Posbıyık: "45 yıldır Ereğli il olsun diye mücadele ediyorum"

Kdz. EreÄŸli Belediye Meclisi Aralık ayı olaÄŸan toplantısının ilk oturumu AKM Nikah Salonu’nda Belediye BaÅŸkanı Halil Posbıyık baÅŸkanlığında yapıldı. BaÅŸkan Posbıyık, mecliste EreÄŸli’nin 45 yıldır süren il olma serüveni hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Gündem dışı konuÅŸmasında, EreÄŸli’nin il olma mücadelesine deÄŸinen Posbıyık, 80’li yıllarda baÅŸlayan süreci o günün gazete kupürleriyle anlattı. Posbıyık, “EreÄŸli Ä°l olsun dediÄŸimizde bize kızanlara sesleniyorum. Ä°l olma talebimiz sadece bugünün meselesi deÄŸil” vurgusu yaptı.

-KORONADAN VEFAT EDEN VATANDAÅžLARIMIZA RAHMET DÄ°LÄ°YORUM-

Posbıyık konuÅŸmasına, salgınla ilgili bir deÄŸerlendirme yaparak baÅŸladı. “Koronadan vefat eden bütün vatandaÅŸlarımıza rahmet diyorum, ailelerinin acısını paylaşıyorum, hasta olanlara ÅŸifalar diliyorum” diyen Posbıyık ÅŸunları söyledi:

“Hastalarımız bir hayli fazla, belediyemizde de var. Bütün gruplarda görülüyor. Çok dikkatli olmamız gerekiyor. Hastalığı atlatan, ÅŸu anda hasta olan arkadaÅŸlarımız da var. Ä°lçe baÅŸkanımız hasta, meclis üyemiz YaÅŸar Bey hasta. Aradık kendisini iyi olduÄŸunu söyledi. Ä°htiyacı olup olmadığını sorduk. Belediyemizde de filyasyonda olanlar var. Bize çalışanlarımızın öncelikle saÄŸlığı lazım. Koronayı önlemek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Mesai saatleri deÄŸiÅŸti ama temel hizmetlerin devam etmesi gerekiyor, gerekli çalışmayı yapıyoruz.”

-MÃœCADELEYE CHP’DE GENÇLÄ°K YILLARIMDA BAÅžLADIM-

Posbıyık daha sonra özetle şu konuşmayı yaptı:

“Sizi gerilere getirmek istiyorum, gündeme geçmeden önce. Nostalji yapmak istiyorum. Benim ilk baÅŸkan adaylığım 1989 yılındaydı. Benim için ANAP’tan CHP’ye geçti, derler; yanlış bilgi tabii ki. Basın mensupları da yanlış biliyor. Ben CHP’de gençlik yıllarımda büyük gayretler gösterdim, gençlik kolları baÅŸkanlığı yaptım. 68 yılında talebeyken bu çalışmalarım baÅŸladı. Yerel basında ‘Talebe Gözüyle’ diye köşem vardı. Yazarlık yapardım üniversitede okurken. 1971 yılında Rahmetli Dündar Güçeri zamanında EreÄŸli Belediyesi’nde Fen iÅŸleri Müdürü olarak iÅŸe baÅŸladım. Sosyal bir yapım vardı, hareketliydim. Halk tarafından seviliyorduk. Ama nedense CHP’de bir türlü bir noktaya getirmiyorlardı. Allah nur içinde yatırsın EreÄŸli’ye büyük hizmetleri var saygıyla anıyorum eski BaÅŸkanımız biraz hareketli olduÄŸumuz için pek desteklemiyordu. Meclis üyeliÄŸine adaylığımı koyuyordum;  1. sıraya yazar diyordum, son sıraya gidiyordum; iyice küsmüştüm yani.

