Yeni Ufuk’un Görüşü
Atatürkçülük ya da Kemalizm, milli kurtuluş ideolojisidir ve soldur. Şiarı da tam bağımsızlıktır.
Tam bağımsızlık sadece siyasi bir deyim/ilke değildir; ekonomik bağımsızlığı da içerir.
Kurtuluş savaşı ile milli bağımsızlığımıza kavuştuk. Peki ekonomik bağımsızlık nasıl sağlanacaktı ?
1923 İzmir İktisat Kongresi bunu gerçekleştirmek için toplanmıştı. Kongre Kalkınma yolunu özel girişimcilik olarak saptadı. Yürümedi . 1930’lu yıllardan itibaren ekonomide devletçilik öne çıktı. Aslında o da özel girişimciliğin bir türeviydi:
Atatürk inkılapları, ortaçağ gericiliğinin değerler sistemini çağdaşlaştırmayı amaçlıyordu. Demokratik bir açılımdı.
Zaman geçti tam bağımsızlık perçinlendi: Ekonomide devletçiliğe geçildi. İnkılaplar yerli-yerine oturdu…Ama kısa sürdü bu süreç. 1946’dan itibaren Türkiye bir karşıdevrim sürecine girdi.
Atatürkçülük, fiiliyattan teoriye dönüştü yeniden. Tam bağımsızlık ilkesi yeniden ideal haline geldi.
Atatürk inkılaplarının içi boşaltıldı, kimi çevrelerde kılık-kıyafet ve sosyal yaşam üslubu olarak korundu sadece. Atatürk fikriyatı ya da tüm bağımsızlık ilkesi unutturuldu. Kılık-kıyafet Atatürkcülerine “Gardrop Atatürkcüsü” denilmeye başlandı.
Çok var bunlardan !
Cumhuriyetin sosyal yaşam tarzının elitist örneklerinden sayılan baloların bu yıl yöremizde de 100. yıl kutlama etkinlikleri içinde yeralması, etkinliklere renk kattı. Özellikle açık balo, gericiliğe karşı bir protestoydu da; ama, bazı STK’ların düzenlediği kapalı balolar, bir protesto niteliği taşımadığı için gardrop Atatürkcülüğünün sınırlarını aşamadı.
Atatürkcülük kılık-kıyafet inkılabı değildir sadece. Onun fikirlerini izlemek ve gerektiğinde uygulamak gerekir. Ereğli’nin büyük eksiği bu.
Yeni Ufuk
Haber :
ETİKETLER : Yazdır