Geriye sayım başladı !

Ancak, örneğin reel sektörün lokomotifi konumundaki iş çevrelerinin derneği TÜSİAD aynı görüşte değil, büyük patronlar özellikle yüksek faizler ile ekonomik büyüme dayatmasından yakınıyorlar.

Haklılar. Yüksek faiz özellikle reel sektörü çok olumsuz etkiliyor. Ekonomik büyüme yarışı ise uygulanan ekonomi politikanın doğasına aykırı. Kemerleri sıkma modeli, ekonomik büyümenin de frenlenmesini öngörür çünkü.

Yok model başarılı oldu ve bir sonraki aşamaya geçiliyorsa (ki öyle bir görüntü yok) bu durumla ücretlerin de hissedilir şekilde arttırılması gerekir.

Öyle mi olacak peki ?

İsrail-İran savaşı gündemin tepesine çıktığı için ücretler sorunu tali plana düştü. Oysa bu ayın içinde ve sonunda asgari ücrete ara zam yapılıp yapılmayacağı sorusu ile kamu işçilerinin zamları ve memur-emekli maaşlarında yapılacak artışlar karara bağlanacak.

Asgari ücrete ara zam zorunlu hale geldi. Kamu işçileri haklı olarak enflasyonun altında ezilmek isteniyor.

Memurlar ile SGK-Bağkur emeklileri de yaşam koşullarında hissedilen bir rahatlama sağlayacak zamlar bekliyorlar.

Dünya Bankasının Türkiye ekonomisini 0.5 puan büyüyeceği tahminine çok sevinen Şimşek, ücretlerde rahatlama sağlayabilecek mi peki ?

Sağlayamayacaksa sevincinin sosyal bir derinliğinin olmadığı anlamına gelmiyor mu bu ?

Emekçi ve emekliler gergin günler geçiriyorlar. Umarız kendilerini rahatlatacak ücret artışlarına kavuşurlar !..

Yeni Ufuk

Haber :