-TED KOLEJÄ°’NÄ° VE ADD’YÄ° KURDUM-

1980 yılında darbe oldu. Darbeden sonra da partilerden üyeliklerimiz silindi. Ben de bundan sonra ‘Siyaset yapmayacağım’ dedim, maÄŸdur ediliyorum, itekleniyorum, dedim ve siyasete girmedim. Sosyal olaylarla uÄŸraÅŸmaya baÅŸladım. TED Koleji 80‘li yıllarda faaliyete baÅŸlamıştı ama 82’ye kadar sürdü. Bir sendikal meseleden dolayı TED Koleji iptal edildi, kapandı. Yerine Anadolu lisesi olmuÅŸtu. Ä°lerleyen zamanda TED yönetimini kurup harekete geçtik. Erdemir her yardımı yapıyordu, sosyalleÅŸmeye katkı saÄŸlıyordu. Erdemir’in düğün salonu vardı eskiden; orayı aldım Erdemir’den ve TED Koleji yapmak için 15 günde bir Ankara’ya gittim. Cebimizden para harcadık. Özel Okullar Genel Müdürlüğü’nde büyük mücadeleler verdik.  Ä°yi niyetimizi anladıkları için bize her türlü yardımı yaptılar. TED Kolejini kurdum. Daha sonra aÅŸağıdaki binayı kurmak için Erdemir’e baÅŸvurduk, Erdemir Erdemir’di o zaman… O alanı aldık, o binayı düzenledik. Erdemir’e yaptırdık, gece gündüz inÅŸaattaydım. Ustalara Fabrikadan bot getirirdim.

O yıllarda Atatürkçü Düşünce DerneÄŸi’ni sadece illere kuruyorlardı. EreÄŸli’de panel düzenlemiÅŸtik TED Koleji olarak üç gün misafir ettik. ‘Burası ilçe falan deÄŸil il burası’ dediler. Hiçbir ilçeye ADD kurmasına izin vermiyoruz ama EreÄŸli bizim için il dediler ve bana görev verdiler ilçe örgütü kurabilirsin, dediler. OÄŸuzlar Ä°ÅŸhanı’nda yine kendi cebimizden para vererek arkadaÅŸlarımızla ADD’yi kurduk. Siyasetle tamamen iliÅŸkimi kesmiÅŸtim bağımsızdım.

-1989’DA BAÅžBAKAN ÖZAL ANKARA’YA DAVET ETTÄ°-

Bütün partilerden CHP hariç bana teklif geliyordu. Rahmetli Halim Toptan arkadaÅŸları fiziki zorlamayla kaçırdılar. Su deposuna çıkardılar baskı yaptılar, aday olmam için, baÅŸkanlık için kabul etmedim. Ä°lerleyen zamanda, 88 Evler’de oturuyorum o zaman… EreÄŸli’de su yok, periÅŸanlık, kaynak sularından su alınıyor, evlerin çatısında büyük depolar var. Halı yıkamak, araba yıkamak, bahçe sulamak yasak,  su yok zaten. Erdemir’in lojmanlarında vardı sadece. O yıllarda Allah saÄŸlık versin rahatsızlık geçiriyor ÅŸu an… Kentimize büyük hizmetleri var onun da… Fevzi Yılmaz, Yusuf Oktay, Rıfat OÄŸuz ziyarete geldiler. 1989 yılında, dediler ki; ‘Turgut Özel seni Ankara’ya davet ediyor’. Tabii ÅŸaşırdık, ben Özal’ı hiç görmemiÅŸtim, sadece gazetelerde görmüştüm. Birlikte gideceÄŸimizi söylediler. Ben tabii ÅŸaşırdım, elim ayağım titremeye baÅŸladı. Emir telakki ettim bunu, yanımda, ANAP Ä°lçe BaÅŸkanı Fevzi Yılmaz, 2. BaÅŸkan Rıfat OÄŸuz’la birlikte Ankara’ya hareket ettik. 21 Åžubat 1989’da Özal’la oturdum, 45 dakika benimle konuÅŸtu. EreÄŸli'de o yıllarda en büyük sıkıntı yeterli suyun olmamasıydı. Kaynak sularından su temin ediliyordu. Büyük zorluk çekiliyordu. Biz eÅŸimle beraber Demir Çelik lojmanlarında olduÄŸumuz için bizim sıcak suyumuz da soÄŸuk suyumuz da vardı. Ama genel olarak EreÄŸli’nin en büyük bunalımı oydu. Özal bana vaatte bulundu. EÄŸer adaylığını koyarsan EreÄŸli’nin su sorununu kökten çözerim, dedi. Ben de kendilerine sosyal demokrat bir yapıya sahip olduÄŸumu, öyle tanındığımı, bunun benim açımdan doÄŸru olmayacağını anlattım. Kendisi daha evvel Erdemir'de, yönetimlerinde görev yaptığı için EreÄŸli’yi çok iyi biliyordu; ara sokakları, ayrıntıları falan anlatıyordu bana. Çok etkilenmiÅŸtim. Bana EreÄŸli’yi paraya boÄŸacağını söyledi. Yine kabul etmedim. En son dedi ki: “EÄŸer kabul edersen EreÄŸli’yi il yapacağım.”

