EGD ve Büfe Olayı…

Basın, “parçalı” bir meslektir:

Kimi yerde iki, kimi yerde çok parçalıdır.

Farklı siyasi görüşler, bireysel çıkarlar, mesleğin doğasında olan rekabet, basınımızı parçalı kılar. Ama, birbirinden bağımsız parçalar değildir bunlar; bir bütünün parçalarıdır.

Bizim yerel basın da parçalı basındır. Son zamanlarda ise çok parçalı hale geldi.

Yerel basın niçin paramparça?

Paylaşılamayan ne?

En iyi olma rekabeti mi?

Öyle olsa öpüp başımıza koyarız, ama değil!

Gruplaşmaların temelinde bireysel çıkarlar ile kirli çekişmeler ve basın düşmanlarının bilinen tezgahları yatıyor.

Bizim görebildiğimiz kadarıyla…

En agresif grubu, Kdz.Ereğli Gazeteciler Derneği’nden (EGD) çeşitli nedenlerle ihraç edilenler ile üyelik başvuruları etik nedenlerle kabül edilmeyenler oluşturuyor.

Bunların muhalefetini anlamak zor değildir.

Ama, dernek üyesi oldukları halde bu grupla birlikte hareket edenleri anlamak zordur. Çünkü demokratik teammüllere göre muhalefet örgüt içinde yapılır!

Bu birleşik grubun sözcülüğünü, belirli çevrelerin yakın sayılabilecek bir zaman önce mesleğe yukardan sokmaya çalıştıkları bir kirlilik virüsü üstlenmiş durumda!

Bu olay iki grup için de sindirilmesi zor ve üzücü bir olaydır. Ama, sindirilmiş görünüyor!..

Hedefte kim var?

EGD ile onun tepe yöneticileri!..

Dernek içindeki muhalefet hareketi, etik çerçevede kaldığı sürece, demokratik bir olaydır. Kongre gelir, isteyen yönetime aday olur, seçilir veya seçilemez, dernek yoluna devam eder.

Burada önemli olan, gazetecilerin bir derneğe/örgüte sahip olmasıdır. Dernek, yerel gazeteciliğin bütünlüğünü ifade eder.

Dernek yönetimine muhalefet, demokratik ve etik çerçeveyi aşarsa, (ki aşmış durumda) bunun adı provokasyon olur, bölücülük olur.

Basın düşmanlarının işidir bu!

Çünkü bölünen basın güçsüz düşer! Basın düşmanlarına kolay lokma olur!.

00

Son günlerde öne çıkan “Büfe Olayı”nın böylesine dallanıp budaklanması, basını güçsüz düşürmeye çalışanlarca kurgulanmış bir Ali Cengiz oyunundan başka bir şey değil!

Gazeteciler Derneği’nin büfesinin kaldırılmasını isteyen gazeteci olur mu hiç!

O büfe derneğin zorunlu ihtiyaçlarını karşılıyordu. Dernek yönetiminin kişisel malı değildi. Yarın bu yönetim değişse gelecek yönetimin de böyle bir kaynağa ihtiyacı olacaktır.

Bir gazeteci nasıl karşı çıkar buna!

Büfe eksenindeki gelişmelerin, son olarak, yüzlerde tebessüm uyandıran bir müsamereye sahne olması, EGD karşıtı gruba yakıştı, ama bu karede yer alan kimilerine yakışmadı.

Bunlar göstermelik çocukça şeyler!..

Basın dostu, öncelikle basının bütünlüğünü savunur.

Bölünmesini değil!

Diyoruz ki…

Sakin olalım! Külahlarımızı önümüze koyup biraz düşünelim:

Ne istiyoruz?

EGD’yi yok etmek mi?

Bu mümkün değil!

Yönetimi ele geçirmek mi?

Bu mümkün, kongre yaklaştı, dileyen aday olur kazanır veya kazanamaz…

Ama, EGD yoluna devam eder, etmelidir ve edecektir!..

Yerel basının da bir örgüte, onun eksenindeki ortak akıla ihtiyacı var çünkü.

Yeni Ufuk

Haber :