
AYRIMCI ROMANTİZM !
02 Kasim 2025 21:59:08
Şu an DEM’i yönetenlere “Apocu klik” şeklinde metaforik bir yaklaşım denesek yanılmış olur muyuz ?
Sanmıyorum. DEM’i yönetenler Apo’yu sadece PKK’nın kurucusu olarak değil, Kürt Siyasal hareketinin de tek önderi olarak lânse etmeye çalışıyorlar.
Buna karşılık Demirtaş taraftarları öteden beri şiddeti/PKK’yı dışlayan bir çizgi izliyor. Bu grup Apo’yu da ikonize ederek kibarca hareketin dışında itiyorlar…
Dün…
Demirtaş işbaşında iken ısrarla şiddetle siyasetin iç-içe olamayacağını söylüyor, sık sık ismi değişen “Kürt Partisi”nin aslında Kürt Partisi değil Türkiye Partisi olduğunun ve bu niteliğiyle sadece Kürtlerin değil Türkiye’nin sorunlarının çözümüne talip olduklarının altını çiziyordu…
Demirtaş’ın liderliği döneminde bu fikre koşut olarak partinin logosu da değişmişti:
Apocu klik, Demirtaş’ın tasfiye edilmesinden sonra partinin adını da (yeşil Sol) değiştirdi, logosunu da… Yeşil Sol Hareket, Apo’nun 1990’lı yıllardan bu yana taraftarı olduğu ABD kökenli ekolojik solun diğer adıydı. Apo, sosyalizmle yolunu Sovyetlerin yıkılmasıyla ayırmıştı. Son yazdığı bir broşürde de ekolojik solun görüşlerini stilize ediyor, yeni bir toplumsal model de yaratıyor kendi kafasına göre. Tarihsel gelişim ve değişim yasasıyla ilgisi olmayan fanteziler !..
Şu şu sıralar Demirtaş yeniden konuşmaya başladı. Açıklamalarında çözüm sürecine eleştirel bir yaklaşımda bulunuyor, bir anlamda yol göstermeye çalışıyor.
Demirtaş bu tavrı ile hem hâlâ Apo’ya alternatif bir lider konumunu duyumsatmaya çabalıyor ve hem de fark yaratarak Apo/DEM yaklaşımının yanlış olduğunu vurguluyor.
Demirtaş’ın yeniden ortaya çıkmasının nedeni, Apo’nun çözüm sürecine ilişkin tutarlı düşünceler üretememesi. Dem heyeti İmralı’ya defalarca gidip geldiği halde, Apo’nun sürece ilişkin tutarlı bir açıklamasını getiremedi bir türlü !
Getiremezler de. Çünkü Apo’nun kafası karışık, tek derdi İmralı cezaevinden tabut içinde çıkmamak !..
Demirtaş sürece eleştirel bir yaklaşımda bulunurken, belki de farkında olmayarak ayrımcı romantizmin ilginç örneklerini veriyor, sürecin yanlış yapılandırıldığını, öncelikle kardeşlik hukukunun yerleştirilmesi gerektiğini filan söylüyor. Amedspor’la Trabzonspor’a Diyarbakır’da maç yaptırılması önerisiyle somutlaştırıyor görüşünü, başka “birleştirici” örnekler de veriyor…
Bence kaş yapayım derken göz çıkartıyor ! Sınıfsal temeller üzerinde yükselen siyasetin doğasını reddediyor hem de etnik temelleri öne iterek ayrımcılığa yeni bir boyut, romantizm boyutu katıyor !..
Sanki Trabzon’lu Diyarbakır’lıya düşmanmış gibi !
Kürt etnistizminin temel hatası bu işte: Etnik farklılıkları düşmanlık olarak algılayıp sonra da “barış” önermeleri !..
Oysa 100 yılı geride birakan cumhuriyet etnik ayrımcılığı aştı. Tüm etnik grupları vatandaş kimliği ile birleştirdi. Ulus-devlet bu temelde kuruldu. Demirtaş’ın son önermeleri daha önceki çizgisiyle örtüşmüyor, tam tersi, etnik romantizmiyle kardeşlik hukukunu ayrımcılığın maymuncuğuna dönüştürüyor !..
Türkiye’nin Kürtler dışında etnik sorunu yok. PKK ile birlikte mutlaka çözülmesi gerekiyor.
FETRET DEVRİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan zaman zaman yaptığı konuşmalarda İstanbul’da Fetret Devri yaşandığını öne sürüyor…
Siyasal literatürde Fetret Devri, “yönetim boşluğu” karşılığı kullanılır . Osmanlı kökenlidir, Osmanlı’nın 1402-1413 yılları arasında yaşadığı yönetim boşluğunu anlatır: I. Bayezid’in (Yıldırım) 1402’deki Ankara Savaşında Timur’a yenilmesiyle ortaya çıkan yönetim/iktidar boşluğunu…
Erdoğan, İstanbul derken İBB’yi, CHP’li belediyeleri kastediyor. Yorumunu sizlere bırakıyorum…
ETİKETLER : Yazdır