-EREÄžLÄ°’YÄ° Ä°L YAPACAÄžINI SÖYLEDÄ°-

O yıllarda biz gençler arasında da büyük bir çaba vardı il olmak için. Kendimizi kilitlemiÅŸtik il olma noktasında. Bu lafı duyunca dondum kaldım. Çok heyecanlandım, ÅŸaşırdım, beni kalbimden yakalamıştı. O anı hiç unutmuyorum. Bu, EreÄŸli’nin geliÅŸmesi demekti. Devletten alınacak ödenekler EreÄŸli’ye gelecekti. EreÄŸli ve köylerine, beldelerine büyük hizmetler götürülebilecekti. Zonguldak’tan, vilayetten EreÄŸli’ye hiçbir ÅŸey vermiyorlardı. DiÄŸer ilçelere beldelere gidiyordu. EreÄŸli mahrum kalıyordu. Onun için de köylerimizde geliÅŸme yoktu. Bu noktada artık kaçınılmaz olarak ‘evet’ dedim. EÄŸer il yapma sözünü verirseniz ben adaylığımı koyarım,  dedim. İçiÅŸleri Bakanı Mustafa Kalemli'yi çağırdı. Ona talimat verdi, ‘Ä°lan edin’ dedi. ‘Halil Posbıyık Belediye BaÅŸkanlığını kazandığı takdirde EreÄŸli il olacaktır’ diye ilan edildi. BeÅŸ ana konu üzerinde durduk. Su sorunu, doÄŸalgazın getirilmesi, toplu konut yatırımları, iÅŸsizlik konusunda çözüm arayışları, EreÄŸli-Düzce karayollarının bakım konuları…

-ÖZAL’DAN TELGRAF VAR-

Daha sonra Kalemli de EreÄŸli’ye geldi. Bu, EreÄŸli’nin dönüm noktasıydı ama bunu EreÄŸli halkına iyi anlatamadık o zamanlar... Tarihi bir fırsat kaçtı.

“Yarınlar Sizin, yarınlar EreÄŸli’nin” sloganını kullandım. Dönemin BaÅŸbakanı Turgut Özal telgraf çekerek benimle ilgili ÅŸu teminatı verdi:

“SaygıdeÄŸer EreÄŸlililer,

Belediye BaÅŸkanı adayınız Halil Posbıyık’ın vaad ettiÄŸi hizmetlerin kefili benim. Turgut Özal BaÅŸbakan”

Ä°mzalı bu teminatını ve hedeflerimizi, yine Özal’ın il yapma sözünü gazete ilanlarıyla duyurdum.

