TEHDİTLER KARANLIKTA ISLIK ÇALMA OLAYI !
01 Haziran 2022 14:49:36
SADAT…
Devlet Fedaileri…
Ülkücü mafya…
Cemaat ve tarikatlar…
Vakıflar…
Dernekler…
Kimbilir daha neler…
Kendilerini bu kez âlenen duyumsatmaya başladılar.
Sosyal yaşama/ insanların yaşam tarzlarına müdahale, “sandıkta teslim etmeyeceğiz”tehditleri filan…
Sandığı her zaman başının üstünde taşıyan iktidardan tık yok!
İçişleri Bakanı Soylu, festival/konser yasaklarıyla benim (yani devletin) ilgim yok demeye getirdi. Sanki valileri halk seçiyor !
Siyaset yasaklarının da onlarla ilgisi yok elbette, yargı kararı bunlar ! Kararlara bakıyorsunuz, Kılıçdaroğlu’na linçe verilen cezalar, bilmem kaç yıl önce attığı bir tweet yüzünden CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu’na verilen cezanın yarısı ! İnek hırsızı yumrukçu hapis bile yatmayacak, Kaftancıoğlu siyaset yasaklı artık.
Adalet bunun neresinde ?!
Son zamanlardaki bu baskıcı gelişmeleri nasıl yorumlamalı peki ?
Yorumu içinde:
Korkuyorlar! Bu yüzden korku iklimi yaratmaya çalışıyorlar. Korkunun şiddet şeklinde dışavurumudur bu. Bir tür karanlıkta ıslık çalma olayı…
MHP lideri Bahçeli’nin en son Kılıçdaroğlu’nu hapisle tehdit etmesi pastanın çileği !
Çok uzun zamandır siyaset gözlemleyen bir gazeteciyim ben. Bu gibi durumları çok gördüm, çok yaşadım. Seçim yaklaştıkça daha beterleri de olabilir, ama altını çizerek söylüyorum, hiç birisı işe yaramaz !
Halk bir iktidarı göndermeye karar verdiyse gönderir.
Çünkü oy verme hücreleri korku ikliminin ulaşamadığı kurtarılmış bölgeler gibidir. Seçmen vicdanıyla baş başadır orada. Oyunu kimseden korkmadan zarfa yerleştirir…
İktidar yanlış yapıyor diyeceğim ama, bunu onlar da biliyor zaten. Ama ellerinde koltuklarını korumak için korku iklimi yaratmaktan başka seçenekleri kalmadı.
Kitleler perişan . Onları bu bataktan çıkartacak gücü yok iktidarın.
Tarih tekerrür ediyor; bir iktidar daha, elindeki olağanüştü imkanlara rağmen, tencereye yenik düşüyor…
Bu gibi durumlarda hep şöyle düşünmüşümdür:
İktidarları tencerenin değil, ışıklı beyinlerin yine sandıkta göndereceği zamana kadar devam edecek bu kısırdöngü. Halkın, mevcut toplumsal sistemin, onların lehine çözüm üretme yeteneğini tümüyle tükettiğini anlayıncaya kadar yahut…Gerçek bir demokrasiye, bir halk demokrasisine o zaman kavuşacak işte güzelim ülkemiz ve halkımız…
ETİKETLER : Yazdır