktidarın işine gelir, hem de sandığın çözüm olmadığını düşünen radikal çevrelerin…

Tabii bu, belirli ekonomik-demokratik somut hedeflere dönük demokratik kitle hareketlerine karşı olmak anlamına gelmiyor. Onlar zaten yapılıyor. Burada sözünü ettiğimiz, belirli bir hedefe dönük olmayan, sırf “eylem için eylem” niteliğindeki başıboş etkinlikler !

Seçim öncesi bu tür etkinlikler seçimlerin zamanında yapılmasını bile zorlaştıracak provokatif sonuçlara yolaçabilir.

Halk kitleleri oyuna gelmemeli, enerjilerini sandığa boşaltacak günleri sabırla beklemelidir.

Yeni Ufuk

Haber :