Seçimlere 3 gün kala 24 Mart 1989’da ANAP Ä°lçe BaÅŸkanlığı’na Turgut Özal imzalı yeni bir telgraf geldi. Bu telgrafta da Özal ÅŸunları söylüyordu:

“Ä°lçenizin il olmasıyla ilgili İçiÅŸleri Bakanlığı’nca hazırlanan çalışma, bakanlığa verilmiÅŸtir. Bu hayırlı teÅŸebbüsün bir an önce sonuçlanması için birlik ve beraberlik içinde üstün baÅŸarılarınızın devamını diler, muhabbetle gözlerinizden öperim. Turgut Özal BaÅŸbakan mühür imza”

-1989 SEÇİMLERİNİ KÜÇÜK FARKLA KAYBETTİK-

EreÄŸli’nin sosyal demokrat bir yapısı vardı. Bunun ekonomik dönüşüm noktası olduÄŸunu biliyorduk. Çocukların iÅŸsiz kalmaması, ekonominin iyi noktaya gitmesi için mutlaka bu iÅŸi yapalım, diye çok uÄŸraÅŸtık. Ama küçük bir oy farkıyla seçimi kaybettik. Seçimde hatalar da yaptık. Ä°lk kez seçime giriyorduk çünkü; karşımda bu konuda çok uzman, seçim sürecini yönetmeyi bilen bir baÅŸkan vardı.

Karadeniz EreÄŸli’de seçim zamanları belediye hoparlöründen anons yaparlar adaylara konuÅŸmaları için, sıra hakkı verirler; liderler, partililer orada halka hitap ederler. Bütün halka seslenirler. Ä°lçe Seçim Kurulu adayları sıraya sokar. Gençler bana büyük destek veriyorlardı. KonuÅŸma hakkımı kullanacaktım. Hem il olma konusu vardı, hem gençlerle güzel iliÅŸkiler kurmuÅŸtuk. Parti farkı gözetmeksizin gençler benim peÅŸimdeydi. Belediyeye anons konuÅŸmasına giderken yaklaşık 200-250 genç arkamdaydı. CHP’li ve ANAP’lı gençlerin yanında MHP’liler de vardı aralarında. Belediye'ye gittiÄŸimizde orada bir provokasyon hazırlanmıştı. EreÄŸli’nin meÅŸhurlarından Allah rahmet eylesin, Baba Rasim vardı, bu iÅŸleri çok iyi bilirdi. Beyaz saçlı, çok saçlı baba Rasim… Tam eski belediyenin olduÄŸu yerde ana kapıdan girerken orada bir kargaÅŸa çıkardı, bana saldırdılar. Arkadaki gençleri tutmak mümkün mü. Ortalık karıştı. Herkes onlara saldırdı. 1-2 cam kırıldı.

Bu olaydan hemen sonra bütün mahallelere ekiplerini, adamlarını gönderdiler. “Halil Posbıyık belediyeye saldırdı. Camları kırdı, içeriye girdi. Belediye BaÅŸkanlığı odasını bastı. KoltuÄŸa oturdu, orada 'Ben baÅŸkanım; MHP’liler de arkamda' diye konuÅŸtu. EreÄŸli elden gidiyor" diye “çok güzel politika!” yaptılar. Uydurdular, asla böyle bir ÅŸey olmamıştı. Hepsi palavra... Dolayısıyla neticede algı yönetimi yaptılar ve çok küçük oy farkıyla kaybettik seçimi.

O gençlerden o gün yanımda olanlar, MHP’nin ileri gelenlerinden birçoÄŸu bugün yine yanımda. CHP’liler de ANAP'lılar da yanımda.

