Kdz.Ereğli

Ereğli sorun çözme yeteneğini kaybetti !

Yeni Ufuk’un Görüşü

Abone Ol

Ereğli’nin Kampüs, çevreyolu, kent meydanı gibi sorunları var.

Yıllar geçiyor, bu temel sorunların çözümü doğrultusunda atılan tek adım yok.

Çevreyolu devletin üstesinden gelmesi gereken bir sorun. Ancak yerel bürokratlar ile iktidar partisi soruna ilgisiz.

Kampüs sorununun çözümü ise, Ereğli halkına ihâle edilmiş durumda:

Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ), “binaları yapın iki fakülte vereyim” diyor. Kim yapacak binaları ?

Bina sorunu yıllardır çözülemediği için Ereğli çok önemli bir eğitim kurumundan yoksun kalıyor.

TSO Başkanı, binaların birisini kendilerinin yapacağını söylemişti. Aslında TSO değil, TOBB yapacaktı binayı.

Tık yok.

Uzun yılların hayali olan Kent Meydanı Projesi ise, maddi imkansızlık yüzünden hayata geçirilemiyor.

**

Bunlar Ereğli’nin fiziki sorunları.

Ereğli’nin bir de ekonomik ve sosyal sorunları var. Bu ikisi zaten iç içe:

Ereğli, emekli ve işsiz kenti haline geldi. Yatırım olmadığı için işsizlik her yıl biraz daha büyüyor. Bunun dışında her yıl emekli sayısı yaklaşık 4 bin civarında artıyor. Şu an Ereğli’de 28 bin emekli ve bir o kadar da işsiz var. Bunlar toplam nüfusun üçte birini oluşturuyor.

Bu konuda da iyimser beklentiler yok. Erdemir özel sektör. Burada işi olmayan işçiye yer yok. Bu yüzden ihtiyaç oldukça işçi alıyor. O da işsizliği kökten çözecek çapta değil.

Ereğli’nin en önemli sorunlarından birisi de, yerel yatırımcılara sahip olmaması. Biraz birikim elde eden bina yapıp ranta yatıyor.

Ereğli’nin eski zenginleri/eşrafı gibi Eğitime yatırım yapan yeni zenginler de yok. Tüccar ve rantiyeler risk almaktan korkuyor.

Ereğli açıklarında bulunan doğalgazın çıkış noktası Karasu, Amasra civarındakinin de Filyos olacak. Ereğli pas geçiliyor. Filyos, geniş hinterlandı ve liman olanakları ile Zonguldak ilinin incisi olma yolunda. Zonguldak büyükşehir ilan edilirse, Ereğli’nin il olma hayali de suya düşecek.

Bütün bu olumsuz gelişmelere ve duruma rağmen, Ereğli üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi ! Umudunu bir-iki hayali geniş bürokratın iki dudağı arasına hapsetmiş, bekliyor !..

Eski bir özdeyiş vardır:

Ağlamayan çocuğa süt verilmez denilir.

Ereğli ağlamayı unuttu !..

Yeni Ufuk

 


Haber : 

Abone Ol