
DEM’İN APO PAZARLAMASI…
15 Ekim 2025 22:12:54
DEM’in Apo pazarlaması genelde başarılı oldu. Şu sıralar süreç Komisyonu’ndan bir heyetin İmralı’ya gidip Apo ile görüşmesinin tartışma gündemine taşınması bunu gösteriyor.
Ancak, DEM’in, Apo’yu ısrarla meydan-ı siyasete çekmeye çalışırken sık sık mübalağaya kaçması, Apo övücülüğüne baştan beri soğuk bakmayan Bahçeli’yi bile kızdırdı.
Komisyon’un Apo’dan bilgi alabileceğini savunan benim gibi kalemler ise gelişmeleri eminim gülerek izliyorlardır.
Şunun için:
Mübalağa/abartı, mizahın da temel unsurudur. DEM, Apo’ya atfetmeye çalıştığı tarihsel misyonun aslında O’na bol geldiğinin ya farkında değil ya da tutunacak başka dalı olmadığı için ısrarla Apo’ya sarılıyor…
Anladınız elbette. “Tutunacak başka dalı” derken, Kürt siyasetinin yakın zamanda öne çıkarttığı bir isme, Selahattin Demirtaş’a atıfta bulunuyorum.
Demirtaş Kürt Partisi’nin (isimleri sık sık değiştiği için parti ismi vermiyorum) yakın zaman öncesine kadar yeni önderi ve Kürt hareketinin teorisyeni Selahattin Demirtaş’tı.
O kadar ki, Demirtaş, partisini etnik bir parti kimliğinden çıkartıp Türkiye Partisi yapacak ilk adımları da atmıştı. Bu doğrultuda partinin ismi ve logosu da değiştirilmişti.
Apo o sıralar iktidarın yeri geldikçe kullandığı yarı-deklase bir siyasi aparattı. Kürt hareketini Demirtaş temsil ediyordu…
Demirtaş’ın Kürt hareketine yeni bir bakış getirmesi, etnik bölünmeyi değil birleşmeyi öngören bir çizgiye kayması ve terörü reddetmesi, ama öte yandan siyaset saflaşmasında muhalif bir kimliği benimsemesi iktidarın içine gelmedi. Demirtaş yargı yoluyla nötralize edildi, Apo’nun yeniden önü açıldı.
Yirmibeş yıldır cezaevinde her fırsatta iktidarla işbirliği yapan Apo, gerçekte kafası karışık birisidir:
Apo, Sovyetler Birliği’nin çöktüğü 1990 başlarına kadar kendisini “komünist” sayıyordu. Sovyetlerin çöküşüyle birlikte Apo da Marksizm ile ilişkisini kesti, eski bir ateist ve anarşistin formüle ettiği ABD kökenli Yeşil Sol harekete ilgi duymaya başladı. PKK da onu izledi.
Demirtaş’ın nötralize edilmesinden sonra Kürt Partisinin adının bir aralar Yeşil Sol Parti’ye çevrilmesi PKK’nın Irak’taki yaşlı önderlerinin manipülasyonuydu.
Apo hâlâ aynı kafada ! İnternette yayılan otuz sayfalık broşürü kafasındaki yeni düzenin Yeşil Sol hareketin bir yerel versiyonu gibi…
DEM, böyle birisini parlatıyor ısrarla, Kürt Sorununun nerdeyse tek muhatabının Apo olduğu fikrini yaymaya çalışıyor.
DEM’i yönetenlerin hesabı, sanıyorum, Demirtaş faktörünü Kürt Siyasal hareketinin dışına itmek; tek lider olarak Apo’yu Türkiye’yi yönetenlere de “muhatap” olarak empoze etmek…
Bence DEM’i yönetenlerin Apo’ya abartılı yaklaşımının altında kendi içlerindeki farklı bakış açıları da etkili oluyor.
Demirtaş’ın etkin dönemindeki çizgisi olan terörü/PKK’yı dışlayarak Kürt Partisi’ni Türkiye Partisi haline getirip Türk-Kürt kardeşliğine dayalı bir siyasi hareket yaratma projesi, bence bir yıllık Kürt Sorunu’na en tutarlı yaklaşımdı.
DEM/Apo, ilerde kendilerine özerklik ve bağımsızlık yolunu açabilecek anayasa değişikliğini öngören bir çizgi izliyorlar. Apo, bugün DEM’i yönetenler için feyz alınacak birisi değil gerçekte, “önder” kimliği ile manipüle edilip kullanılacak bir âlet !..
DEM’in bölünmeye ışık tutan bu çizgisi omuz vermek, Türkiye’ye kötülük yapmak anlamına gelir !.. ABD ile İsrail’in ulus-devlet düşmanlığını İran’a kadar getirdikleri günümüz koşullarında her türlü bölücü harekete karşı dikkatli olmalıyız.
ETİKETLER : Yazdır