-EREĞLİ İL OLSUN DEDİĞİMDE KIZANLARA SESLENİYORUM-

EreÄŸli il olsun diye laf ettiÄŸim için kızanlara, bizi duymak isteyenlere bir mesaj vermek istiyorum. Bu il sevdası bugünden deÄŸil, 85-86 yıllarından itibaren var. Neden var. O yıllarda dahi EreÄŸli’ye hizmet yoktu. Zonguldak’a gelen devlet yatırımlarının hepsi de tamamen diÄŸer ilçelere gönderiliyor, EreÄŸli’ye gönderilmiyor. EreÄŸli maÄŸdur ediliyor. 89 yılında anlatıyorum bunları. O zaman gençler arasında biz birlik beraberlik içerisinde il olmak için mücadeleye baÅŸlıyoruz. Bunlar tarih, tarih bunları yazacak. Dolayısıyla bugün de aynı maÄŸduriyet içerisindeyiz. Ben EreÄŸli Belediyesi’nin hizmetlerini yapın, demiyorum. Allah’a şükür bölgenin en büyük belediyesi biziz. Para olmadığı durumlarda dahi her türlü imkanı elde edebiliyorum. Belediye hizmetlerinden bir ÅŸey istemiyorum. Biz AK Parti, CHP grubu meclis üyesi arkadaÅŸlarımla, çalışma grubu arkadaÅŸlarımla bu iÅŸi halledeceÄŸiz. Hedeflerimize varacağız. Ben devlet yatırımları gelmiyor, diyorum EreÄŸli’ye. EreÄŸli il olsun demek bugün aklımıza gelmedi. Dün akÅŸam aklımıza gelmedi. Bu 85’ten itibaren söz konusu… EreÄŸli maÄŸdur edildiÄŸi için EreÄŸli’nin il olmaktan baÅŸka çaresi yok diyoruz. Devlet yatırımları buraya gelmediÄŸi için, hep yanlı davranıldığı için siyasette ekarte edildiÄŸimiz, dışlandığımız için o yıllarda baÅŸlayan bir mücadele bu.

-OYAK GELDÄ°, BÄ°RLÄ°KTELÄ°K BOZULDU-

Erdemir’i ziyaret ediyorum. Orhan Sorguç. Demirel’in saÄŸ koluydu. Çok muhterem bir insandı. Ondan çok dersler aldım. Bana en büyük tavsiyesi ÅŸu oldu. EreÄŸli’ye bir ÅŸeyler yapmak istiyorsan, Kaymakam, Amiral, Erdemir Genel Müdürü, Emniyet Müdürü bir araya gelin açık yerlerde yani halkın gördüğü yerlerde yemek yiyin. Kahkaha atın. Halk sizi böyle barışık vaziyette gördüğü takdirde size güven duyar ve halk da barışık olur. EÄŸer siz bir araya gelmezseniz, kavgalı olursanız halk da barışık olmaz demiÅŸti. ‘Halil Posbıyık o zaman niye kavga ediyorsun’ diyor gibisiniz. BaÅŸtan Erdemir zamanında hep böyle gittik. Hep barışık olduk. Ne zaman OYAK geldi, EreÄŸli halkının gırtlağını sıkmaya baÅŸladı, hala daha sıkıyor, birliktelik bozuldu. Åžimdi biz kavga etmiyoruz, demokrasi mücadelesi veriyoruz.

-CÃœRUF TESÄ°SÄ°NÄ° EREÄžLÄ° DIÅžINA ATTIK-

Cüruf için mücadele ettik. EreÄŸli’nin dışına attık cüruf tesisini. Demokratik haklarını kullanmazsan bir ÅŸey yapamazsın. Bağırdık, çağırdık cüruf eleme tesisi EreÄŸli dışına gitti. Åžimdi baÅŸka bir yerde kuruluyor. Oraya da yardım etmek isterim ama tabii benim haddimi aÅŸmamam lazım. Kendi bölgemde kalmam lazım. İçim yanıyor oraya yapılacak diye.

