EGD yönetimi etik olarak gayrımeşrudur !

Kdz. Ereğli’nin de tüm kentler gibi çeşitli sorunları var. Son birkaç yıl içinde bunlara bir de medya sorunu eklendi. Sorunların çözümüne katkı sağlaması gereken medya, bu kez kendisi sorun oldu !

Başını sorun haline getiren proje, kökü telif hakkı sömürüsüne dayanan profesyonel bir projeydi; ama hem kötü kurgulanmıştı, hem de projenin adayına oturtulan, nöratik bir vakaydı.

nöratik vakalar birbirini bulur. Ereğli’de de öyle oldu. Proje, toplumsal gerçekçi dürüst kalemleri vurmayı, itibarlarını gölgelemeyi amaçlıyordu. Ancak proje, daha baştan, bir nöratik vakalar koalisyonuna dönüştü. Dar bir çevreydiler ve cahildiler; hayalgüçleri itibar zedeleyecek senaryolar üretmeye elverişli değildi. Pislik, ahlâksızlık üretmeye başladılar bu yüzden. Cinsel içerikli iftiraları ve yalanları gizlenmiş cinsel sorunlarının olduğunu da işaret ediyordu.

Çabuk yozlaştılar; aynı şeyleri ısrarla tekrar etmenin dar çemberine sıkıştılar; başlarda gördükleri ilgiyi kısa sürede kaybettiler bu  yüzden, tecrit oldular. Onları projelendiren odakların  da aktif desteğini yitirdiler bu nedenle. Alay konusu olmaya başladılar…

Bunda, Kdz. Ereğli Gazeteciler Derneği’nin (EGD) önceki yönetiminin kirliliğe/ahlâksızlığa karşı dik durmasının da belirleyici rolü oldu. 16 yıldır işbaşında olan İ.Necati Günay’ın başkanlığını yaptığı son yönetim, yargı yolunu da kullanarak bu gibi tiplerin derneğe sızmasını engellediler. Bunun dışında yerel medyaya bir medyaevi kazandırarak Ereğli basın tarihinde milât oldular.

Şu var ki, son kongrede, Günay yönetimi seçimi yitirdi. Bu normal bir demokratik değişimdi. Ancak daha bir hafta geçmeden görüldü ki, kongrede birkaç grubun bir araya gelmesiyle koltuğa oturan Şafak Erel ve ekibi, bir medya derneğini yönetebilecek çap ve tıynette kişiler değillerdi ! Bunu bir hafta içinde, Günay yönetiminin ısrarla dışarda tuttuğu nöratik vakalar koalisyonunu derneğe alarak gösterdiler. Peşi geldi. Dernek başkanı da, kimbilir hangi dürtüyle, bir önceki yönetimin dışladığı nöratik vakalar koalisyonun dümensuyuna girdi. Peşinden tasfiyeler başladı. İtibar cellâtlığı örgütlü biçime kavuştu.

Doğal olarak bu durum eleştirilecekti, öyle de yapıldı. Hiç kimsenin kişilik haklarına saldırılmadan bölücülük ve tasfiyeciliğe karşı çıkıldı.

Eleştiri-özeleştiri kültürü olmayan yeni yönetim, eleştirileri kötüleme olarak algılayarak, nöratik vakalar projesine dahil oldu.  Aynı dil, aynı düzeysizlikle yerel medyaya basamak atlatanlara çamur yağdırmaya başladılar.

Şunu deneyleriyle biliyorlardı: Yalan-dolan ve iftiralarla itibarlarını zedelemeye çalıştıkları odaklar, aynı düzeyde muhatap olmayacaklardı kendilerine; sorunu kişiselleştiren yolunu tutmayacaklardı. Olsa olsa kirliliği yargı yoluyla göğüsleyeceklerdi.

Bundan cesaret aldılar,  ağızlarından salyalar akıtarak saldırmayı sürdürdüler…

Ama şöyle bir şey oldu bu arada:

Yerel medyanın güngörmüş, deneyimli, gerçekçi kalemleri bu rezilliğe daha fazla dayanamayarak olaya müdahil oldular. İftira ve yalanlarla değil, belgeli gerçeklerle salyalı saldırıları göğüslemeye başladılar. Gerçeğin dikenli topuzunu bu kirlilik odaklarının tepesine indirmeye başladılar…Beklemedikleri bir olaydı, nörotik sorunları dip yaptı, saçmalamaya başladılar.

Kimileri diyor ki, bu şekilde medya kendisini teşhir etmiş olmuyor mu ?

Hayır ! Bu, belirli ellerin projelendirdiği kirliliğe/ahlaksızlığa karşı ilan edilmiş savaştır. Yerel medyanın dürüst/namuslu kalemleri savaşı kazanmak zorundadır. Savaşlarda kimsenin silah seçme lüksü yoktur. Artık ahlaksızlarla onların anlayacağı dilden konuşulacak, toplumsal ve bireysel gerçeklerin açıklanması, bunların kirliliklerinin üstündeki örtünün iyice kaldırılması her namuslu gazetecinin görevi haline gelecektir ve gelmiştir.

Bana dokunmayan yılan bin yaşasın çizgisi aşıldı artık. Yılanlara dokunacağız ! Yılanlara dokunanlara destek olacağız, ta ki kirlilik tümüyle aklanıncaya kadar…

**

EGD’nin yeni yönetimi 31 yıllık derneği bir provokasyon ve kirlilik odağı haline getirdi. EGD bunu hak etmiyor. Bu yönetim ya istifa etmeli veya derneğin dürüst-ahlâklı üyeleri yasal haklarını kullanarak derneği olağanüstü kongreye götürülmelidir. Bunun dışında bu ahlâksızca yayınlara katılmayan yönetim kurulu üyeleri de istifa etmelidir. Çünkü çok ağır hukuki sorunlarla karşılaşacakları sayılı günler azalıyor.

Erel yönetimi şu an etik açıdan gayrimeşru bir yönetimdir. Bugüne kadar hiçbir dernek başkanı, ne kendisini ve ne de derneğini bu kadar seviyesiz konuma getirmemişti !

Kısasa kısas diyoruz ! Hodri meydan ! Başkalarını hırsızlıkla, fuhuşla, şantajla suçlayanlar gerçeğin demir pençesini gırtlaklarında hissedeceklerdir artık ! Söz sırası namuslu kalemlerde…

Yeni Ufuk

Haber :