Dünyanın hiçbir yerinde medya lekesiz değildir. Ama bu (oransal olarak) istisnai bir durumdur. Çünkü her sektörden kirliler çıkar.
Kirliler derken bunu iki anlamda kullanıyoruz:
Yandaşlık ve yasadışılık.
Medyada yandaşlık çok yaygın bir olay ve nerdeyse medyanın tarihi kadar eski.
Medyanın adi suçlara bulaşması olayı da yeni bir olay değil belki, ama başta da dedik ya, istisnai bir olaydır.
Bundandır Habertürk TV’yi de bünyesinde barındıran Can Medya’da patlayan uyuşturucu olayı doğal olarak büyük ilgi gördü. Olayın derinleşmesi ve ünlü isimlerin de katılması ile daha da büyüyeceği anlaşılıyor.
GAİN medyanın muhalif bir medya olmayışı olayı daha da ilginç kılıyor. Çünkü iktidara yakın bir medya olarak biliniyor. İktidara yakın medya en azından yüklü ilan ve reklamlarla beslenir…
Can Medyaya operasyon yapılmasını yandaş medya arasındaki haksız rekabete bağlayanlar var.
Olabilir. Ama bu başka bir şeydir, medyaya uyuşturucu ve kadın istismarının girmesi başka bir şeydir.
Bu son olaya kadar Türk medyası hiç bu kadar krimanilize olmamıştı. Medya daha çok siyasi olaylar ve basın suçu kapsamında anılırdı. Özellikle muhalif basın mensuplarının sık sık soruşturmaya uğramaları, tutuklanmaları gibi…
GAİN medyası olayı bu yüzden Türk basın tarihinde bir ilk olmuştur. Umarız son olur.
Ama HT-TV odağındaki soruşturmanın gitgide derinleşmesi olayın yeni bir şey olmadığını da gösteriyor.
Bu olay medya adına utanç verici bir olay olarak basın tarihine geçti şimdiden.
Kınıyoruz.
Yeni Ufuk
Haber :




