-DOĞALGAZ GETİRDİĞİM İÇİN HAİN DEDİLER-

DoÄŸalgaz için büyük mücadele verdim. Buraya doÄŸalgaz getirmek için EPDK’ya baÅŸvurdum. Buraya anketörler gönderdiler pek ekonomik görmediler burayı. Bunun üzerine EPKD’dan bir arkadaşım beni uyardı, ‘Yanına Düzce, Alaplı bir ortak al, ortak ÅŸirket kur, öyle baÅŸvur’ dedi. Hemen harekete geçtim, Düzce Belediye BaÅŸkanı Ruhi Kurnaz’ı aradım. ‘Sana mail gönderiyorum, böyle Meclis kararı al Düzce’den beraber doÄŸalgazı getireceÄŸiz’ dedim. ‘BaÅŸkan ne diyorsun, bakanları, milletvekillerini devreye soktuk getiremedik. Olur mu bu iÅŸ’ dedi. Sen merak etme dedim. Sana güveniyorum, dedi hemen meclis kararı çıkarttı. Ondan sonra Alaplı Belediye BaÅŸkanı Faruk ÇaturoÄŸlu’nu aradım. DoÄŸalgazı getireceÄŸiz. Şöyle bir meclis kararı al’ dedik. Kendisi o zaman ık dedi, mık dedi kapattı telefonu. Sonra yarım saat sonra aradı ‘BaÅŸkan senden Allah razı olsun hemen meclis kararını alıyorum. Sen aradığında Köksal Toptan’ın yanındaydım, konuÅŸamadım’ dedi. MeÄŸer ben aradığımda Köksal Toptan’ın yanındaymış benimle konuÅŸtuÄŸunu anlamasın diye ık, mık demiÅŸ. Ve Dergaz’ı kurduk. Düzce-EreÄŸli’dir Dergaz. EreÄŸli’ye doÄŸalgazı getirdik. 2005’de Enerji Bakanı Hilmi Güler’le birlikte ilk kaynağı attık. O zaman Zonguldak beni hain ilan etti. Çünkü ‘madenin, kömürün olduÄŸu yerde doÄŸalgazı getiriyor. Bu Zonguldak düşmanı’ diye yazılar çıktı. Aradan bir yıl geçti bu sefer bana yalvarmaya baÅŸladılar ‘Zonguldak’a biz doÄŸalgazı nasıl getireceÄŸiz’ diye. Ä°ÅŸte bunlar siyasetçinin öngörüsüdür.

-1989 SEÇİMLERÄ° EREÄžLÄ°’NÄ°N KIRILMA NOKTASIDIR-

1989 yılında EreÄŸli’nin il olma fırsatını yakalamıştık. O seçimde belki vatandaÅŸlara biz iyi anlatamadık. 1989 seçimleri EreÄŸli’nin kırılma noktasıdır. Ekonomik, siyasal, sosyal yönden EreÄŸli’nin kırılma noktasıdır. ANAP’tan o yılda girdiÄŸim seçimleri kazansaydık, Turgut Özal EreÄŸli’yi il yapacaktı. İçiÅŸleri ve Çalışma Bakanlığı’nda iÅŸlemler baÅŸlamıştı. Ä°ÅŸte bunlar Özal’ın telgrafları.

-EREÄžLÄ°, ALAPLI BÄ°R OLABÄ°LÄ°RSEK 2,5 MÄ°LLETVEKÄ°LÄ° BÄ°ZÄ°M-

EreÄŸli’nin il olma meselesi bugünün meselesi deÄŸil. 1985’te baÅŸlayan bir süreçtir. O zaman sessiz genç deÄŸildik biz. O yıllarda eylemler yapıyorduk. EreÄŸli’nin il olması lazım, diye bağırıyorduk, çağırıyorduk. Çünkü devletin gönderdiÄŸi paralar EreÄŸli’ye gönderilmiyor, diyorduk. Siyasette hep dışlanıyorduk, Alaplı ile EreÄŸli’nin arasına son anda bir çomak sokuyorlar. Alaplı ile beraber olabilsek siyasette 2,5 milletvekili bizim. Ama mutlaka araya bir ÅŸey sokuyorlar. Ve o yıllardan itibaren EreÄŸli ve Alaplı hep havasını alıyor. Bu sıkıntıyı taa o yıllarda gördük.”

BaÅŸkan Posbıyık’ın konuÅŸmasının ardından gündemdeki maddeler görüşülerek ilgili komisyonlara havale edildi. Meclis toplantısının ikinci oturumu yarın aynı saat ve yerde yapılacak.

Haber :