Ereğli’de Başlayan, Ereğli’de Biten Roman
21 Şubat 2025 cuma günü saat:18.00’da Kdz.Ereğli Penguen Kitapevi’nde söyleşi ve imza günü tertiplendi.
1920 Kasım’ında Ereğli’ye yanaşan bir Rus savaş gemisinde başlıyor Gece Hep Gece romanı. Tabii o tarihlerde Rusya’da devrim olmuş, iktidar değişmiş. Gemidekiler de savaştan kaçan Beyaz Ruslar zaten. İstanbul’a gidiyorlar, işgal altındaki Osmanlı başkentine.
Mütareke Dönemi’nin İstanbul’una, dönemin aydınlarına yakından bakıyoruz. Anadolu’da yaşanan mücadeleyi destekler görünseler de neredeyse hareketsiz kalıyorlar. Gece Hep Gece, bu kafa karışıklığının yanı sıra Beyaz Rusların İstanbul’a kattıkları rengârenk hikâyelerle birleştirerek anlatıyor ve Ereğli’de başlayan roman gene Ereğli’de sonlanıyor.
Tanıtım bülteninden
İstanbul’da kimi kaputlu kimi pelerinli, renk renküniformalarıyla işgal askerleri cirit atarken Anadolu’da amansız bir mücadele yaşanmaktadır. Giderek sıradanlaşan bu keşmekeşe iç savaştan kaçan Beyaz Ruslar da eklenince şehir alaca bulaca bir hâl alır. Benlik ve bellek yitimine uğrayan şehrin aydınlarıysa hep şaşkın, hep kararsızdır aynı günlerde.
Haluk’la Katya’nın hikâyeleri böyle bir ortamda teyellenecektir birbirine.
Öğleye doğru, kalın perdeleri çekili odasında, bir kamyon dolusu silahlı İngiliz askeriyle gaddar Fransız zabitlerini düşünerek uyandığında berbat hissetti kendini. Bu biteviye sürat, bu hayattan alacaklıymış hissi yorucuydu. Sonra masalardaki, sokaklardaki Galata sarhoşlarına, külhanbeylerine, mahalle kahvehanelerindeki rezaletlere bu kadar dâhil olarak nereye varacaklardı? Neydi Mehmet Yahya’nın asıl niyeti? Katya’nın o sefil mekânlardaki düşkünlerle aynı kanı taşıdığını ispatlamak mı? Bunların hepsi birbirine benzer demek mi? Eğlence çukuruna, sefahat batağına saplanmasının zaman sorunu olduğunu vurgulamak mı? Ya gönlündeki Katya ateşi yangına dönerse onu da söndürmeye meyleder miydi? Bilmiyordu, eve nasıl vardığını bilmediği gibi.
Üzeyir Karahasanoğlu, Gece Hep Gece romanında tarihe donuk sayfalardan, hamaset pencerelerinden, öfke dehlizlerinden değil, insanların rengârenk gözlerinden bakıyor.
Üzeyir Karahasanoğlu kimdir?
Zonguldaklı yazar, ilk kitabı Geçmişi Beklemek’le SennurSezer Emek-Direniş Öykü Ödülü’nü kazandı. Altıyedidergisinin yayın kurulunda yer alan yazarın eserleri çok sayıda dergide, gazetede, seçkide yayımlandı, seslendirildi. Bu defa bir romanla okur karşısına çıkan Üzeyir Karahasanoğlu, 1920’lerin İstanbul’una odaklandı.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır