Manzara içaçıcı değil!
Yeni Ufuk’un Görüşü
Çift para birimli bir ülkeyiz. Liramızın yanında dolar da işlem görüyor piyasalarda…
Çünkü ithalatı dolarla yapıyoruz. Tasarruflarımızı dolar olarak bloke ediyoruz…
Doların fiyatı arttıkça, ithal malların fiyatı da artıyor, bu da zam olarak karşımıza çıkıyor.
İç üretim de bunun etkisi ögörülüyor. Mazot, gübre ve ilaçların ithalatındaki fiyat yükselişi doğal olarak tarım ürünlerine yansıyor…
00
Ereğli, Erdemir’in yapımına kadar sebze ve meyvede sadece kendisine yeter bir kent değildi, ürettiklerini dışarıya da satıyordu.
Erdemir’in su havzasına yerleşmesiyle tarım bitti, artık iğneden ipliğe tüm gıda ürünlerini dışardan alıyoruz. Köylü pazarı sadece Ereğli halkına hizmet veriyor.
Bu da fiyatların yükselmesine neden oluyor. Bunun dışında hal’in bulunmaması fiyatların daha da yukarıya çekilmesine yolaçıyor.
Bu sorunun çözülmesi gerekiyor.
Üstelik Ereğli artık zengin kent değil. İşsizlik artıyor, orta ve alt gelir grupları gitgide yoksullaşıyor, esnaf zorda.
Bir genelleme yapmak gerekirse, borcun borçla döndürmeye çalışıldığı bir süreç içindeyiz…
Öte yandan, ne yazık ki, belediyenin gelirleri de artacağına azalıyor. Erdemir’in verdiği elektrik ve havagazı vergisinin kesilmesi, yatırımların da sosyal belediyecilik pratiğinin de aksamasına yolaçtı.
Kötü olan, bu konuda umut verici bir gelişme olmaması.
Erdemir yatırım yapmıyor, devlet yapmıyor, bu yüzden yeni istahdam sağlanamıyor; Erdemir aracı faaliyetleri de kendisi yürütttüğü için kente giren gelirde de düşüklük oluştu.
Bu çok önemli sorunların çözülmesi için herkesin el ele vereceğine, tali sorunlarla uğraşılması, geleceğin Ereğli’sinin iç-açıcı bir kent olmayacağı sinyallerini veriyor.
Yeni Ufuk
Haber :